Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Muş Valiliği, Muş Belediye Başkanlığı, Muş Alparslan Üniversitesi Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) ve Tütün Üretim ve Pazarlama Kooperatifi Birliği Başkanlığı'nın işbirliğinde Uluslararası Tütün Çalıştayı programı gerçekleştirildi.
Muş Uluslararası Tütün Çalıştayına ev sahipliği yaptı. Muş Alparslan Üniversitesi Kongre Merkezinde gerçekleştirilen Tütün Çalıştayına Kalkınma Eski Bakanı ve Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Bitlis Millet Vekili Vedat Demiröz, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Mehmet Daniş, Kalkınma bakan Yardımcısı Yusuf Coşkun, Muş Valisi Seddar Yavuz, Ak Parti Muş Millet Vekili Mehmet Emin Şimşek, Ak Parti Bursa Millet Vekili Muhammet Müfit Aydın, Eski Millet Vekilleri, Belediye Başkanı Feyat Asya, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Kooperatifçilik Genel Müdürü Ali Sami Seymenoğlu, Daka Genel sekreteri Dr. Emin Yaşar Demirci, İl Müdürümüz Ergün Çolakoğlu, Tütün Üretim ve Pazarlama Kooperatifi Genel Başkanı Şehmuz Solgun, kamu kurum amirleri, yurt dışından ve yurt içinden birçok akademisyen ile çok sayıda davetli katıldı.
Saygı duruşu ile başlayan programda açılış konuşmasını Tütün Üretim ve Pazarlama Kooperatifleri Birliği Genel Başkanı Şeyhmus Solgun yaptı. Protokol konuşmaları ile devam eden çalıştayda bir konuşma yapan Sayın Valimiz Seddar Yavuz; “Çok kıymetli davetliler! Semalarında merhum Alparslan’ın ve kutlu askerlerinin ruhaniyetinin dolaştığı kadim şehir, Muş’a hepiniz hoş geldiniz.
Hepinizin bildiği gibi Muş tarihimiz açısından Anadolu’nun anahtarını ve kapısını oluşturuyor. Bu şuurla ve bilinçle Muş’a bakmak, bu şuurla Muş’a hizmet etmek, hizmetlerin eksik veya noksanlıklarını bu bakış açısıyla değerlendirmek gerekiyor. Aynı zamanda sadece Muş’u değil Bitlis’i, Ahlât’ı diğer taraftan Bingöl’ü de bir bölgesel kalkınma modeli içerisinde de değerlendirmek gerekiyor.
Değerli katılımcılar, Türkiye Cumhuriyeti Devleti Sayın Cumhurbaşkanımız önderliğinde sessiz ve büyük bir devrim gerçekleştirmiştir. Bu devrimi belki bugün içinde yaşadığımız zaman için fark edemiyor, belki yeterince hissedemiyor veya değerlendiremiyoruz. Ama inanın buna, bundan 50-100 yıl sonra geri döndüğümüzde bu 2 binli yıllar tarihe altın harflerle yazılacak ve bizden sonraki gelen nesiller yeniden değerlendirecek. Türkiye sadece sosyal, ekonomik alanda gelişmeler sağlamadı. Aslında demokratik standartlar başta olmak üzere herkesin kendisini özgürce ifade edebileceği bir ülke haline dönmüştür. Gelişmeler elbette bütün illerimizi, ilçelerimizi, beldelerimizi tesiri altına almıştır. İlimize bakacak olursak; Muş tarımsal özelliği ağır basan bir il. Geniş ovaları ve hayvansal üretim potansiyeliyle sadece Muş’u değil Doğu Anadolu bölgesini besleyebilecek bir potansiyele sahip. İşte hükümetimiz bu anlayışla yola devam ediyor ve yatırımlarını yapıyor. Alparslan-I barajı bitti, Alparslan-II barajını yapıyoruz. Alparslan-II Barajını yaptığımızda ne olacak?, sorusunun cevabı şu; 78 bin hektar alan sulanacak. Bakınız bugün Muş’taki toplam vergi gelirleri 247 milyon. Bizim Devlet olarak Muş’a her yıl harcadığımız miktar 2 Milyar TL. Sadece Muş Ovası’ndan elde edeceğimiz gelir 280 milyon TL’dir. Demek ki, biz Muş Ovası sulamasını bitirdiğimizde bugün vergi gelirleri kadar bir geliri Muş’un kasasına, vatandaşlarımızın cebine koymuş olacağız.” Dedi.
Vali Seddar Yavuz ise, konuşmasında Muş ile ilgili bilgi vererek "Yaklaşık 412 bin nüfusu olan ve nüfusunun % 61'i de şuanda kırsalda yaşayan bir şehirde yaşıyoruz. Demek ki bizim açımızdan halen Muş tarımsal özelliği ağır basan bir il olmaya devam ediyor. Geniş ovaları ve hayvansal üretim potansiyeliyle sadece Muş'u değil Doğu Anadolu bölgesini besleyebilecek bir potansiyele sahip. İşte hükümetimiz bu anlayışla yola devam ediyor ve yatırımlarını yapıyor. Alparslan bir barajı bitti, Alparslan iki barajını yapıyoruz. Alparslan ikiyi yaptığımız ne olacak sorusunun cevabı şu; 78 bin hektar alan sulanacak. Bugün Muş'taki toplam vergi gelirleri 247 milyon. Bizim Muş'a her yıl harcadığımız miktar 2 Milyar TL. Sadece Muş Ovası'ndan elde edeceğimiz gelir 280 milyon TL. Demek ki, biz Muş Ovası sulamasını bitirdiğimizde bugün vergi gelirleri kadar bir geliri Muş'un kasasına, vatandaşlarımızın cebine koymuş olacağız" dedi.
Çalıştaya katılan Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Mehmet Daniş, tütünün tarihçesi üzerine yaptığı konuşmasında: "Tütün Anadolu topraklarında başta Muş olmak üzere 400 yıldır üretilen tarım, ticaret ve sanayi sektörlerinde taşıdığı değer dolayısıyla ülkemizin en önemli ürünleri arasında yer almış, bu topraklarda da aynı değeri bulmuş bir üründür. Oluşturduğu yan sanayi, satış-dağıtım ağı ve çok geniş kullanım alanı ile bu verimliliği belki azalarak da olsa devam ettireceği aşikârdır. Türk çiftçisinin elinde yaklaşık 400 yıl boyunca ıslah edilerek büyük bir başkalaşım geçiren ve Türk tütünü adını alan tütün, tüm dünyada haklı olarak şöhret kazanmıştır" dedi. Tütün üreticisinin 2002 yılı öncesi durumuna ilişkin de konuşan Daniş: "Hatıralarsanız 2002 yılı öncesini, tütünü kotalarla ürettiğimiz dönemlerde bile depolar, daha sonra tütünü yakmak zorunda kaldığımız yıllardı. Tütün ülkemiz ekonomisine istihdam, ihracat ve vergi gelirleri gibi önemli katkılar sağlamaktadır. Son yıllarda sigara tüketiminde tüketici tercihlerinin değişmesiyle maalesef bizim daha çok ekmiş olduğumuz tütün türlerinin ekonomik değerini yitirdiği görülmektedir" ifadelerini kullandı.
1. Uluslararası Tütün Çalıştayı ilk gün programı, yapılan konuşmaların ardından akademisyenlerin sunumlarıyla tamamlandı. Çalıştay 2. Gününde konuyla ilgili Akademisyen ve Uzmanlardan uluşan kişilerin sonuç bildirisinin yayınlanması ile tamamlandı.
Yorum Yazın