Bugün dünya da çiftçiler açısından 17 Nisan Dünya Çiftçi Mücadele Günü olarak kutlanıyor.
Neden bugün önemli bir gün olarak kutlanmaya başlandı biraz ondan bahsetmek ve ülkemizde ki durumu görelim.
İlk olarak; 17 Nisan 1996’da, Brezilya’da toprak reformu talebiyle yürüyen Topraksız İşçi Hareketi- MST üyelerine bombalar ve makineli tüfeklerle saldıran askeri polis kendilerini taş, sopa ve birkaç küçük silahla savunmaya çalışan topraksızların 19’unu katletti. 13’ü elleri arkadan bağlanmış olarak, kılıç benzeri machetalarla öldürülen 19 topraksız çiftçi anısına 17 Nisan, dört kıtada 130’u aşkın üyesi olan Uluslararası Çiftçi Hareketi Via Campasina tarafından uluslararası çiftçi mücadele günü ilan edildi. Bu gün yerli tarımsal sektörü mahveden ucuz gıda ithalatını protesto etmek, gıda güvenliğiyle ilgili egemenlik politikalarını savunmak ve Dünya Ticaret Örgütü’nün tarım politikalarını lanetlemek için önemli bir vesile. (sendika.org)
Brezilya’da başlayan hareket daha sonra tüm dünya da kutlanmaya başlandı. Ancak Dünya’da hala çiftçinin mücadelesi ve haklarının kazanımı belli bir noktaya gelmedi.
Bizde herkesin bildiği gibi Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) en büyük çiftçi örgütüdür. TZOB bu konu da 22 Eylül 2005 Manisa mitingi ve 30 Temmuz 2006 da Ordu mitingi düzenlenmiştir.
Bu iki mitinge kadar TZOB çiftçi haklarını koruma da etkili bir direnç göstermiştir. Ancak zamanla direnç seviyesi düşmüş ve zamanla çiftçi hakları ile ilgili olarak sessiz bir kuruma dönüşmüştür.
Çiftçi hakları konusunda çiftçinin tabandan bir talebi gelmediği sürece bu durum böyle gitmeye mahkûmdur. Bu durumun değişmesi çiftçinin haklarının ne olduğu konusunda eğitimli olmasından geçmektedir.
Çiftçiler ekonomik gelir üzerine sürekli meşgul edilerek birim alandan elde edeceği gelir, ürün fiyatları ile sürekli bir yoğunluk empoze edilmektedir. İş bu halde iken çiftçinin kafasını çevirip ben nerdeyim bana neler oluyor sorusunu sorma durumu olmuyor.
Ülkemizde artık çiftçinin haklarını savunacak sesleri çıkabilen pek fazla sivil toplum kuruluşu (STK) olmadığı görüşündeyim.
Artık herkesin bildiği çiftçimizin yaşlandığı gerçektir. Bu nedenle yeni gelen nesil neye inanırsa inansın bir hak mücadelesi içinde olacağı görüşündeyim. Artık insanlar kendi adlarına alınacak kararlar da söz sahibi olacaktır.
Tarladan sofraya kadar sağlıklı ürün yetiştirilmesinde ve üretici olarak köylünün korunması gerekmektedir.
Dünya çiftçilerinin 17 Nisan Dünya Çiftçi Mücadele Gününü kutlar, üreticilerimizin bilinçli ve örgütlü bir konuma gelmesini dilerim.
Yorum Yazın