“Tıbbi Ve Itri Bitkiler Merkezinin Strateji Ve Hedeflerinin Belirlenmesi" Çalıştayı

Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, tıbbi ve ıtri bitkilerin önemine vurgu yaparak, “Dünya da 10 tane büyük ilaç tekeli var. Onlar canı istediği gibi yönlendiriyor bütün dünyayı. Kanser falan derken bizim ilaç harcamamız git gide artıyor. Atalarımızdan gelen maalesef ilaç firmaları da bunu koca karı ilacı diye aşağılıyorlar” dedi.
Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Afyonkarahisar’a gelen Bakan Eroğlu, kentte kurulan “Tıbbi ve Itri Bitkiler Merkezinin Strateji ve Hedeflerinin Belirlenmesi Çalıştayı”na katıldı. Termal bir otelde gerçekleştirilen çalıştaya Bakan Eroğlu’nun yanı sıra Afyonkarahisar Valisi Hakan Yusuf Güner, AK Parti Samsun Milletvekili Prof. Dr. Tülay Bakır, Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanı İbrahim Yurdunuseven, öğretim görevlileri ve kurum çalışanları katıldı.
Gerçekleştirilen çalıştayın açılışında konuşan Bakan Eroğlu, bu etkinliğin ileride bir milat olarak anılacağını, çünkü bu konuya çok fevkalade önem verdiklerini ifade etti. Tıbbi ve ıtri bitkiler konusunun yeni ve muhteşem bir sektör olduğunu kaydeden Bakan Eroğlu, “Dünyada 100 milyar dolarlık potansiyeli olan bir sektör. Aslında Türkiye bu sektörden yeteri kadar pay alamıyor. Bizim floramıza bakın kıta Avrupası’ndan çok daha fazla. Yani neredeyse yeni bir kıta gibi. Ama bu konuda yapılan araştırmalar çok az ve ekonomik katkı çok az. Ama inşallah bu bir hayra vesile olacaktır. Afyonkarahisar’dan besmele ile başlanan her iş muhakkak bir muvaffakiyet elde ediyor. Bu çok hayırlı bir toplantı. Orman ve Su İşleri Bakanlığı olarak biz bu işi sırtlanmaya, hamalesini yapmaya hazırız. Bu konu sahipsiz kalmış. Bu çok sektörlü bir çalışma gerektiriyor. Bu konuda bir çok bakanlığın olması gerekiyor. Sağlık Bakanlığı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ihtisas gurupları üniversiteler herkesin bu konuda disiplinli çalışması gereken bir konu” diye konuştu.
“ODUN ÜRETİMİ YILDA 5-6 MİLYON METREKÜP İKEN ŞİMDİ 20 MİLYON METREKÜPE ÇIKTI”
Bakanlığa bağlı Orman Genel Müdürlüğünün odun servetinin arttırılması ve bal ormanları gibi ağaçlandırma faaliyetlerinde önemli hususlar gerçekleştirdiğini ifade eden Bakan Eroğlu, “Ormancılar ormanlık alanda daralıp kalmıştı. 2011’de kafama koymuştum, Bakan olurken bu yapıyı değiştirdim. Artık Orman Genel Müdürlüğü bütün Türkiye’den mesûl bir kurum haline geldi. Eskiden sadece odun varlığıyla ilgileniyordu, şimdi yol kenarların ağaçlandırılması, tıbbi ve ıtri bitkiler gibi ağaçlandırma eylem planları gibi. Sadece ağaçlandırma ya da odun varlığı ile ilgilenmiyor Eskiden odun üretimi yılda 5-6 milyon metreküp iken şimdi 20 milyon metreküpe çıktı. Bu nasıl oluyor hem orman alanlarımız hem de odun servetimiz artıyor. Yeni sektörlere de girdik. Sadece ağaçlandırma eylem planları değil, aynı zamanda kırsal kalkınma için çok önemli faaliyetlere imza attık. Mesela bunlardan birisi bal ormanları. Şuanda 227 bal ormanı kurdu, bunun ne faydası oldu. Dünya da bal üretiminde 6. sıradaydık şimdi 2. sırada olduk. Ben inanıyorum ilerde birinci sıraya yükseleceğiz” dedi.
“DÜNYADA 10 BÜYÜK İLAÇ TEKELİ VAR"
Tıbbı ve ıtri bitkiler sektörünün dünyada gelir getirici ve katma değeri yüksek en önemli sektörlerden birisi olduğunu ifaden eden Bakan Eroğlu şunları söyledi:
“Tıbbi ve ıtri bitkilerin kaç yönü var biliyor musunuz? Bir ekonomik yönü var. Yani dünyadaki 100 milyar dolarlık paydan, yeteri kadar hisse almamız lazım. 650 milyon dolar ne ki, dolayısı ile ilk etapta 2 milyar dolara yükseltin diye talimat verdik. Bu sizlerin, hepimizin gayreti ile. Bunu yakalayacağımıza kısa zamanda inanıyorum. Belki 2030 yılında 5 milyar dolar, çünkü bu çok hızla artacak bir sektör. Yeni bir sektör doğuyor. Sadece Afyonkarahisar için değil bütün Türkiye için yepyeni bir sektör. Demek ki bunun kırsal kalkınma için çok büyük bir yönü var. Ekonomik açıdan önemli, çok yönlü bunun ekonomik yönü var. 100 milyar dolarlık pazardan 2 milyar dolar pay almamız lazım. Ben bunun yakalanacağına inanıyorum. 2030’da 5 milyar dolar öngörüyorum. Bu yeni bir sektör ekonomik açıdan çok önemli, ihracat açısından çok önemli. İlaçda dünyada 10 büyük firma var, onlar canı istediği gibi yönlendiriyor bütün dünyayı. Bir hastalık çıktı ha bire o ilacı satmanın peşinde. Kanser falan derken bizim ilaç harcamamız git gide artıyor. Halbuki tabii bir takım atalarımızdan gelen maalesef ilaç firmaları da bunu koca karı ilacı diye aşağılıyorlar. Bu tıbbi bitkilerin sağlıkta muhakkak çok önemli yeri var. Tedavide rolü var, yan tesirleri asgari belki hiçbir yan etkisi yok. Bunu hekim olan herkes bilir.”