Şekerbank

Yonca Yetiştiriciliği

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Yonca Yetiştiriciliği
Yonca Yetiştiriciliği

. TANIMI VE ÖNEMİ

Yurdumuzda adi yonca veya kısaca yonca olarak tanınan bu bitki, dünyada en çok yetiştirilen yem bitkisidir. Yem bitkilerinin kraliçesi olarak adlandırılan yonca, tarımı yapılan hemen tüm yem bitkilerinden daha yüksek bir yem değerine sahiptir. Birim alana protein verimi de yüksek olan yoncanın kuru ve yeşil otu her türlü hayvan için lezzetli ve besleyicidir. Otlatılmaya da oldukçæ dayanıklıdır. Otu vitaminlerce çok zengindir. İçerisinde en az 10 vitamin bulunduğu bilinmektedir.

Özellikle karotin (provitamin A), tokoferol (Vitamin E), vitamin K, piliç derileri ve yumurta sarısı rengini iyileştiren Ksantofil (Xanthophyll), maddeleri yönünden zengindir. Ayrıca, yonca otunda et, süt ve döl verimini artıran birçok madde bulunur. ABD'nde süt sığırlarının beslenmesinde yonca otu+mısır silajı kombinasyonu yaygın olarak kullanılır. Otu yeşil veya kurutularak hayvanlara yedirildiği gibi, silo yemine ve pelet yeme işlenebilir. Yonca, örtücü bitki, yeşil gübre veya toprak ıslah edici bitki olarak ekilebilir.

Yonca çık yıllık otsu bir bitkidir. Boyu 50-80 cm dir. Derin bir kök sistemi vardır. Uygun koşullarda 8-10 metre derine gider. Etkili kök derinliği 120-180 cm dir. Köklerinin çok derinlere kadar inmesi nedeni ile derinlerdeki su ve bitki besin maddelerinden kolayca yararlanır.

Diğer birçok bitkinin alamadığı bitki besin maddelerini üst katmanlara taşır. Kendisinden sonra ekilen yüzlek köklü bitkiler için organik madde ve azotça zengin, su tutma kapasitesi iyi bir tarla toprağı bırakır. Yonca, köklerindeki yumrucuklar ile toprağa fazla miktarda azot biriktirme özelliğine sahip bir bitkidir.

Yapılan istatistikler göre, yoncanın dünyada toplam 32 milyon ha ekim alanı bulunmaktadır. Kuzey Amerika 13 milyon ha ekim alanı ile ilk sırayı almakta, bunu her biri yaklaşık 8 milyon
ha ekim alanları ile Avrupa ve Güney Amerika takip etmektedir. Yonca, Asya, Avustralya ve Afrika kıtalarında belirli ülkelerde önem taşımaktadır. Ülke olarak yonca ekim alanında 10.5 milyon ha ile ABD gelmekte, bu ülkeyi Arjantin (7.5 milyon ha), BDT (4.5 milyon ha), Kanada (2.5 milyon ha), İtalya (1.3 milyon ha) ve Çin (l milyon ha) takip etmektedir

2. İKLİM VE TOPRAK İSTEKLERİ

2.1 İklim İsteği

Yoncanın Alaska ve Sibirya gibi çok soğuk bölgelerde yetişen türleri olduğu gibi en sıcak bölgelerde de yetişen türleri vardır. Sıcak olan gün sayısı ne kadar fazla ise biçim sayısı ve buna bağlı olarak ot verimi de o oranda artar.

2.2 Toprak İsteği

Yoncanın en iyi yetiştiği topraklar; tınlı, kumlu-tınlı, kumu çok fazla olmayan ve yeter derecede kireç içeren topraklardır. Taban suyu yüksek ve PH'nın 6.5 dan aşağı olmaması gerekir. Yoncanın normal ürün verebilmesi için toprağın fosfor ve potas kapsamı bakımından iyi olması gerekir.

3. YETİŞTİRME TEKNİĞİ

3.1 Ekim Nöbeti

Bölgemizde ekim nöbeti şekli: Buğdaygiller + 2.ürün + Yonca (5 yıl) + Pamuktur.

3.2 Çeşit

Bölgemizde Kayseri yoncası populasyonundan seleksiyon yoluyla adaptasyonu yapılmış olan elçi yoncası çeşidi ekilmektedir. Bölgemizde GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı'nın 1987-1992 yılları arasında Şanlıurfa Koruklu Tarımsal Araştırma İstasyonunda yaptırmış olduğu deneme sonuçlarına göre P.5929 Y, CUF-101, Elçi ve Diabloverde gibi çeşitler tavsiye edilmektedir. Bu çeşitler kış aylarında da büyümelerini sürdürerek, ilkbahar büyümesine erken başlamakta ve Nisan ayı sonu-Mayıs ayı başlarında ilk biçime gelebilmektedir.

Bu çeşitlerden yılda 2,000 kg/da dolaylarında toplam kuru madde verimi elde edilmektedir. Çeşitlerden ilk ekim yılında 5 biçim, kinci ve üçüncü yıllarda 6-7 biçim alınabilmektedir.

3.3 Toprak Hazırlığı

Yonca kurulacak alan, her şeyden önce drenajlı ve tesviyeli olmalıdır. Aksi halde yüksek taban suyu ve durgun su yoncada verim düşüklüğüne ve giderek de seyrekleşmeye neden olmaktadır. Fazla eğimli arazilerde yonca yetiştirilmek istenirse önce teraslama, sonra da tesviye gereklidir.

Yoncalık toprağı ekime hazırlanırken ilk ele alınacak konu arazinin yabancı bitkilerden temizlenmesidir. Çünkü yonca fideleri, diğer bitki fidelerinden daha yavaş gelişmekte, zamanla yonca bastırılmakta ve yok olmaktadır.

Yonca kökleri derine gittiğinden toprakta alt tabakaların da gevşek yapılı olması istenir. Alt toprakta sıkışma varsa, önce “dipkazan” denen aletle pulluk tabanı yırtılarak gevşetilmelidir. Bu işlemden sonra toprak önce yüzlek olarak sürülür ve yabancı bitki tohumlarının çimlenmesine ortam hazırlanır. Sonra da derin sürüm yapılarak yabancı bitkiler toprağa gömülürler. Yonca tohumlarının küçük olması nedeniyle, yonca ekilecek tarla çok iyi hazırlanmalıdır. Pullukla sürümden sonra, toprağın iyice ufalanması için diskharrow veya kazayağı çekilmeli, tırmık merdane veya sürgü ile de toprak düzeltilerek tohum yatağı hazırlanmalıdır.

Yonca ağır topraklardan kumlu topraklara kadar her tip toprakta yetişmesiyle birlikte en iyi kireççe zengin, tınlı-kumlu, kumlu-tınlı yapıda ve yeterince nemli bulunan topraklarda yetişmektedir. Taban suyu en çok 1,5-2 m yükseklikte olmalı ve durgun olmamalıdır.

Yonca ekilecek toprak ağır killi bir yapıdaysa, toprağın sıkışmasını önlemek için, ya ekimden 1 yıl önce öncü bitki olarak bir çapa bitkisi yetiştirilir ve bu bitki dekara 3-5 ton hesabı ile ahır gübresi ile gübrelenir, ya da olgunlaşmış ve yanmış olmak koşulu ile 2-3 ton ahır gübresi doğrudan yonca toprağına verilir.

Yonca ekimden önce toprağın pH derecesine de bakılmalı, pH 6.5’den düşükse gerektiği oranda kireçlenmelidir.

3.4 Ekim

Ekim zamanının belirlenmesinde toprak sıcaklığı ve nemi etkilidir. Ekimler sonbaharda ilk donlardan en az 4 hafta önce (Eylül - Ekim); ilkbaharda ise son donlardan sonra ve kurak yörelerde de son yağmurlardan en az 4 hafta önce tamamlanmalıdır. Ekimler imkanların elverdiği ölçüde erken yapılmalıdır. Böylece bitki sonbahar ekimlerinde kışa karşı, ilkbahar ekimlerinde de kuraklığa karşı daha dirençli olabilir.

Yonca pratik olarak küçük (1-5dekarlık) alanlarda serpme olarak, 5 dekardan büyük alanlarda ise mibzerle sıraya ekilmektedir. Sıraya ekimlerde hem tarlanın her tarafına tohumlar homojen dağıtılmakta ve gereğinden fazla tohumluk kullanılmamış olmakta; hem de tohumlar istenen derinliğe bırakılabildiğinden çıkış güvence altına alınabilmektedir.

Sıraya ekimde sıra arası mesafe ve ekim derinliği önemlidir. Genel olarak ot üretiminde sıra arası 15-20 cm, ekim derinliği ise toprak yapısı ve tav durumuna göre 0,5-2 cm arasında olmalıdır.

Ekim yonca mibzeri ile yoksa sıfıra ayarlanmış hububat mibzeri ile yapılır ve üzerinden baskı (merdane) geçirilir. Dekara 2-2.5 kg tohum yeterli olmaktadır.

Serpme ekimde ise, usulüne uygun olarak hazırlanmış tohum yatağına yeterli oranda (3-3.5 kg/da) tohumluk serpilir ve tohumların toprakla karışmasını sağlamak için üzerinden tırmık ve silindir

3.5 Gübreleme

Bitkinin gelişimi, topraktan alacağı besin maddelerine bağlıdır. Toprakta besin maddesi çokluğu oranında, bitkide kuru madde oluşumu da artar.

Yonca, topraktan fazla miktarda besin maddesi kaldıran bir bitkidir. Yonca da ekim dönemi ve ekimden sonraki dönemler için olmak üzere 2 tip gübreleme yapılır.

1. Rhizobium Bakterisi 2. Bakterili Toprak 3. Yonca Bitkisinin Köklerindeki Nodoziteler

3.5.1 Ekim dönemi :

En iyisi ön bitkinin (mısır) ahır gübresi ile gübrelenmesidir. Ahır gübresinin bulunmadığı yerlerde, genel olarak toprak işleme sırasında dönümüne 28 kg Triple Süper Fosfat, ekim sırasında ise dönümüne 12 kg Amonyum Nitrat (%26) verilmesi uygundur.

Ekim sonrası :

İkinci yıldan itibaren Aralık-Şubat ayları arasında dönümüne 15 kg gelecek şekilde Diamonyum Fosfat (DAP) m gübresi verilmelidir. Ayrıca her biçimden sonra dönümüne 8-10 kg Amonyum Nitrat verilmeli ve sulama yapılmalıdır.

Şanlıurfa Araştırma Enstitüsünün yaptığı bir çalışmada 4 yılı P2O5 ihtiyacı olan 92 kg/da fosforu ekimle birlikte bir defada verilebileceği belirlenmiştir.

3.6 Sulama

Bir yılda 6-8 kez biçim yapılabilmekte ve yıllık su tüketimi sıcak yörelerde 2500 mm ye kadar varmaktadır. Nisan,Mayıs ve Eylül aylarında 15 gün arayla, Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında ise 10 günde bir sulanmalıdır. Her sulamada toprağın 0-120 cm si tarla kapasitesine getirilecek şekilde su verilmelidir. Yonca sulamasında dikkat edilecek önemli bir husus her biçimden sonra mutlaka sulanmalıdır. Sulamalar uzun tava veya yağmurlama metoduyla yapılmalıdır.

3.7 Bakım

Temiz bir yonca tarlasına sahip olmanın en doğru yolu temiz ve küskütsüz tohum ekmek ve tarlayı ekimden önce yabancı otlardan temizlemektir. İlk yıl yoncanın gelişmesi için gerektikçe çapa yapılmalıdır. Diğer yıllarda ise tarlanın yabancı otlardan temizlenmesine özen gösterilmelidir.

3.8 Hastalıkları, Zararlıları ve Mücadelesi

Yoncanın en önemli hastalık etmeni virüstür. Virüsten sakınmak için en etkili önlem, sertifikalı tohum, daha önceden virüsle bulaşık olmayan toprak ve temiz sulama suyu kullanılmalıdır.

Yoncanın en önemli iki zararlısı yaprak biti (Püseron) ve yonca hortumlu böceğidir. Yoncanın en büyük düşmanı küsküt otudur. Küsküt, ince sarı sülükleri ile yoncanın gövdesini sararak besinini alır,zayıf düşmesine yol açar. Küsküt görüldüğü zaman tohum bağlamadan yonca biraz dipten biçilmeli veya küsküt az ise elle toplanıp yakılmalıdır.

3.9 Hasat, Harman ve Depolanması

Otu için yetiştirilen yoncanın en uygun biçim zamanı %10 çiçeklenme devresidir. Biçim yüksekliği 8-10 cm olmalıdır. Son biçim daha yüksekten yapılmalıdır. Biçimden sonra yoncanın hayvanlarda şişkinlik yapmaması için güneşte 1-2 gün soldurularak verilmesi gerekir.

Yoncanın depolanıp saklanacak ise fazla kurutulmadan ve balyalanarak saklanmalıdır. Yonca fazla kurutulursa hem yaprakların dökülmesi hem de A vitamini kaybına yol açar.

Yonca sılajı da yapılabilir. %25-50 çiçeklenme döneminde biçilip silolanmalıdır.

3.9.1 Biçim Yüksekliği ve Sayısı :

Yonca hasadında biçim zamanı kadar, biçim yüksekliği de önemlidir. Biçim alçaktan yapıldığında yeni sürgünler zarar görmekte, yüksek yapıldığında ise ürün tarlada bırakılmaktadır. Normal koşullarda bölgelere göre değişmek üzere yoncada biçim yüksekliği 5-10 cm dir.

Ancak kıştan önce yapılan son biçimde, yüksekliğin 15 cm olması gerekmektedir. Bu yükseklik kökün besin maddeleri bakımından zenginleşmesini sağlamakta ve böylece bitki kışı daha güvenli geçirip, ilkbaharda daha kuvvetli gelişebilmektedir.

Yonca öğle sıcaklığında değil sabah veya öğleden sonra serinde biçilmelidir. Biçme sırasında özen gösterilecek bir diğer konu da özellikle nemli havalarda, yoncalığın fazla çiğnenmemesidir. Aksi halde yoncalığın toprağı sıkışmakta ve verim düşmektedir.

Yoncada biçim sayısı, yoncanın çeşidine, yetiştirildiği bölgeye ve biçim zamanına göre değişmektedir.

Yoncanın Çeşitli Biçim Devrelerinde Kimyasal Kompozisyonun Değişimi (%)

Verim :

İlkbaharda kurulan bir yoncalık ilk yıl fazla ürün vermemektedir. Sonbaharda kurulan yoncalık, bir sonraki yaz başından itibaren ürün vermektedir. Yonca en yüksek verimi üçüncü yılda vermekte ve daha sonra verim düşmektedir. Bu nedenle yonca, ekim nöbetinde en az 3 yıl kalmalıdır.

Ot verimi, toprağın verimine, gübrelemeye, sulamaya göre değişir. Her biçimden dekara ortalama 1 ton yeşil ot alınabilir. Bunun kuru ot karşılığı 250 kg’dır. Sulama koşullarında bir yoncalıktan yılda 1200-1800 kg/da kuru ot alınabilmektedir.

Anahtar Kelimeler:
  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN
EKİN KAMBUR BÖCEĞİ Önceki Haber

EKİN KAMBUR BÖCEĞİ

Avokado YetiştiriciliğiSonraki Haber

Avokado Yetiştiriciliği

Yorum Yazın

Başka haber bulunmuyor!

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar