Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) Yönetim Kurulu Başkanı Savaş Akcan, bazı belediyeler ve bazı ziraat odalarının eleme makinelerini köylerde gezdirip hasat edilen ürünlerden tohum çıkartarak bunu tekrar tohum olarak satışa sunduğunu belirterek, "Sertifika konusunda devletin net bir kanunu varken bunu bu tür hareketlerle yaptığınız zaman izler birbirine karışıyor." dedi.
Savaş, yaptığı açıklamada, Türkiye'nin sertifikalı tohum noktasında son 10 yıl içerisinde ciddi bir atılım içinde olduğuna dikkat çekti.
Geçen yıl 1 milyon 185 bin tonun üzerinde sertifikalı tohum üretildiğini belirten Akcan, "Bu bizim 2023 hedefimizdi. Bunu şimdiden geçtiğimiz için 2023 hedefimizi 1,5 milyon olarak güncelledik. Hedefimiz çok büyük." diye konuştu.
Ülkede her sene 3 milyon ton tohumun toprakla buluştuğunun altını çizen Savaş, sertifikalı tohumun 3 yıl boyunca tohumdan eleme yoluyla tekrar kullanılabildiğini ve bu yüzden yılda 1 milyon tonun üzerinde sertifikalı tohum üretilmesi gerektiğini anlattı.
Gelişmiş ülkelerde sertifikalı tohum kullanımının yüzde 80'lerde olduğunu belirten Akcan, ülke olarak bu noktaya gelmek için mücadele ettiklerini söyledi.
"Çiftçi ne ektiğini bilecek"
Sertifikalı tohumdan çıkacak ürünün kalitesinin kamu tarafından tescillendiğini dile getiren Akcan, ürünün özelliklerini taşıyan bir kimlik kartı bulunduğunu, çiftçinin, tohumu alırken ürünün ne olduğunu bildiğini kaydetti.
Türkiye'de tohumla ilgili dedikoduların önüne geçmek için tohumun kalitesinin kontrol altına alınması ve bir kurum tarafından tespitinin yapılması gerektiğini anlatan Akcan, "Sertifika, bunun için gerekli. Çiftçi ne ektiğini bilecek. Sonunda ne alacağını bilecek. Olası mağduriyetlerin giderileceği makam da var artık. Yüzde 20-25 verim artışı ve çıkan ürünün sağlığının tescilli olması çok önemli." ifadesini kullandı.
Bazı üreticilerin sertifikalı tohum kullanmak yerine başka yolları tercih ettiğini bildiren Akcan, şunları kaydetti: "Bazı belediyeler ve bazı ziraat odaları eleme makinelerini köylerde gezdirip hasat edilen ürünlerden tohum çıkartarak bunu tekrar tohum olarak satışa sunmaktadır. Sertifika konusunda devletin net bir kanunu varken bunu bu tür hareketlerle yaptığınız zaman izler birbirine karışıyor. Doğru yanlış birbirine karışıyor. Ben sertifikalı tohum almışsam çıkan ürünleri eleyip kendi kullanacağım tohumu sağlayabilirim ama bunu satmaya başladığım da işler değişiyor. Yasal bir durum da değil. Burada devletin ciddi kontrollerinin olması gerekiyor."
"Temel ihtiyaçlarımızı karşılayacak miktarda tohuma sahibiz"
Akcan, öte yandan, sosyal medyada 'Türkiye tohumda İsrail'e bağımlı' ve 'Türkiye yabancı tohumlar cenneti' gibi dedikodular duyduklarına dikkati çekerek, "Bunların hepsi yalan. Biz şu anda milli tohumculukta temel ihtiyaçlarımızı karşılayacak miktarda tohuma sahibiz. Bunu yasal kaynaklarla da ortaya koyabiliyoruz. Bunun gelişmesini istiyorsak tohumculuk sektörünün varlığının devam etmesini sağlamak zorundayız." dedi.
Kamunun sertifikalı tohum kullanımını destekleriyle teşvik etmesi gerektiğine de değinen Akcan, söz konusu desteklerin güncel piyasa fiyatlarına göre belirlenmesi gerektiğini dile getirdi.
Akcan, hemen hemen her köyde sertifikalı tohum satış noktası bulunduğunu belirterek, üreticilerin bu tohumlara ulaşmasının çok kolay olduğunu sözlerine ekledi.
Yorum Yazın