TZOB Genel Başkanı Bayraktar: Çiftçimiz makineleşmeye önem veriyor. Üreticimiz 10 yılda, kullandığı tarımsal makine sayısını 1,6 milyon artışla, 8,8 milyondan 10,4 milyona çıkardı.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, çiftçinin makineleşmeye önem verdiğini bildirerek, “üreticimiz 10 yılda, kullandığı tarımsal makine sayısını 1,6 milyon artışla, 8,8 milyondan 10,4 milyona çıkardı” dedi.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, çiftçinin akaryakıt veya elektrikle çalışan makine kullanımına ağırlık verdiğini, bu alanda makine kullanımının hızla arttığını, buna karşın, insan veya hayvan gücüyle iş gören makinelerin kullanımını büyük oranda azalttığını belirtti.
TZOB Genel Başkanı Bayraktar, tarımsal alet ve makine sayısının 2005’de 8 milyon 844 bin iken, 2006 yılında 8 milyon 997 bine, 2007 yılında 9 milyon 143 bine, 2008’de 9 milyon 305 bine, 2009’da 9 milyon 340 bine, 2010’da 9 milyon 561 bine, 2011’de 9 milyon 733 bine, 2012’de 9 milyon 975 bine, 2013’de 10 milyon 124 bine, 2014’de 10 milyon 283 bine, 2015’de 10 milyon 424 bine çıktığı bilgisini verdi.
-En fazla artış 55 katla meyve hasat makinesinde-
2005 yılında 8 milyon 844 bin 348 adet olan toplam makine sayısının 2015 yılına kadar yüzde 17,9 artışla 10 milyon 423 bin 865 adede yükseldiğini, toplam makine sayısının 1 milyon 579 bin 517 arttığını vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti:
“Meyve hasat, motorlu tırpan, pamuk toplama, yem dağıtıcı, taş toplama, mısır silaj, ürün sınıflandırma, süt sağma, ot silaj, toprak burgusu, balya, çiftlik gübresi dağıtma, ürün kurutma, biçerbağlar gibi modern makineler ile damla sulama tesisi sayısı hızla arttı. 10 yılda makine sayısı meyve hasat makinesinde yüzde 5455,8, motorlu tırpanda yüzde 745,3, pamuk toplama makinesinde yüzde 743,8, yem dağıtıcı römorkta yüzde 427,3, taş toplama makinesinde yüzde 263,5, mısır silaj makinesinde yüzde 191, damla sulama tesisinde yüzde 160,2, selektör hariç ürün sınıflandırma makinesinde yüzde 131,2, seyyar süt sağma makinesinde yüzde 124,8, ot silaj makinesinde yüzde 120,6, toprak burgusu makinesinde yüzde 116,9, balya makinesinde yüzde 116,8, çiftlik gübresi dağıtma makinesinde yüzde 113,5, ürün kurutma makinesinde yüzde 103,8, biçerbağlar makinesinde yüzde 102,1 arttı.
Makine sayısı, 10 yılda meyve hasat makinesinde 190 adetten 10 bin 556 adede, motorlu tırpanda 9 bin 974 adetten 84 bin 307’ye, pamuk toplama makinesinde 128 adetten 1080 adede, yem dağıtıcı sayısında 545 adetten 2 bin 874 adede, taş toplama makinesinde 373 adetten 1356 adede, mısır silaj makinesinde 8 bin 717 adetten 25 bin 370 adede, damla sulama tesisi sayısında 149 bin 792 adetten 389 bin 831 adede, selektör hariç ürün sınıflandırma makinesinde 6 bin 396 adetten 14 bin 785 adede, seyyar süt sağma makinesinde 130 bin 87 adetten 292 bin 405 adede, ot silaj makinesinde 2 bin 225 adetten 4 bin 908 adede, toprak burgusu makinesinde 2 bin 894 adetten 6 bin 277 adede, balya makinesinde 9 bin 431 adetten 20 bin 446 adede, çiftlik gübresi dağıtma makinesinde 1916 adetten 4 bin 90 adede, ürün kurutma makinesinde 478 adetten 974 adede, biçerbağlar da 4 bin 558 adetten 9 bin 210 adede çıktı.”
-Mekanizasyonun amacı verimini artırmak, maliyetleri düşürmek-
Tarımsal mekanizasyonun temel amacının kullanılan gücün verimini artırarak yapılan işin maliyetini düşürmek olduğunu belirten Bayraktar, şunları kaydetti:
“Yapılan iş için sarf edilen zamanın azaltılması ve birim alandan elde edilen verimin artırılması ancak tarımsal mekanizasyonun gelişimiyle mümkün olabilecektir.
Küçük ölçekli, yeterli gelir elde edemeyen tarımsal işletmelerin, modern üretim teknik ve teknolojileri kullanarak üretim yapabilen büyük işletmeler karşısında ayakta durabilmek, rekabet şanslarını devam ettirebilmek ve sürekli üretim içinde bulunabilmek için ihtiyacı olan gerekli tarım alet ve makine ihtiyaçlarını karşılamaları gerekir.
Ülkemiz, mekanizasyonda gelişmiş ülkeler seviyesine hala ulaşamamıştır. Tarım işletmelerinin yapısı düzeltilmeden, kırsal ve tarımsal altyapıda gerekli iyileştirmeler yapılmadan teknolojinin verimli kullanımı sağlanamayacağı gibi, istikrarlı bir tarım politikasının uygulanması da mümkün olmayacaktır.”
Farklı tip ve büyüklükteki tarım işletmeleri için uygun tip ve büyüklükte mekanizasyon araçlarının seçiminin, kullanım modellerinin belirlenmesinin, hayata geçirilmesinin gerekli olduğunu vurgulayan Bayraktar, “makine ediniminde israftan da kaçınmak gerekiyor. Makineyi verimli kullanmanın yolu ortak kullanımdan geçiyor. bunun yanı sıra, yeterli gelir düzeyine erişemeyen işletmelerin aynı makine veya makine parkından faydalanabilmesini ve ayrıca atıl mekanizasyon kapasitesinin üretime kazandırılmasını sağlayacak ortaklaşa makine kullanım modelleri ülkemiz koşullarına uygun olarak geliştirilmelidir” dedi.
Yorum Yazın