Antalya Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü'nde gerçekleşen toplantıya; İl Müdürü Mustafa Özen, İl Müdür Yardımcıları Gökhan Karaca ve Serbülent Ünal, Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır, BATEM(Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü) Müdürü Dr.Abdullah Ünlü, Bitkisel Üretim Şube Müdürü Mehmet Şen, sektör temsilcileri ve teknik personel katıldı.
İl Müdürü Mustafa Özen yapmış olduğu açılış konuşmasında; Ülkemizin mevcut toprak ve su kaynakları ile biyoçeşitlilik durumu dikkate alınarak, küresel rekabet gücümüzü artırmak, uluslararası piyasaların talep ettiği kalite ve özelliklerde ıtri ve tıbbi bitkiler ile boya bitkileri üretimini sağlamak ve uluslararası pazarlarda biyolojik çeşitliliğimizi avantaja dönüştürmek için çalışmalar başlatıldığını belirtti.
Özen, bu amaçla Bakanlığımızca İlimizin de içinde olduğu Itri ve Tıbbi Bitkiler ile Boya Bitkileri Yetiştiriciliğinin Geliştirilmesi Projesiuygulandığını ve bu proje kapsamında İlimizde lavanta, kekik, adaçayı, ekinezya, çörekotu ve salep orkidesi yetiştiriciliği ile ilgili demonstrasyon çalışmaları yürütüldüğünü bildirdi.
Tıbbi ve aromatik bitkiler konusunda bölge olarak Antalya'nın birinci durumda olduğunu belirten Özen, "200'den fazla endemik bitkinin Antalya Toros Dağları'nda yetişiyor olması Antalya'yı bu bakımdan belli bir konuma getirmiştir" dedi.
Tıbbi ve aromatik bitkiler konusundaki sıkıntılardan birinin, üretim sahasının kontrol altında olmaması ve istatistiki bilginin yokluğu olduğuna dikkat çeken Özen, "ilimizin 1 milyon 150 bin hektar orman alanına sahip olması ve bu bitkilerin birçoğunun orman arazilerinde bulunması sebebiyle istatiksel çalışma yapma konusunda sıkıntı yaşanıyor" dedi.
Antalya İl Müdürlüğünün, tarım dışında ve nadasta kalan arazilerin boşta kalmaması adına tıbbi aromatik bitkileri alternatif üretim olarak desteklendiğini açıkladı. Özen, sektörü desteklerken, sektörün paydaşlarıyla hareket ederek doğru ve yerinde kararlar almak gerektiğini belirtti.
Özen, bu toplantının amacının; Tarım ve gıda sektöründe yaşanan yenilikçi politikalar ve gelişmelere paralel olarak; ıtri ve tıbbi bitkiler ile boya bitkilerinin kültür alanlarında üretilen tür ve çeşitlerin artırılması, üretimin iç ve dış talebe uygun bir şekilde geliştirilmesi, doğal ve biyolojik kaynakların korunması ve geliştirilmesi, kalitenin iyileştirilmesi, kırsal kalkınmanın sağlanması olduğunu açıkladı.
Özen, sektör temsilcilerinin fikrini alarak, çeşit seçimi, hangi bitkinin hangi özelliği önem arz eder gibi konular üzerinde fikir birliği yaparak üreticiyi doğru yönlendirmek olduğunu bildirdi.
"Nasıl satacağınızı bilmezseniz ne yetiştirdiğinizin bir önemi yoktur"
Özen, "Nasıl satacağınızı bilmezseniz ne yetiştirdiğinizin bir önemi yoktur. Biz alternatif olarak bir çok ürünü tavsiye ediyoruz ancak burada önemli olan sektörde tercih edilen tür ve çeşitleri tercih etmek ve üreticinin ürünlerine, değerinde pazar bulmasını sağlamaktır" dedi.
"Yetiştiricilikten çok toplayıcılık konusunda eğitimlere önem verilmelidir"
Özen, Bakanlık olarak toplama yöntemiyle yapılan hasat şekline karşı çıkıldığını ve sebebinin toplama konusunda çalışan kişiler tarafından bitkiye zarar verilerek bitki popülasyonu yok edilmesi olarak vurguladı. "Yetiştiricilikten çok toplayıcılık konusunda eğitimlere önem verilmelidir" dedi.
ATB Başkanı Ali Çandır, Antalya’nın tıbbi aromatik bitki konusunda zengin iller arasında olduğunu ancak özel sektör ve kamunun birlikte hareket etmesiyle sektörün önünün daha da açılacağını söyledi. Borsa olarak yaptıkları Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Projesi’nden olumlu sonuçlar aldıklarını anımsatan Çandır, üyelerinin yurtdışına açılımını sağlamak amacıyla URGE projesi yürüttüklerini belirtti. Sektörün en büyük sıkıntılarından birinin arazi olduğunu bildiren Çandır, Hazine arazilerinin kiralanması için üyelerden talep topladıklarını, özellikle kekik, defne, adaçayının kültürel ortamda yetiştirilmesinin altyapısını oluşturacaklarını bildirdi. Çandır, Denizli modelinde olduğunu gibi Antalya’nın da küçük desteklerle başarı hikayesi yazabileceğini kaydetti.
Sektör temsilcileri de tıbbi aromatik bitkilerin yetiştirilmesi, hasadı ve pazarlamasında yaşadıkları sıkıntıları dile getirirken, sektörün katma değerini artırmak için kamu ile nasıl işbirliği yapabileceklerini anlattı.
Yorum Yazın