Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından 2017 yılından bu yana Türkiye'de yer alan birçok önemli ulusal ve uluslararası ortakla birlikte yürütülen Suriyeli Mülteciler Dayanıklılık Planı kapsamında (SRRP) üst düzey bir toplantı gerçekleştirildi. Hibrit formda yapılan toplantıya Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Japonya Büyükelçiliği, Alman Uluslararası İşbirliği Kurumu (GIZ) gibi ana bağışçı kuruluşlar ve Tarım ve Orman Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gibi ulusal ortaklar ve mülteci müdahale alanında aktif olan faaliyet gösteren diğer kuruluşlar da dahil olmak üzere birçok önemli temsilci katılım gösterdi.
FAO Türkiye tarafından düzenlenen etkinlik, FAO'nun Türkiye'deki Suriyeli Mülteci Dayanıklılık Planı'ndan sunulan örnek modellerle FAO'nun küresel acil durum ve dayanıklılık konusundaki çabaları hakkında katılımcıları bilgilendirmeyi, Geçici Koruma Altındaki Suriyeliler (GKAS) ve ev sahibi topluluklar için Türkiye’de tarım ve gıda sektörlerinde sürdürülebilir geçim kaynaklarının teşvik edilmesi konusunda mevcut ve gelecekteki ortaklarla bilgi, deneyim ve uzmanlık alanlarını nasıl birleştirebileceklerine konusunda stratejik bir tartışma yürütmek üzere tasarlandı.
Açılış konuşmasında Orta Asya Alt-Bölge Koordinatörü ve FAO Türkiye Temsilcisi Viorel Gutu, mülteci direnci sorunlarına yanıt olarak öncü rol oynayan tüm ortaklarla bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Avrupa Birliği, UNHCR, Japonya Hükümeti ve GIZ tarafından sunulan cömert mali desteklerle 2017'den bu yana Suriye Mülteci Dayanıklılık Planı kapsamında 10 adet projenin başarılı bir şekilde uyguladığını anlana Gutu, FAO’nun GKAS ve ev sahibi topluluklar için tarımsal geçim kaynaklarını teşvik etmek için uzun vadede sürdürülebilir bir çözüm elde etmek adına daha fazla çaba göstereceğini belirtti. Gutu, açılış konuşmasını, COVID-19 salgınının gıda güvenliği ve sosyal koruma açısından birçok zorluk oluşturduğunu ancak paydaşlar olarak birlikte çalışmaya ve birlikte sonuç üretmeye devam edildiği sürece tüm zorlukların üstesinden gelinebileceğini söyleyerek söyledi.
AB Türkiye Delegasyonu Türkiye'deki Mülteciler için Mali Yardım Programı Bölüm Başkanı Libor Chlad sosyal korumadan eğitime, kırılgan grupta yer alan kırsal nüfusun durumuna kadar pek çok zorlu konuya değinerek, Avrupa Birliği’nin kırılgan grupta yer alan kırsal grupların ihtiyaçlarına doğru müdahalelerle cevap vermek için FAO, Tarım ve Orman Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Türkiye Tarım Kooperatifleri Birliği, Kızılay ve İŞKUR gibi ulusal kurumlar da dahil olmak üzere farklı ortaklıklar aracılığıyla daha iyi bir geleceği şekillendirmek adına çalıştıklarını söyledi.
Japonya Büyükelçiliği Bakan Müsteşarı Yoichi Mikami ise Türkiye’nin Suriye kriziyle ilgili oynadığı rolün son derece önemli olduğuna işaret etti. Japon müsteşar, bölgenin sürdürülebilir kalkınmasına yol açacak bireylerin kapasitelerini geliştirme çabalarına memnuniyetle katıldığını ve gelecekte de bu çabaları desteklemeye devam edeceklerini ifade etti.
Tarım ve Orman Bakanlığı AB ve Dış İlişkiler Genel Müdür Yardımcısı Volkan Güngören de konuşmasında, gıda güvenliğinin ve tarımsal sürdürülebilirliğin önemine değindi. Güngören “Artan dünya nüfusu ile birlikte daha etkin üretim ve tüketim alışkanlıkları geliştirmemiz gerekiyor. Bu kapsamda Bakanlık olarak bu yaklaşıma uygun politikalar oluşturuyor, başta FAO gibi önde gelen kuruluşlar ve diğer organizasyonlarla ortaklıklar kuruyor, sürdürülebilir tarımsal kalkınma ve gıda güvenliğinin sağlanması için destek veriyoruz” dedi.
FAO’nun Geçici Koruma Altındaki Suriyelilerin ve ev sahibi topluluklarını tarımsal geçim kaynaklarına teşvik etme konusunda güçlü bir deneyime sahip olduğuna dikkat FAO Türkiye Program Sorumlusu Sheikh Ahaduzzaman da önümüzdeki yılda ortaklar ve paydaşlarla işbirliği içinde çabalarını sürdüreceklerini, bununla birlikte uluslararası toplumun desteğinin önemli olduğu yerlerde kaynaklara duyulan ihtiyaçlarında önemini vurgulayarak sözlerine son verdi.
Toplantı, yapılan sunumlar ve tartışma bölümünün ardından sona erdi.
Suriyeli Mülteci Dayanıklılık Planı Nedir?
Suriyeli Mülteci Dayanıklılık Planı (SRRP) 2017 yılında Türkiye Devleti ile yakın işbirliği içinde Geçici Koruma altındaki Suriyelilerin ve ev sahibi toplulukların sosyo-ekonomik entegrasyonunu sağlamak adına gıda güvenliğini iyileştirmek ve tarım-gıda sektöründe geçim fırsatları yaratmak amacıyla Avrupa Birliği, UNHCR, Japonya Hükümeti, FAO’nun kurumsal fonları ve GIZ tarafından finanse edilen çeşitli projelerin uygulanması aracılığıyla FAO Türkiye tarafından hayata geçirilmiştir.
2017-2021 yılları arasında uygulanan 10 proje ile 1671'i GKAS ve IPASH, 1575'i Türk (1718 kadın, 1528 erkek) olmak üzere toplam 3246 faydalanıcıya ulaşılmıştır.
Kaynak:Tarım Pusulası
Yorum Yazın