Balıkesir Milletvekili İsmail Ok 'Artan et fiyatları, tarım ve hayvancılık'' ile ilgili basın açıklamasında bulundu.
Balıkesir Milletvekili İsmail Ok'un "Artan et fiyatları, tarım ve hayvancılık'' ile ilgili basın açıklaması şöyle:
Bakanlar Kurulunun 27 Haziran tarihli Resmi Gazetede yayınladığı kararına göre canlı büyükbaş hayvanların ithalat gümrük vergisi %135’ten %26’ya, karkas et ithalatında ise %100 ile %225 arasında olan gümrük vergisi %40’a indirildi.
Yine gümrük vergisi düşürülen bir başka ürün grubu ise hububat ürünleri. Şu günlerde hasadı yapılan buğdayın ithalat gümrük vergisi %130’dan %25’ e düşürüldü.
AKP Hükümetleri Gerçekten Et Fiyatlarını Düşürmek İstiyor Mu?
AKP hükümetleri ithalatı serbest bırakmak ile Türk Çiftçisine ve Hayvancılığına yok etmek üzere öldürücü darbe vurmaktadır.
Ne kadar ithalat yapılırsa, bizim çiftçimizin o kadar az üretim yapması demektir. Bu da Türk Çiftçisinin ,tarım ve hayvancılığının yok oluşu demektir. Doğal olarak bu yanlış tarım politikaları sonucu dışa bağımlılık daha da artmaktadır.
AKP Hükümeti Gerçekten Halkımızın Ucuz Et Yemesini İstiyor mu?
Sayın Bakan Faruk Çelik ve Hükümete buradan Çiftçilerimiz, Hayvan Üreticilerimiz ve halkımız adına sesleniyorum;
-Halkın ucuz et yemesini istiyorsanız derhal ithalatı durdurunuz.
-Yaptığınız ithalat ile yabancı ülkelerin çiftçilerine aktardığınız milyarlarca doları , ithalatı durdurarak bizim çiftçilerimize aktarmanızı halkımız adına talep ediyoruz.
Canlı hayvan et ve tarım ürünleri ithal ederek asla fiyatları aşağıya çekemezsiniz. Aksine Türkiye’de tarım ve hayvancılığı yok edersiniz.
Koskoca ülkeyi üretmeden tüketen bir toplum haline getirirsiniz.
Maalesef AKP hükümetlerinin 15 yılda yanlış politikaları sonucu Türkiye gıdada dışa bağımlı hale gelmiştir. Nerede ise ithal etmediğimiz tarım ürünü kalmamıştır.
Kendi kendini doyuran ülke Türkiye artık mazide kalmıştır.
Tarım Bakanlığı Kime Hizmet Ediyor?
Maalesef Türkiye tarımsal ürünlerde 2016 yılında yaklaşık 6 milyar dolar dış ticaret açığı vermiştir. Bu rakam ülkemizde tarım ve hayvancılığın maalesef bittiğinin resmidir. Bu rakamlar Devletin resmi kurumu olan TÜİK’in verileridir.
İthalatta giden her kuruş; Dış ülkelerin çiftçilerine destek, Türk çiftçisinin yok olmasına vurulan bir darbedir.
Tarım Bakanlığı ve Hükümet ithalatta vergileri indirerek Türk Çiftçisini yok ederken yabancı ülkelerin çiftçilerine sadece 2016 yılında 5,6 milyar dolar destek sağlamıştır. Bu yanlış politika devam ettiği sürece et ve ne tarım ürünlerinde fiyatlar önümüzdeki süreçte daha da artacaktır.
Derhal bu yanlış ithalata dayalı üretmeden tüketmeye dayalı politikadan vazgeçilerek çiftçilerimize destek verilerek üretimi arttıralım. Hem üretici hem de tüketici kazansın.
İmar Rantı Tarım ve Hayvancılığı Yok Etti!
Bugün tarımda dışa bağımlı hale gelmemizin en önemli nedenlerinden biri de 1. Sınıf tarım arazilerinin imar rantına kurban edilmesidir.
Maalesef son 15 yılda kişi başına düşen sulanabilir tarım arazisi büyüklüğü %30 oranda ekilebilir tarımsal alanlar ise %15 oranında azalmıştır.
AKP hükümeti imar rantına ve beton yığınlarına tarımı feda etmiştir.
Nerede bir su havzası, yeşil alan varsa yandaşların talanı ile gasp edilerek beton yığını haline getirilmiştir.
Maalesef Bilim , Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Faruk Özlü bakan olur olmaz sözde sanayinin önünü açmak adına gözünü zeytinliklere ve meralara dikmiştir.
AKP hükümeti Tarım ve Hayvancılığın kökünü kazımak için gözünü karartmıştır. Ama kamuoyumun tepkisi ile bu sefer elde kalan son mera ve zeytinlikler bugün için kurtarılmıştır. Fakat Sayın Bakan hala zeytinlikler ve meraların sözde sanayileşmesi adına imar rantına açmaktan vazgeçmediğini ifade etmektedir.
Tarımsal Destekler Nerelere Verilmektedir?
Kanun emri; Milli Gelirin en az %1’i tarımsal desteklere ayrılmak zorundadır. Fakat Kanuna rağmen yarısı bile çiftçilerimize verilmemektedir. Peki çiftçiye verilmesi kanun emri olan desteklemelerde aslan payını kimler iç etmektedir? Çiftçiye verilmesi gereken paydan küçük çiftçilerimiz yok denilecek kadar az faydalanmaktadır. Bütün bunların yanında mazot, gübre ve yemde maliyetler çok yüksektir. Bunun için özellikle mazot, yem ve gübrede fiyatları Amerika ve Avrupa ülkelerindeki fiyatlara çekilmediği sürece çiftçimizin ayakta kalması mümkün değildir. Süt fiyatlarının maliyetin altında olması , yem fiyatlarının yüksekliği nedeni ile sün inekleri kaçak göçek kestirilmektedir.
Mazot ve Gübre fiyatlarının yüksekliği nedeniyle tarlalar ekilmeyerek boş bırakılmaktadır. Bütün bunların sonucu gıdada dışa bağımlı hale geldik. Hükümet ve Tarım Bakanlığı bu önerilerimizi derhal uygulamaya geçirmezse et başta olmak üzere bütün gıda ürünlerindeki fiyat artışı önlenemez şekilde artacaktır.
Kışın soğuktan, yazın sıcaktan yüzleri yanan alın teri ile toprağı sulayan, elleri nasırlı köylümüzün emeğinin karşılığını alıp, bol ürün ve kazanç sağlayarak halkımızın da sağlıklı ve ucuz gıda tüketmesi için yanlışlıkları haykırmaya doğruları savunmaya devam edeceğiz.
Yorum Yazın