PASİNLER‘de patatesin kilosunun tarlada 20 kuruşa düşmesi, üreticiyi isyan ettirdi. Çuvallara doldurdukları patatesleri yollara döken üreticilerin çilesi, sosyal medyada geniş yankı buldu. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nesrin Astam Yıldız, “Bilgisiz, bilinçsiz ve örgütsüz olarak yola çıkmanın sonucu ne yazık ki, böyle olabiliyor” dedi.
Dünyanın stratejik 4 gıdasından birisi olan patatesin, Erzurum’da hayvan yemi olarak kullanılmasının üzücü olduğunu, üreticinin emeğinin de bu şekilde heba edildiğini belirten Prof. Dr. Nesrin Astam Yıldız, erzurumdanhaberler.com’a yaptığı değerlendirmede, şunları söyledi:
“- Çiftçi ailelerini, ürününe para vermeyerek, emeğini karşılıksız bırakarak tarımdan soğutuyoruz. Çiftçimize, köylümüze, üreticimize sahip çıkılması gerekir. Sözleşmeli tarım uygulamasına bir an önce geçilmesigerekir. Sözleşmeli patates üreten çiftçi, elindeki ürünün kilosunu başka bölgelerde 50, 55 kuruşa satabiliyor. Bizim üreticimizin ürününü değerlendirmenin yolu, Erzurum’da bir patates işleme fabrikası kurmaktan geçiyor. Böyle bir fabrikada hem fastfoodların tamamlayıcı menü bileşeni olan dondurulmuş, kızartılmış patetes ve cips gibi ürünler üretilebilir ve hem de istihdam sağlanır.”
İşin, konu, saha ve taşra tecrübesine sahip ehil ellere teslim edilmemesinin yanında, insan, toprak ve su kaynaklarımız ile ilgili güncel ve sağlıklı veri tabanının olmamasının sorunun parçası olduğunu belirten Prof. Dr. Yıldız, şöyle devam etti:
ÜRETİM PLANLAMASI MUTLAKA OLMALI
“Böylesi olumsuzluğun çok olduğu ortamlarda, sağlıklı üretim ve pazarlama planlaması yapmak da mümkün olmaz. Üretim planlamasının olmaması, bir önceki yıl az üretildiği için iyi gelir getiren ürünün, bir sonraki yılda sokağa dökülmesine sebebiyet verir. Bu, kaçınılmaz bir sondur. Gelişmiş ülkelerde tarım ürünlerinin bir yıl öncesinden, iç ve dış pazarı, fiyatı, ne kadar üretileceği, hangi bölgelerde, hangi çiftçi birlikleri sahasında, ne kadar üretici ve ne kadar arazide üretileceğinin planlaması yapılır. Ancak ülkemizde ne yazık ki üretim planlamasına esas olacak sağlıklı toprak ve su kaynakları veri tabanından, uzman personelden, çiftçi ve tarımsal işletmeler ile ilgili sağlıklı veri tabanından bahsetmek de mümkün değildir.
BİZ BU FOTOĞRAFI DAHA ÖNCE DE GÖRDÜK
Bugünlerde Pasinler’de gördüğümüz fotoğraf karelerinin benzerini geçtiğimiz mayıs ayında Adana’nın Çukurova’nın, eylülde Niğde yollarında maalesef görmüştük. Ülkedeki arz-talep dengesizliği mi desek, planlama, pazarlama çarpıklığı mı desek… Ne olursa olsun, sonuç ortada! Verilen emeklere yazık. Çözüm sanayi mi? Maalesef bu düzende o da değil. Türkiye’de olması gerekenden çok sanayi tesisimiz var. Avrupa’da hemen tüm sanayiciler sözleşmeli üretimle üreticiden mal alıyor. Türkiye’de tohum ve ticari patates üretiminin aile ölçeğinde tarım yapan üreticilerin pazarlama kanallarını tıkamış vaziyettedir. Umarım bu yanlıştan en kısa zamanda dönülür.”
Yorum Yazın