Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, 1 Haziran Dünya Süt Günü açıklamasında sütün insan sağlığı açısından öneminin yanı sıra toplumsal refaha katkısının da altını çizdi.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Organizasyonu (FAO)’nun 2001 yılında, bütün üye ülkelerde, 1 Haziran’da kutlanması kararını aldığı “Dünya Süt Günü” sütün insan sağlığı için önemini, ülke ekonomisine, toplumsal yaşama katkılarını hatırlamak ve hatırlatmak için önemli bir fırsat sunuyor.
Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, Dünya Süt Günü açıklamasında “Süt, insanoğlunun sağlıklı bir yaşam sürebilmesi için en temel, en dengeli ve besleyici gıda. İnsanın doğduğu andan itibaren gelişmesi ve sağlıklı kalması için gerekli olan besin öğelerini doğal olarak içeriyor. Bağışıklık sistemini güçlendirecek şekilde beslenmenin çok önemli olduğu şu günlerde tüm dünya, sağlıklı beslenme açısından sütün önemini bir kez daha hatırladı. Uluslararası Sütçülük Federasyonu* tarafından Mart ayında yayınlanan son rapor; bireylerin sağlığının tüm boyutlarıyla desteklenebilmesi için beslenmede süt ve süt ürünlerinin bir tercihten öte gereklilik olduğuna işaret ediyor. Rapor, süt ürünlerinde bulunan temel besinlerin, her türlü yetersiz beslenmenin önlenmesine katkı sağlamanın yanı sıra çocuklarda daha iyi büyüme, zihinsel performans ve motor fonksiyon gelişimi ile ilişkili olduğunu ortaya koyuyor” dedi.
Sağlıklı ve dengeli beslenme açısından öneminin yanı sıra sütün aynı zamanda en hesaplı ve en kolay erişilebilen gıda olduğunu söyleyen Yılmaz, süt üretiminin ülke ekonomisine kattığı değerin de altını çizdi. Yılmaz, “Sütçülük; en önemli girdisi doğal kaynaklar olan ve üretim sürecinde kullandığı bu kaynakları geri dönüştürebilen bir faaliyettir. Tarımsal ve hayvansal faaliyetleri kapsayan yapısıyla sütçülük, kırsal üretimi destekleyerek kente göçü önleyen, sürekli ve düzenli gelir ve istihdam sağlayan, toplumsal refaha katkıda bulunan bereketli bir meslektir” diye konuştu.
“Sütaş’ın 45 yıllık Sütaşkı’nın karşılığı, tüketicilerin gönlündeki yeri”
45 yıldır tutkuyla çalıştıklarını ve sadece sütçülüğe odaklandıklarını belirten Yılmaz “Sütaş’ın doğal lezzetlerini ülkemizin dört bir yanına ulaştırıyor, toplumun her kesiminin bu mucizevi gıdaya en kolay ve en hesaplı şekilde erişmesini sağlamaya gayret ediyoruz. Ne mutlu bize ki Sütaşkı’mız tüketicilerimiz nezdinde de karşılık buluyor ve Türkiye’de her 10 sofranın 8’inde bir Sütaş ürünü bulunuyor. 45 yıldır, toplumun sağlıklı beslenmesi için ustalık ve uzmanlıkla üretmeye, doğal lezzetlerimizi çiftlikten sofralara ulaştırarak sütün iyiliğini ve bereketini yaymaya, yatırımlarımızla ülkemizin kalkınma ve refahına katkıda bulunmaya, Sütaşkı’mızı Türkiye aşkımız ile birleştirerek devam ediyoruz” dedi.
Yorum Yazın