Sürdürülebilirlikte Kadın Eli: Mersin’den Başarılı Proje

Mersinden Kadın Kooperatifi’nin yürüttüğü “Güneş Enerjili Kurutma Tesisi Kapasite Geliştirme Projesi”nin kapanış toplantısı gerçekleştirildi. Mersin Büyükşehir Belediyesi Nikah Salonu’nda düzenlenen kapanış toplantısında; Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi (ICMPD) tarafından finanse edilen ve Mersin Büyükşehir Belediyesi iş birliğiyle sürdürülen projenin başarıları, etkileri ve geleceğe yönelik planları değerlendirildi. Enhancer Projesi’yle, sürdürülebilir istihdam olanakları yaratılarak Mersinden Kadın Kooperatifi’nin üretim kapasitesi ile istihdamın artırıldığı ve sağladığı deneyimler aktarıldı.

Mersinden Kadın Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Meral Seçer’in de yer aldığı toplantıya; Mersin Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı İbrahim Evrim, Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanı Şerife Hasoğlu Dokucu, Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Selçuk Şahutoğlu, Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanı Engin Yıldırım ile ilgili müdürler ve personel, meclis üyeleri, kooperatif ortakları ve üyeler, STK, oda ve ilgili kamu kurumlarının yetkilileri ile muhtarlar katılım sağladı.

Programda Mersinden Kadın Kooperatifi’nin tanıtım videosu ve Güneş Enerjili Kurutma Tesisi’nin tanıtım videolarının izlenmesinin ardından, Mersinden Kadın Kooperatifi kurucu ortaklarından Zübeyde Coşgun moderatörlüğünde projeye katkı sağlayan yetkililer ve katılımcılar interaktif bir şekilde fikir alışverişinde bulundu.

Seçer: “Anadolu’daki kooperatifçilik meşalesi, aslında Mersin’de yandı”

Mersinden Kadın Kooperatifi Başkanı Meral Seçer, 2019 yılında kurucu ortaklarla birlikte gönüllülük ruhuyla çıktıkları yolda birçok başarılı projeye imza attıklarını, kadınların güçlenip hem ekonomide hem de toplumsal hayatta daha fazla görünür olmaları için çalıştıklarını anlatarak, “Toplumda, kadının güçlenmesi çok önemli. Kooperatifleşmenin öneminin farkındayız. Aslında bu farkındalığı bize miras olarak bırakan, Mustafa Kemal Atatürk. 1936 yılında Silifke Gazi Çiftliği’nde ilk Tarım Kredi Kooperatifi’ni kurdu ve buranın ilk ortağı oldu. Anadolu’daki kooperatifçilik meşalesi, aslında Mersin’de yandı. Biz de kadınlar olarak Atatürk’ümüzün mirasını yaşatmak, ileriye götürmek için var gücümüzle çalışıyoruz. Çalışmaya da devam edeceğiz. Bundan hiçbir zaman vazgeçmeyeceğiz, çünkü kooperatifleşme çok önemli” dedi.

“Kooperatifleri güçlendiren en önemli konulardan biri de iş birlikleridir”

Kadınların sosyal, kültürel ve ekonomik alanda gelişmesine katkı sunarken, Mersin’in tanınırlığı için de çalışmalar yürüttüklerini kaydeden Seçer, yaptıkları projelerde iş birliklerinin ve kooperatiflerin desteklenmesinin çok önemli olduğunu vurgulayarak, “Kooperatifleri güçlendiren en önemli konulardan biri de iş birlikleridir. Yerel yönetimler, kamu kurumları ve kuruluşlar, özel sektör ile birlikte yapılan ortak projelerin; kadın kooperatiflerini bir adım daha ileriye attığını, kaliteli iş yapmasını sağladığını ve sürdürülebilirliğini artırdığını gördük. Kooperatiflerin üretim kapasitelerini artırmaları, istihdam ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için desteğe ihtiyacı var. Enhancer Projesi’yle de biz, projelerin kooperatifler üzerinde olan etkisini çok iyi gördük. Enhancer Projesi’yle üretim kapasitemizi artırdık ve çok sayıda istihdam yarattık. Ayrıca yerel üreticiler, küçük çiftçiler, kadın çiftçilerle birlikte de iş birliği yaparak, kırsal kalkınmaya katkımızı bir nebze olsun yapabildik” diye konuştu.

“Kooperatiflerin sadece yerel değil, genel politikalarla da desteklenmesi gerekiyor”

Kooperatiflerin sadece yerel değil, genel politikalarla da desteklenmesi gerektiğini sözlerine ekleyen Seçer, “Kooperatifler için isteğimiz; daha çok ve kaliteli destek verilmesi, projelerin daha detaylı olması, kooperatiflerin ihtiyaçlarına yönelik proje sayısının artırılması. Ben bu anlamda Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi yönetimine ve kuruluş ortağımız Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne çok teşekkür ediyorum. Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin, kadın kooperatifleri üzerine gerçekten olumlu çalışmaları ve destekleri var. Bu, tüm kooperatifler arasında da hissediliyor. Tabi bu sadece yerel yönetimlerin vereceği destekle olmuyor. Bunun tarım politikalarıyla da desteklenmesi gerekiyor ki, yerel yönetimlerin veya kooperatiflerin mikro anlamda yapacağı destekler daha güçlü olsun” ifadelerine yer verdi.

Evrim: “Önemli olan, projeyi başarılı bir şekilde bitirmek”

Mersin Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı İbrahim Evrim, kooperatiflere verilen destek projelerinin önemine vurgu yaparak, “Proje almak ve projeyi kazanmak işin çok küçük bir kısmı. Önemli olan projeyi bitirebilmek. Bu projeyi sorunsuz bir şekilde tamamlama mutluluğuna eriştik. Dış İlişkiler ve Projeler Şube Müdürlüğü olarak katkıda bulunabildiğimiz için son derece mutluyuz” dedi. 2019 yılında kurulan Mersinden Kadın Kooperatifi hakkında da düşüncelerini dile getiren Evrim, “İlk kuruluş toplantılarına katıldığımızda, o iyi niyetli ve şefkatli kadınların heyecanla ‘ne yaparız?’ diye başladıkları günleri hiç unutmuyorum. Bugün geldiğimiz noktada ve yarınki günlerde diyeceğiz ki; ‘O güzel kadınlar Mersin’de çok güzel işler yaptılar’” ifadelerine yer verdi.

Şahutoğlu: “Kooperatiflerin güçlenmesine ve sürdürülebilir kalkınmaya destek veriyoruz”

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’in kooperatifçiliğe verdiği önemden dolayı, Kırsal Kalkınma ve Kooperatifçilik Şube Müdürlüğü’nün kurulduğunu kaydeden Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Selçuk Şahutoğlu, kentteki birliktelik ve huzuru kooperatiflerle kurdukları iş birlikleriyle bütünleştirdiklerini belirtti. Her proje için kooperatiflerle beraber hareket ettiklerini söyleyen Şahutoğlu, “Birlikte üretim ve iş birliği modelini geliştirerek, örgütlü üretimi desteklemeyi hedefledik. Kooperatiflerin güçlenmesine ve sürdürülebilir kalkınmaya destek veriyoruz. Kooperatiflerin kapasitesinin artırılmasına, onları güçlü kılmaya ve yerel ekonomiye sağladıkları desteklerle yerelde kalkınmayı amaçlıyoruz” dedi.

Büyükşehir olarak 2020 yılında kurdukları kurutma tesisi ile meyveyi 5’inci bir mevsime taşıdıklarını kaydeden Şahutoğlu, “Kooperatifleri çok önemsiyoruz. Yöresel ürünlerin güvenli ve kaliteli üretilebilmesi için kadın kooperatifleri var. Bu kooperatifler aracılığıyla üretilen ürünler, doğrudan tüketiciye ulaşmakta. Üretimin zor, ama bir o kadar da kıymetli olduğu günlerden geçerken, bu tür ürünlerin kooperatifler eliyle güvenilir ve sağlıklı üretilmesi tüketicide farkındalık yaratıyor” diyerek, coğrafi işaretli ürünleri desteklemeye devam edeceklerinin altını çizdi.

Bozdoğan: “Türkiye’deki en büyük sorun sürdürülebilirlik”

Mersinden Kadın Kooperatifi kurucu ortaklarından Eylem Bozdoğan ise, 2019 yılında çıktıkları kooperatifçilik yolundan kadınların güçlendirilmesine ve Mersin’in kalkınmasına odaklandıklarını belirterek, “2019 yılında Mersinden Kadın Kooperatifi ile birlikte bir yola çıktık. Bu yola çıktığımızda asıl hedefimiz, aslında her zaman bahsettiğimiz gibi hem kadınlar hem de Mersin’di. Bu 2 değer üzerine çalışmalarımızı yürüteceğimize dair toplantılar yaptık, stratejiler hazırladık” diye konuştu. Kooperatifçilik konusunda başladıkları yolculukta zorluklarla karşılaştıklarını, ancak bu süreçte önemli deneyimler kazandıklarını da vurgulayan Bozdoğan, “İlk başta kooperatifçilik aşina olduğumuz bir alan değildi. Bir yandan Mersin diğer yandan kadınlarla ilgili faaliyetlerimizi yürütürken, aslında sürdürülebilir kooperatifçiliğin ne kadar önemli olduğunu anlamış olduk. Çünkü Türkiye’deki en büyük sorun sürdürülebilirlik” ifadelerini kullandı.

Ulusalda diğer kooperatif ve vakıflarla yaptıkları iş birlikleri sayesinde artıları ve eksileri görebildiklerini sözlerine ekleyen Bozdoğan, kimi olumsuzluklara rağmen kurutma tesisinde çok güzel işler yaptıklarını anlatarak, “Türkiye’de birçok yerde kuruldu bu proje. Fakat tek devam eden, Mersin’deki kurutma tesisimiz oldu. Bunu gururla her yerde söylüyoruz. 3 yıldır kalite belgemizi de elimizde bulunduruyoruz. Büyük market zincirlerinde bu belge oldukça önem taşıyor. Etki alanının çok yaygın olduğunu düşündüğüm bir proje. Ambalajlama, etiketleme, kalite güvenliği ve üretim hacminin yeterli olmasını sağladıktan sonra en büyük hedefimiz, bunu ihracat anlamında uluslararası pazarlara açmak. Bunu da gerçekleştireceğimize eminim” dedi.