3. Tire Süt Sempozyumu Sonuç bildirgesi yayınlandı. Bildirgede, süt fiyatlarının yem paritesi dikkate alınarak belirlenmesi istendi
İZMİR- Tire’de gerçekleştirilen ‘3.Süt Sempozyumu’nun sonuç bildirgesinde, maliyetin önemli olduğu çiğ sütte fiyat belirlenirken dünyada standart olarak kabul edilen, 1 litre sütle 1.5 kilogram yem alınmasını sağlayan süt-yem paritesinin dikkate alınması istendi.
11 Haziran 2015 tarihinde Tire Organize Sanayi Bölgesi İşletmeleri Konferans Salonu’nda düzenlenen ‘3. Tire Süt Sempozyumu Sonuç Bildirgesi’nde, çiğ sütte asıl sorunun fiyat değil, yüksek maliyet olduğuna dikkat çekilerek, çiğ süt fiyatının belirlenmesinde üretim maliyetinin dikkate alinmasi ve maliyetin altinda bir fiyat belirlenmemesi gerektiği vurgulandı. Bildirgede; “ Örneğin AB’de Nisan 2015 de 31.59 euro cent yani yaklaşık 93 kuruş olan çiğ süt ile yetiştirici 1 kilo 700 gram yem alırken, ülkemizdeki yetiştirici 1 lira 15 kuruş ile ancak 1 kilo yem alabilmektedir. Ülkemizde de çiğ süt fiyatı belirlenirken üretim maliyetinin dikkate alinmasi ve maliyetin altinda bir fiyat belirlenmemesi gerekir. Dünyada standart olarak kabul edilen süt-yem paritesi dikkate alinmalıdır. Yani 1 litre sütle 1.5 kilo yem alinabilmelidir. Hayvanciliğin sürdürülebilir olması için üreticinin refah payinin dikkate alinmasi gerekir. hükümet eğer süt sanayicilerini destekleyecekse o zaman maliyetle fiyat arasindaki fark veya süt yem paritesi arasindaki fark kadar üreticiye prim olarak vermelidir” açıklamasına yer verildi. Son yıllarda Türkiye süt sektöründe kayda değer gelişmeler yaşandığına dikkat çeken sonuç bildirgesinde, sektörün inovasyona açık bir sektör olduğu ve hali hazırda birçok inovatif çalışmalar yapıldığı vurgulandı. İnovatif yaklaşımlarla gelişecek ve daha fazla ihracat olanakları yakalayacak süt sektörünün Türkiye’nin cari açığının azaltılmasında önemli rol oynayacağının vurgulandığı, sonuç bildirgesi şöyle:
Çiğ süt destekleri örgütler kanalıyla üreticiye verilmeli
Süt sektöründe kayıt dışılığın önlenmesi, gıda güvenliğinin sağlanması, fiyat istikrarı, maliyetlerin düşürülmesi, üreticinin pazarlama sorununun giderilmesi, üretimde planlamanın yapılabilmesi ve köyden kente göçün önlenmesi için; Türkiye’nin koşulları kooperatifleşmeyi önemli kılmaktadır. bu yapılanmanın teşvik edilmesine yönelik olarak, çiğ süt destekleri, sütünü örgütler kanalıyla pazarlayan üreticiye verilmeli, bunun için örgütsüz çiftçilere zaman tanınmalı, yine sütü soğuk zincir altında kontrollü bir şekilde toplayan örgütlere de daha yüksek teşvik primi verilmelidir. Büyükbaş hayvancılığın yanı sıra küçükbaş hayvancılık da hak ettiği yeri almalıdır. Süt işletmeleri; kayıt dışı çalışarak hileli gıdalar üretenler nedeniyle haksız rekabet ile karşı karşıyadır. ucuzcu market politikaları nedeniyle birçok firma ucuz mal elde etmek için katkı maddeleri kullanmakta ve bu durum tüketici sağlığını tehdit etmektedir. Süt işletmeleri yetiştiriciye süt parasını 15-30 gün aralığında ödedikleri halde, ürünlerinin parasını marketlerden en az 3 ayda alabilmektedir. Tüm paydaşların katılımı ile sektöre sürdürülebilir bir rekabet gücü kazandıracak ve kaliteli üretimi esas alacak süt eylem planı hazırlanmalı ve uygulanmalıdır.
Yorum Yazın