CHP heyeti, Ardahan’da gerçekleştirilen Yatırım Konferansına katılmalarının ardından CHP Kars İl Başkanlığını ziyaret ettiler.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Sekreteri İzmir Milletvekili Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır ve CHP Edirne Milletvekili ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun tarım ve hayvancılık alanlarındaki Başdanışmanı Okan Gaytancıoğlu, Ardahan’da gerçekleştirilen Yatırım Konferansına katılmalarının ardından CHP Kars İl Başkanlığını ziyaret ettiler.
Kars’ta CHP Kars İl Başkanı Mustafa Aras, ilçe başkanları, CHP Kars Miletvekili Adayı Evren Alankuş ve partililer tarafından karşılanan Kamil Okyay Sındır ile Okan Gaytancıoğlu, gazetecilere konferansa ve ülke gündemine dair açıklamalarda bulundular.
CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sandır, yaptığı açıklamada, CHP olarak Ardahan Yatırım Konferansına geniş çaplı bir katılım gerçekleştirdiklerini belirterek, konferansta aynı zamanda Ardahan ile birlikte Kars, Iğdır ve Ağrı bölgelerinin köklü sorunlarının masaya yatırıldığını söyledi.
Bölgede en önemli sorunun göç olduğunun altını çizen Sındır: “Bölge illerimizde en başta sorun ekonomik durumdur. Yöre sürekli göç veren bir konumda ve bunun temel nedenleri, işsizlik, yatırım yoksulluğu, var olan tarımsal üretim potansiyelinin değerlendirilmemesidir. Hayvancılığın küresel potansiyelleşme adı altında özelleştirilen kamu iktisadi teşekküllerinin başta et balık kurumu, süt endüstrisi olmak üzere yöre insanını ağırlıklı olarak hayvancılığa bağlayan, tarımda var olmasını sağlayan, onlara destek veren çok önemli iki kurumumuz özelleştirilince göç kaçınılmaz oldu. Ekonomik sorunlar, işsizlik yöre insanını göçe zorluyor.
“BİZİ AYRIŞTIRANLARA KARŞI BİRLİKTE MÜCADELE ETMELİYİZ”
Türkiye’de en önemli sorunların başında terör geldiğini de söyleyen CHP Genel Sekreteri İzmir Milletvekili Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır: “Türkiye’de bir terör sorunu vardır ve bu hepimizin malumudur. Her gün yüreğimiz kan ağlıyor, her gün askerimiz, polisimiz, masum insanlarımız canlı bomba tuzaklarında maalesef yaşamlarını yitiriyor. Bu durumlar karşısında bütün milletimiz yas halinde. Bu şartlar artında ekonomiyi unutuyor, kendi yaşamımızdaki sosyal değerleri yitiriyoruz, ülkede inanç temelinde vatandaşımız ayrıştırılıyor. Ülkede bin yıllardır birlikte yaşayan etnik temelli insanlarımız ayrıştırılıyor, bu durumlar duygusal kopmalara neden olacak ayrışmalara neden oluyor. Bütün bu yaşanan sorunlar tabi bizim için dostluk, kardeşlik, birlik ve beraberlik ekonomik şeylerden çok önde geliyor. Bunlar bizim için çok önemli değerler ve bu değerlere sahip çıkmalıyız. Bizi ayrıştıran ne varsa ona karşı birlikte mücadele etmemiz gerektiriyor. Bizler de CHP olarak bu mücadelenin tam da göbeğindeyiz.
VARLIK BARIŞI: “BU BİZİM İÇİN BİR UTANÇTIR”
Türkiye’nin yeni gündeminde bir şey var ki onu da paylaşmak istiyorum. ‘Varlık Barışı’ diye bir şey getiriyorlar. Bu uygulama akıllara aykırı bir uygulamadır. Trilyonlarca doların olsun, bu uygulamayla nerden aldın diye sorulmayacak, ne zaman getirdin, nasıl kazandın diye sorulmayacak. Valizinle getirirsen bu para nedir diye sorulmayacak ve bankaya gidip hesabına rahatlıkla yatırabileceksin. Kimse sana hiçbir şey sormayacak ve istediğin zaman o parayı istediğin yere götürebileceksin. Kara parayı bir anda banka hesaplarına girip aklayacak, dünyada dolaşan kara paranın bankası olmak gibi bir uygulamayı hayata geçirmek istiyorlar. Bu bizim için her şey bir yana utanç vesilesidir. Kara paraya muhtaç bir ülke haline getirildik ve ülke olarak üretimden uzaklaştırıldık.
“TÜRKİYE, SIRAT KÖPRÜSÜNDEN GEÇİYOR”
Ülke olarak çok zor bir süreçten, Sırat Köprüsü’nden geçiyoruz. Karanlığa giden bu yolda gerçekten bu ülkeyi aydınlığa götürecek, düze çıkarak, üretim ekonomisine dair politikalarla tarımını ayağa kaldıracak ve üretimin her alanındaki desteklemelerle üreticiyi memnun edecek ve yöresinde mutlu mesut yaşamasını sağlayacak bir duruma gelmekten başka bir çare yoktur.
“BU BİR İNSANLIK SUÇUDUR”
Suriyelilere vatandaşlık verilmesi konusuna ilişkin de açıklamada bulunan Sındır, “Asla ve asla konuya ırkçı bir anlayışla bakmıyoruz. Suriyeliler kardeşimizdir, mazlumdur. Can güvenlikleri olmadıkları için bizim vatanımıza sığınarak bizden yardım isteyen kardeşlerimizdir. Bizim vatanımızda bu kardeşlerimiz ne kadar kalmak istiyorlarsa kalabilirler. Onlar bizim misafirlerimizdir ve asla biz misafirlerimize kapıyı göstermeyiz. Gelir, arzu ettiği kadar kalır ama vatandaşlık meselesi bir başka meseledir. Vatandaşlık meselesi bir siyasi rant meselesidir. Hele hele biz onların içerisinden niteliklileri alıp vatandaş yapacağız demek bir insanlık suçudur. Bir ayrımcılık söz konusudur ve bunu yapamazsınız. Bizim ülkemizde nitelikli işsiz onca insan var. Bunlara sahip çıkmak yerine, sen Suriye’den niteliklileri alıp gerisini göndereceğim diye bir yaklaşım sergilersen bu asla kabul edilemez. Bizim Suriye’den tek beklentimiz oradaki kardeş kanı dursun, mezhep çatışması dursun, etnik çatışma dursun ve fillerin tepede tepişmesinden halklar ezilmesin. Bir an evvel kenetlenerek eski güzel günlerine dönmeleri bizim tek temennimizdir. Bu barış ortamına biz katkı koyalım, her şeyi yapalım ve bize sığınan Suriyeli misafirlerimize de kendi yurtlarına dönmeleri için koşullar oluşturalım, bizim derdimiz bu. Onlara vatandaşlık sağlayarak, siyasi bir rant elde etme çabasını da asla kabul edemeyiz.“
Yorum Yazın