Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Genel Başkanı İbrahim Yetkin, Türkiye'nin yaş sebze ve meyve ihracatı son dönemde önemli bir azalış trendi içine girmiş bulunmaktadır.
Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Genel Başkanı İbrahim Yetkin, Türkiye'nin yaş sebze ve meyve ihracatı son dönemde önemli bir azalış trendi içine girmiş bulunmaktadır.
Yetkin, yazılı açıklamasında,
Türkiye'nin yaş sebze ve meyve ihracatı son dönemde önemli bir azalış trendi içine girmiş bulunmaktadır. Bunun sonucu olarak geçen yıl Ocak-Eylül ayları arasında 1 milyar 504 milyon dolar olan ihracat tutarı bu yıl aynı dönemde 1 milyar 270 milyon dolara düşmüştür.
Geçen yıl aynı dönemde ihraç edilen domates miktarı da 493 bin ton iken 2015'in aynı döneminde 430 bin tona gerilemiştir.
RUSYA PAZARI ALARM VERİYOR
Yaş meyve ve sebzede en büyük ihracat pazarımız Rusya'dır. Geçen yıl ile bu yıl kıyaslandığında diğer pazarlara yaptığımız ihracat genelde düşerken Rusya pazarına yaptığımız ihracatta miktar olarak artış olmuştur. Ancak ihracatta genelde yaşanan sıkıntı nedeniyle fiyatlar düştüğünden 550 milyon dolarlık ihracat bedeli azalmış ve 445 milyon dolara inmiştir.
Hal böyle iken Rusya'ya yapılan yaş meyve ihracatından da tehlikeli sinyaller gelmektedir.
Yaklaşık bir hafta kadar önce Rusya, Türkiye’den ithal edilen 4 ton nar ve 20 ton domatesi tehlikeli haşere bulunduğu gerekçesiyle iade etmiştir. Tespit edilen haşereler narda Akdeniz sineği, domateste ise Batı çiçek Tripsidir.
Ekim ayında da benzer bir olay olmuş ve yaklaşık 40 ton nar benzer gerekçeyle Türkiye'ye iade edilmiştir.
Son olarak üç gün önce Rusya, Türkiye’den ithal edilen 23,5 ton domateste yine Batı Çiçek Tripsi 23 ton greyfurtta ise Akdeniz sineği bulunduğu gerekçesiyle ürünlerin ülkeye girişine izin vermemiştir.
Geçtiğimiz yıllarda bu tür olaylar daha çok ilaç kalıntılarından dolayı yaşanırdı. Bu konuda alınan önlemler etkili olmuş ve son yıllarda önemli bir iade olayı yaşanmamıştır. Batı Çiçek Tripsinin ve Akdeniz sineğinin yaygınlaşması da bilinçsiz ilaçlamanın ve hastalanmış ürünlerin uygun biçimde imha edilmemesinin bir sonucudur.
Bu tür haşereler nedeniyle iade edilen ürünlerin iç pazara sürüldüğü yönünde iddialar ise çok daha ciddidir ve mutlaka araştırılmalıdır.
Yorum Yazın