ELAZIĞ’DA TÜRKİYE TOHUMCULUK BİRLİĞİ BAŞKANLIĞI VE GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAŞKANLIĞI, BİTKİSEL ÜRETİM GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN İŞ BİRLİĞİYLE “YAĞLI TOHUM ÇALIŞTAYI’ GERÇEKLEŞTİRİLDİ.
Elazığ’da Türkiye Tohumculuk Birliği Başkanlığı ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Başkanlığı, Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü’nün iş birliğiyle “Yağlı Tohum Çalıştayı’ gerçekleştirildi.
Bir otelde gerçekleştirilen toplantıya, Vali Yardımcısı Haluk Çakmak, Elazığ İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü İsmail Gürbüz, Türkiye Tohumcular Birliği Başkanı Yıldıray Gencer, Bitkisel Üretim Genel Müdürü Mevlüt Gümüş, Ulusal Hububat Konseyi Başkanı Mustafa Yılmaz Kart, çeşitli illerden gıda, tarım ve hayvancılık il müdürleri ile birlikte birim yetkilileri katıldı.Toplantıda konuşan Gürbüz, bitkisel yağların, insan beslenmesinin vazgeçilmez unsurlarından olduğunu ifade ederek aynı zamanda hayvan beslemesinin de en önemli ham madde girdilerinden olduğunu söyledi.
Son dönemlerde biyodizel üretimi nedeniyle yağlı tohum bitkilerin yeniden ön plana çıktığını anlatan Gürbüz, şunları kaydetti:
“Yağlı tohumlara olan talep hızlı bir şekilde artmaya başladı. Bu durum insan gıdasına rakip bir sektörün ortaya çıkmasına neden olmuş ve özellikle son dönemlerde aşırı fiyat artışlarını da beraberinde getirmiştir. Son yıllarda dünya da ve ülkemizde yağ ve protein gereksinimleri dikkate alındığında, yağlı tohum bitkilerin, en az tahıllar kadar stratejik öneme sahip bir ürün olmaya başlaması nedeniyle Avrupa Birliği(AB), ülkeleri ve ABD son 5 yılda yağlı tohum üretimlerini arttırma çalışmalarına başlamış ve üretimlerini 4 katına çıkarmışlardır.”
“ÜRETİM SON YILLARDA ARTTI”
Türkiye’de ise her geçen yıl nüfus artışıyla verimli tarım arazilerinin üzerindeki yapılaşmanın olumsuz etkiler doğurduğunu ifade eden Gürbüz, “Bu tür olumsuz etkiler sonucu diğer tarım ürünlerinde olduğu gibi sofralık yağ ihtiyacında da daha fazla yağ açığı ortaya çıkmaya başlamıştır. Türkiye’nin bitkisel yağ ihtiyacı, nüfus artışı ve farklı sektörlerde kullanımına bağlı olarak her yıl artış göstermektedir. Türkiye’nin sahip olduğu çok değişik miroklima avantajına bağlı olarak birçok yağ bitkisi üretimi yapılabilmektedir. Bunların başında ayçiçeği ve mısır gelmekte olup, bunların yanı sıra yine yağ üretiminde kullanılan zeytin, fındık ve pamuk Türkiye de en önemli tarımsal ürünlerimizin başında gelmektedir. Bunlara ilave olarak uzun yıllardır üretimi artırılmaya çalışılan soya fasulyesi, susam, kolza ve aspir diğer yağlı tohumları oluşturmaktadır. Türkiye’de yağlı tohumların ekim alanları ve üretimi son yıllarda giderek artan bir seyir izlemektedir. Bu konuda özellikle artan gıda fiyatlarının yarattığı talep ve fiyatların yükselmesi önemli birer etkendir. Kullanılan sertifikalı tohumlarla birim alanda verimlerin artışı da dikkat çekicidir. Nitekim susam dışında tüm ürünlerde önemli bir verim artışı söz konusudur. Bitkisel üretimin temel maddelerinden olan yağlı tohumlu bitkiler ile yağ üretimi yapılan zeytin, fındık, pamuk tohumu gibi ürünler ülkemizin tarımsal ekonomisinde önemli bir yere sahiptir” dedi.
“PAZAR SORUNU OLMAYACAK”
Elazığ’da yetişen bitkiler ve üretimleri hakkında da bilgi veren Gürbüz, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İlimizde 1986-2008 yılları arasında faaliyet gösteren Karadeniz Birlik Yağ Fabrikası sofralık yağ üretiminde bulunmuştur. Fabrika yağ üretiminde, ham madde yetersizliğinden kapanmıştır. İlimizde yapılan çalışmalar sonucunda, yağlı bitkiler açısından tarımsal yönden en kolay yetiştirilme imkanına sahip aspir ekiminin yaygınlaştırılması yağ bitkileri tarımı açısından önemli bir katkı sağlayacaktır. İlimizde 2014 yılında yağlı bitkilerden aspir, 560 dekarlık alana ekilirken 2015 yılında çiftçilerimize yapılan yayım ve eğitim çalışmaları sonucunda bu alan 1200 dekara çıkarılmıştır. Çiftçilerimizin devlet desteğinin ve gelirinin diğer ürünlerinden fazla olduğunu gördükçe bu alandan daha fazla üretimin yapılacağı kanaatindeyiz. Tohumluk üretimi ya da sertifikalık tohumluk kullanımı ile yağlık bitki yetiştiriciliği yapan üreticilere bakanlığımızca destekleme ödemesi yapılmaktadır. Bu desteklemeler diğer bitkisel ürünlere daha fazla miktarda olup, ülkemizde ve ilimizde bu alanda sektörün yapacağı yatırımlar ile yetiştirilen ürünlerin Pazar sorunu olmayacak ve çiftçilerimizin alışa gelmiş ürün yetiştiricilik deseninden farklı olarak gelir getirici alternatif ürün yetiştiriciliğine yönelecektir.”
Çalıştay 2 gün sürecek.
Yorum Yazın