Tire Süt Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Eskiyörük, Türkiye'nin 10 yıl aradan sonra süt hayvancılığında yine bir kısır döngüye girmek üzere olduğuna dikkati çekip, üreticilerin çaresizlikten ineklerini kestirmeye ve satmaya başladığı belirterek, uyardı.
Yaptığı yazılı açıklamada, Avrupa'da parite olarak üreticinin 1 litre süt ile 1.3 kilogram kesif yem alabildiğine dikkati çeken Mahmut Eskiyörük, "Türkiye'de 10 yıl önce sütün litre fiyatı 40 kuruş, yemin kilosu ise 58 kuruştu, Yani Türk çiftçisi 1 litre süt sattığında ancak 700 gram yem alabilecek duruma düşmüştü. Üreticiler çaresizlikten ineklerini kestirmeye başlamıştı. Kestirmeyenler de hayvanlara verdiği yemi azaltmak zorunda kalınca, türlü sorunlar yaşamıştı. Bunun sonucu olarak da üretim düşmüş, sütün lira fiyatı 85 kuruşa çıkınca ikinci bir kriz yaşanmış, bu defa da tüketici mağdur olmuştu. Devlet de açığı kapatmak için 3 milyar dolarlık ithalat yapmak zorunda kalmış, milli ekonomi büyük zarar görmüştü. Halbuki birkaç yüz milyon dolarlık bir müdahale yapılsaydı bu denli büyük kayıp yaşanmayacaktı" dedi.
"ÇİFTLİKLER SATILIYOR"
Yaşanan krizin üzerinden 10 yıl geçmişken, yemin sütten daha pahalı olmasıyla yeniden kısır döngüye girmek üzere olunduğunu vurgulayan Eskiyörük,
"Çiftçi üretimden uzaklaşıyor. Yine inek kesimleri başladı ve her geçen gün artıyor. Çiftlikler satış ilanları vermeye başladı. Kamuoyuna çağrıda bulunuyorum; bu kez sakın seyirci kalınmasın. Acil önlem alınmazsa üretici güvenini yitirdiği için Türkiye'de bir daha tarımsal üretim yapacak insan bulamayacağız. Piyasaya acil olarak müdahale edilerek, üretici para kazanır hale getirilmeli" diye konuştu.
"YEME DESTEK ŞART"
Üretimin sürdürülebilirliğinin sağlanması, üreticinin 1 litre süt ile en az 1.3 kilogram kesim yem almasının 2 yolu olduğuna dikkati çeken Eskiyörük, şöyle devam etti:
"Birinci yol çiğ süt taban fiyatının 2.2 TL'ye çıkarılması, ancak bu durumda tüketim düşer, daha da olumsuz sonuçlar ortaya çıkar. İkinci yol ve en doğru çözüm ise yemin kilogramına 30 kuruş destekleme primi verilmesi. Bu şekilde bir çare bulunmazsa 10 yıl önce olduğu gibi, destekleme primine ayıracağımızdan çok daha fazla bir rakam ithalat ile yabancı çiftçilerin ceplerine gidecek. Çiftçimiz bitecek, tüketicimiz zarar görecek, milli ekonomimiz büyük yara alacak. Bu işten sadece ithalat şirketleri ve yabancı üreticiler karlı çıkacak."
Tarım ve Orman Bakanlığı'na çağrıda bulunan Eskiyörük, "Türkiye'nin geleceği olan tarım ve hayvancılığımıza acil sahip çıkalım. İthalat değil ihracat yapacak yeterli toprağımız ve her türlü zenginliğimiz var. Yeter ki doğru bir politika izleyelim. Yerli üretelim, yerli tüketelim" dedi.
Yorum Yazın