Çiftçinin Derdi Büyük: Süt Paritesi ve Su Krizi Alarm Veriyor!

"Toprağın Hekimleri" programıyla Türkiye'nin tarım gündemini ekranlara taşıyan duayen tarım gazetecisi Harun Göksel, Konya ziyaretleri kapsamında önemli bir isme konuk oldu: Tarımsal Kalkınma Kooperatifleri Bölge Birlik Başkanı Seyit Mehmet Dağ. Konya'nın tarımdaki kilit rolüne vurgu yapan Göksel, Dağ ile gerçekleştirdiği özel röportajda, bölgenin ve genel olarak Türk tarımının içinde bulunduğu kritik durumu tüm çıplaklığıyla gözler önüne serdi.

"Süt Para Etmiyor, İşletmeler Kapanıyor!"

Röportajın başında, 2012 yılında yedi kooperatifle yola çıkarak bugün 100'ün üzerinde kooperatife ulaşan Tarımsal Kalkınma Kooperatifleri Bölge Birliği'nin faaliyetlerini anlatan Başkan Dağ, bakanlık desteklerinin yetersizliğine dikkat çekti. Özellikle süt paritesi sorununa parmak basan Dağ, "Şu anda süt sanayicilerimiz sütlerimizde sıkıntı veriyor, süt fiyatlarımız düşük. Devletimizden beklediğimiz 3.3 pariteye denk gelmesi lazım desteklerin. Destekler düşük ve süt para etmiyor. Büyük işletmeler tamamen kapatmak üzere, bitmek üzere," diyerek sektördeki acı tabloyu gözler önüne serdi. Orta ölçekli aile işletmelerinin korunmasının önemine vurgu yapan Dağ, bu işletmelerin kaba yem ihtiyaçlarını kendi arazilerinden karşılamaları sayesinde ülke ekonomisine büyük katkı sağladığını belirtti.

"Dış Havzalardan Su Gelmezse Topraklarımız Ölür!"

Konya'nın "tahıl ambarı", sütte ve hayvancılıkta bir numara olduğunu vurgulayan Başkan Dağ, bölgenin en büyük sorununun su kıtlığı olduğunu dile getirdi. "Yeraltı kuyularımızda sularımız çekilmekte tabana. 3-4 tane ilçemizde 300 metrenin altından su çekiyoruz. Bu ne demektir? Tuz Gölü havzasından bu yana Altınekin, Çumra, Karapınar, Ereğli'ye tuzlu su gelirse, ürünümüzü yetiştirmek için o tuzlu suyu çekip sulamamız gerekir ama ondan sonra yüzyıllarca bizim torunlarımızın torunlarına verim sağlayacak topraklarımız çoraklaşır, insan nasıl doğar, büyür, ölür topraklarımız da ölür o zaman," sözleriyle su sorununun aciliyetini vurguladı. Dağ, bu hayati sorunun ancak devlet gücüyle dış havzalardan su getirilerek çözülebileceğinin altını çizdi. Bu konuda Tarım Komisyonu Üyesi Mehmet Baykan ve Bakan Yumaklı'ya 10 maddelik bir dosya sunduklarını da ekledi.

Kenevir ve Kooperatif Sınıflandırması: Yeni Ufuklar

Su sorununa çözüm arayışları kapsamında alternatif ürünlere yönelme gerekliliğinden bahseden Dağ, az su isteyen kenevir gibi ürünlerin kontrollü ekimine dair üreticilere önerilerde bulunduklarını belirtti.

Bakanlık tarafından yapılan kooperatif sınıflandırmasına da değinen Dağ, bu uygulamanın kooperatifler arasında rekabeti ve kaliteyi artıracağını ifade etti. "Damızlık birliği, süt birliği, kooperatifler aynı kategoride değil. Bunların hepsini ayrı ayrı kategoriye koyup, ayrı ayrı sınıflandırma yapılması lazım," diyen Dağ, sınıflandırmanın kooperatiflerin TKDK, kırsal kalkınma ve KOP İdaresi gibi kurumlardan proje ve hibe desteği alması açısından büyük önem taşıdığını vurguladı. Konya'daki 330'a yakın tarımsal kalkınma kooperatifinden sadece İçeri Çumra Tarımsal Kalkınma Kooperatifi'nin A sınıfına girdiğini, diğerlerinin daha alt sınıflarda olduğunu belirterek, bu durumun kooperatifleri iyileşmeye teşvik edeceğini sözlerine ekledi.

Röportajın sonunda, Tarım Bakanlığı'nın hayvan projesi dağıtımını 2010'da durdurduğunu hatırlatan Dağ, kendilerinin özel bir bankayla yaptıkları protokolle düşük faizli kredi sağlayarak 10.000'e yakın hayvanı ortaklarına dağıttıklarını ve bu tür hayvancılık kredilerinin tekrar açılması gerektiğini dile getirdi.

Harun Göksel, kapanışta kooperatiflerin önemine bir kez daha vurgu yaparak, "Kooperatiflerimiz çok önemli. Birtakım destekleri almak mı istiyorsunuz, önce oturduğunuz o koltuğu düzelteceksiniz, ondan sonra yola çıkacaksınız," sözleriyle üreticilere ve kooperatif yöneticilerine sorumluluklarını hatırlattı.