Gıda fiyatlarındaki dengesizliğin, ürün, arz ve talepteki uyumsuzluktan kaynaklandığına dikkat çekiliyor. Bakanlık, 2016 döneminde uygulamaya geçireceği üretici birlikleri oluşumu sayesinde, tarım piyasasındaki sorunların azaltılmasını ve yıllık 17 milyar liralık kaybın yarısının ekonomiye kazandırılmasını hedefliyor.
Enflasyonda mart ayı rakamları ortaya çıkarken, gıda fiyatlarında yaşanan aylık yüzde 2,47 yıllık ise yüzde 14,2 artış gözleri yeniden gıda fiyatlarının enflasyon üzerindeki etkisine çevirdi. Bu duruma neden olan sürecin, meyve ve sebze üretiminin arz-talep dengesizliği olduğunu ve bunun önüne geçmeye çalışan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdürlüğü, 2016 yılında hayata geçirilecek önemli bir projeye start verdi. Genel Müdür Gürsel Küsek, tarım sektöründe örgütlülüğün artırılması gerektiğine işaret ederek, bunun sağlanması halinde meyve ve sebzede arz-talep dengesinin yönetilebileceğini söyledi. Bir grup gazeteciye tarımsal üretim faaliyetleri hakkında bilgi veren Küsek, meyve ve sebze başta olmak üzere tarım sektöründeki bilinçsiz üretim şeklinin ülke ekonomisine yılda 17 milyar liralık zarar verdiğini kaydetti.
BATI ÇÖZÜMÜ ÖRGÜTLÜ ÜRETİMDE BULDU
Batı ülkelerinde sözleşmeli tarım ile tarımsal ürünün üretimi ve tüketiminin kontrol edildiğini anlatan Küsek, “Batı ülkelerinde tüketimin tamamı düzenli olarak büyük marketlerde yapılıyor. Günlük kaç kilo sattıkları biliniyor. Onlar ekim öncesinde gidip parsellerde sözleşme yapıyor, satabileceklerinin yüzde 20 fazlası kadar ekimi yaptırıyor. Pazar garanti olunca israf da fazla olmuyor" tespiti yaptı.
TÜRKİYE'DE HERKES BİRBİRİNE BAKIYOR
Ancak Türkiye'de çiftçinin bir önceki yıl komşusunun ne ürettiğine bakarak o yıl üretim yaptığını dile getiren Küsek, “Türkiye'de çiftçiler kardeşi ile bile birlikte ortak hareket etmiyor. Örgütlenme olursa denge her yıl meyve ve sebzede 17 milyar lira kaybının önüne geçilerek, yarısını ülke ekonomisine kazandırmış oluruz” dedi.
Üretici nerede ne üretildiğini bilecek
Bu kapsamda üretici birlikleri üzerinden ya da sözleşmeli tarım uygulaması ile üreticilere hangi parselde ne ekileceğini bildireceklerini anlatan Küsek, “Örneğin patates üreticileri birliği kuruldu. Artık bütün haller kayıt altında. Hangi ilçede ne kadar patates satıldığını biliyoruz. Çiftçi Kayıt Sistemi'nden de (ÇKS) hangi parsele ne ekileceği de biliniyor. Bir yıl önce çiftçiye 'ne ekeceksen bize bildir ona göre sana para vereceğiz' diyoruz. Örneğin; 2016 yılı için patates üreticileri ne kadar patates üretildiğini biliyor. Ne kadar patates üretileceğini de biliyor. İki katı patates üretileceğinin ortaya çıktığını düşünün. O zaman birlik üyelerine diyecek ki; 2 katı patates üretimi olacak. Kendi örgüt üyeleri ile anlaşarak, kendi üretim dengesini kuracak” şeklinde anlattı.
Yorum Yazın