Enflasyonu da yükselten gıda fiyatlarındaki artışın altından marketlerin raf zammı ve markalı üretim giderleri çıktı. İsyan eden tüketici, market markalı ucuz ürünlere yöneldi. Sektör, "Bıçak kemiğe dayandı, denetim şart. İzleme kurulu aktifleşsin" diyor
Bir araştırma şirketinin 300 temel üründe yaptığı araştırma gıda fiyatlarındaki suni artışı gözler önüne serdi. Sonuçlara göre, geçtiğimiz şubat ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre fiyatlar ortalama yüzde 17.90 arttı. Yıllık enflasyon rakamının neredeyse iki katı hızda artan gıda fiyatları tüketicinin kafasını karıştırıyor. Artışta marketlerin yüksek raf, gondol, giriş bedeli gibi şartlarına uyum sağlamak için satış fiyatlarını son aylarda iyice artıran bazı üreticilerin etkisi var. Rafa girmenin bedelini fiyatlara yansıtarak, faturayı tüketiciye çıkaran üreticilere tepki büyüyor. Tüketiciler, fiyatların daha uygun olduğu market markalı (private label) ürünlere yöneliyor.
SÜTTE BÜYÜK FARK VAR
Sanayici ile market arasındaki fiyat politikasına karşı "ucuz alışveriş" sloganıyla öne çıkan discount marketler ise son dönemde büyük ilgi görüyor. Discount marketlerle ulusal zincirler ve bakkallar arasındaki büyük fiyat farkına da en güzel örnek sütte çıkıyor. Üreticiden 1.30-1.35 TL'ye çiğ sütü alarak işleyen, ambalajlayan, lojistik ve markete raf bedeli ödeyen firmalar, sütü 2.45 ila 3.75 TL arasında bir fiyatla satıyor. Discount zincirlerde ise market markalı üretimle satılan sütün litresi 2 TL 10 kuruştan alıcıya sunuluyor.
TÜKETİCİ UCUZA YÖNELİYOR
Ambalajlı Süt Üreticileri Derneği Başkanı Harun Çallı, süt piyasasının son dönemde yüzde 60-70'inin private label üretimden oluştuğunu söyledi. Bu üretime giren firma sayısının da arttığına işaret eden Çallı, "Sepet ortalaması yükseliyor. Tüketiciler ucuz ürünün peşine düştü" diye konuştu. Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu Başkanı Şemsi Kopuz da, son dönemde gıda fiyatlarındaki artışa dikkat çekti. Markalı üretim yapan firmaların fiyatlara hem marka değerini yansıttığını, hem de zincir marketlerin raf ve gondol ücreti gibi giderlerini eklediğini belirten Kopuz, şöyle konuştu: "Fiyatların kontrolü için denetimin artırılması şart. Geçtiğimiz aylarda kurulan Tarım Ürünleri Piyasalarını İzleme Kurulu'nun daha aktif bir şekilde çalışması gerekiyor."
YÜZDE 70'İ MARKALI İSTİYOR
TürkiyePerakendeciler Federasyonu Başkanı ve Altunbilekler Marketleri'nin sahibi Mustafa Altunbilek, mağazalarında private ürün satmadıklarını söyledi. Müşterilerinin yüzde 70'inin markalı ürün talep ettiğini belirten Altunbilek, "Bu ürünleri satmak zorundayız. Elbette discount'lara göre yüzde 3-5 daha pahalıyız. Ancak private label ürünleri alanlar markayı çok sorgulamıyor. Herkesin talebine göre ürün satılıyor" diye konuştu. Markalı ürün satan firmaların kurumsal giderlerinin private label üreticilerine göre daha yüksek olduğunu da söyleyen Altunbilek, "Onlar marka. Tüketici, markaya para veriyor" diye konuştu.
FİYATLAR MASUM DEĞİL
Piyasadasebze-meyve fiyatları da artıyor. Son aylarda yüzde 10 ila 50 arasında yükselen fiyatlar, cep yakıyor. Dolardaki artışın girdi maliyetlerini artırmasının dışında, yüzde 6-7'lik yükselişin suni olduğunu belirten yetkililer, tüketicileri uyarıyor.Türkiye Ziraatçılar Derneği Genel Başkanı İbrahim Yetkin, gıda fiyatlarındaki artışın aracı kurumlardan kaynaklandığını söyledi. "Üretici gıda fiyat endeksinin yüzde 6 olmasına karşın tüketici fiyat endeksine gelindiğinde bu oranın yüzde 10-12'ye yükselmesi bu düşünceyi destekliyor" diyen Yetkin, piyasadaki fiyatların masum olmadığının altını çizdi. Yetkin, "Denetim şart" dedi.
Yorum Yazın