Ekolojik üretimde bugüne kadar adını sadece pamukla duyuran Güneydoğu Anadolu bölgesi, GAP kapsamında başlatılan organik tarım projesiyle pekmezden nar ekşisine, baldan zeytinyağına birçok ürün çeşidinde ihracata başladı - GAP Organik Proje Koordinatörü Candemir: "İlerleyen yıllarda organik üretimde merkez olabileceğimizi düşünüyoruz" - Hazro'da organik pekmez üreten Müzeyyen Aslan: "Şu an yok satıyorum. Beni gören birçok komşum da aynı yoldan ilerlemeye başladı"
Türkiye'nin tarımda en büyük projelerinden olan GAP, organik tarımda da dönüşüm başlattı. Organik üretime verilen desteklerle bölgedeki çok sayıda üretici, Avrupa'ya ihracat yapar hale geldi. Bölgenin yeni hedefi, Türkiye'nin organik tarım merkezi olmak.
Kimyasal ilaç, sentetik gübre ve genetiği değiştirilmiş organizma kullanımına bir tepki olarak tamamen doğal yöntemlerle üretilen ürünlere talep, hızla artıyor.
Bu talebe yanıt vermeye çalışan Türkiye'de de başta Ege bölgesi olmak üzere üretim ve ihracat giderek yükseliyor. Genel ürünlere göre katma değeri ortalama yüzde 20 daha yüksek olan organik ürünlerde Avrupa ve ABD talebi nedeniyle pazar sorunu yaşanmaması bu alana yatırımları cazip kılıyor.
Sulu tarımın yapılmaması nedeniyle tarımsal ilaç kullanımının çok düşük olduğu Güneydoğu bölgesinin potansiyelini kullanması için GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı tarafından başlatılan GAP Organik Tarım Küme Projesi, bölgede yeni bir akımın başlamasına ön ayak oldu.
Projenin saha koordinatörü Mehmet Murat Candemir, İzmir'de organik sektörünün en önemli buluşma noktaları arasında gösterilen İzmir Organik Ürünler Fuarı'nda açılan "GAP Organik Standı"nda AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Organik üretime ilginin GAP'ı oluşturan 9 ilde giderek arttığını belirten Candemir, proje kapsamında bu illerdeki üreticilere eğitim verdiklerini, oluşturulan birliklere paketleme ve ambalaj tesisi kurduklarını, organik sertifika almalarına destek olduklarını, ulusal ve uluslararası fuarlara şemsiye stantlar kurarak tanıtım ve pazarlama desteği verdiklerini dile getirdi.
Candemir, şunları kaydetti:
"Sağlanan destekler netice vermeye başladı. Proje kapsamında büyük miktarda üretim ve ihracat yapan firmaların işlerinde gelişme var ancak asıl önemli gelişme, küçük üreticilerde. Kilis'te organik zeytin ve zeytinyağı üreticileri birliği kuruldu. Üye sayısı 30'dan bir anda 300'e çıktı. Projeyle bu birliğe işleme ve paketleme tesisi kurduk. Gelecek yıl bin ton organik zeytinyağı üretimi bekliyoruz. Diyarbakır'ın Eğil ilçesinde organik tahıl birliği kuruldu. 276 üretici, organik mercimek, nohut, badem ve Antep fıstığı üretiyor. Şırnak'ta 20, Siirt'in Pervari ilçesinde 40'a yakın bal üreticisi, organik birlik kurdu. Şanlıurfa'da iddialı bir organik nar ekşisi üretimimiz başladı. Adıyaman'da badem ve dut pekmezi, Besni'de üzümle ilgili çalışma devam ediyor."
-İnsana ve doğaya saygı
GAP Organik Tarım Kümesi içinde yer alan girişimcileri 3 yıldır Almanya'daki Biofach Fuarı'na götürdüklerini, kurulan bağlantılarla firmaların ihracat yapmaya başladığını, çok sayıda küçük girişimcinin de marka geliştirme aşamasına geldiğini dile getiren Candemir, bölge üreticisinin organik üretimi sadece ekonomik açıdan değil, insana ve doğaya saygılı üretim olması nedeniyle de desteklendiğine dikkati çekti.
Candemir, Güneydoğu Anadolu bölgesinin organik pamuk üretiminin yüzde 75'ini karşıladığına işaret ederek, şunları söyledi:
"Bölge üreticisi bu alanda başarı hikayelerinin ortaya çıkmasıyla organik üretime yanaşmaya başladı. Kendisinin dökme olarak 10 liraya sattığı ürünü komşusunun organik, ambalajlı ve markalı olarak 15 liraya satabildiğini gören birçok üretici, organik birliklerini arayıp sormaya başladı. Bu, çok güzel bir dönüşüm başlattı. Organik üretim için gereken tarım arazisi bölgede fazlasıyla mevcut. Projeyle girişimci ilgisini artırmaya, pazarlama ve tanıtımına destek vermeye çalışıyoruz. Kısa sürede geldiğimiz nokta geleceğe yönelik umutlarımızı artırıyor. Organik üretimde Ege bölgesinin ağırlığı var ancak biz, ilerleyen yıllarda organik üretimde merkez olabileceğimizi düşünüyoruz."
-Müzeyyen hanımın "organik" inadı
Diyarbakır'ın Hazro ilçesinde babadan kalma bağında ürettiği üzümlerle organik pekmez ve pekmezli sucuk üreten Müzeyyen Aslan da GAP Organik Projesinin öne çıkan isimleri arasında yer alıyor.
Aslan, 10 yıl önce babasının vefatının ardından 8,5 dönümlük bağda üretim yaptığını, babasından kalan geleneği bozmamak için inatla hiç kimyasal ilaç kullanmadığını belirtti.
O dönemde birçok komşusunun kendisini anlayamadığını belirten Aslan, sonraki yıllarda yaşadıklarını şöyle özetledi:
"54 yıldır ilaç görmemiş bir bağı temiz tutma inadım ilk başlarda garip karşılandı. Çoğu zaman hiç para kazanamadım. Yüksek kalitede ürünler geliştirmek için üniversitelerden hocalarla temasa geçtim. Onlarla pekmez ve pekmezli sucuk üretimine başladım. Küme projesiyle bu ürünlerin tanıtımı konusunda önemli bir fırsat yakaladım. Ürünlerimi Almanya'da tanıttım. İnanılmaz talep gördüm. Şu an yok satıyorum. Markalaşmak için çalışma başlattım. Beni gören birçok komşum da aynı yoldan ilerlemeye başladı."
Yorum Yazın