''
3 gündür Manisa’da etkili olan soğuk hava ve don üzüm bağlarını mahvettiğini dile getiren CHP Manisa Milletvekili Hasan Ören, “Akhisar’dan Alaşehir’e kadar Manisa’nın birçok ilçesinde üzüm bağlarındaki zarar oranı % 80’i geçti” dedi.
Akhisar-Beyoba ve Salihli-Karayahşi köylerinde zarar gören bağlarda inceleme yapan Hasan Ören; Çiftçilerin afetlerden dolayı oluşan tüm zararlarının karşılanması için Meclis’te verdiği kanun teklifinin AKP tarafından gündeme alınmadığını ve Manisa genelinde yaşanan don nedeniyle bağları zarar gören çiftçilerin zararları karşılanması gerektiğini söyledi.
Hasan Ören yaptığı açıklamada; Akhisar, Saruhanlı, Gölmarmara, Manisa Merkez, Turgutlu, Ahmetli ve Alaşehir ilçelerinde yaşanan don afeti nedeniyle büyük zarar meydana gelmiştir.
Fakat seçim derdine düşmüş olan Hükümet maalesef çiftçinin yaşadığı sıkıntılardan bir haberdir. Manisa yangın yerine dönmüş AKP Milletvekilleri ve adayları hala ortalarda yoktur.
Afetten sonra bugün bağlarda inceleme yapan eksperler sadece zararı tespit ettiklerini, zarar oranını Temmuz ayında yapılacak ikinci incelemede belirleyeceklerini ifade etmişlerdir. Eksperlerin % 100 zarar görmesine ve bunu şifai olarak söylemelerine karşın, raporlara bu oranın daha düşük yazıldığı konusunda çiftçilerden şikayetler gelmektedir. Bu belirsizlik çiftçinin itiraz etme hakkını da engellemektedir.
CHP olarak çiftçinin sorunlarının farkındayız. Bu güne kadar başı her darda düştüğünde çiftçimizin yanında olduk, bundan sonrada olmaya çiftçimizin zararının karşılanması için çözüm üretmeye devam edeceğiz.
Bunun için tarım sigortası sisteminde değişiklik yapılarak, araçlardaki kasko sistemine benzer düşük primli, zorunlu bir sistem oluşturulmalıdır.
Öncelikle sigorta kapsamı dışında kalan tüm riskler kapsama dahil edilmeli ve çiftçinin her türlü zararı TARSİM tarafından karşılanmalıdır.
Bu amaçla çiftçinin zararlarının tamamını karşılamaya esas olacak şekilde zorunlu tarım sigortası yapılmalıdır. Çiftçinin sattığı üründen SGK primi ile birlikte tarım sigorta primi de tahsil edilmelidir.
Yani yaşanan afetten dolayı bağı, bahçesi, tarlası zarar gören çiftçinin hasar oranı tespit edildikten sonra oluşan zararın % 80’i çiftçinin kredi, mazot, ilaç ve gübre gibi borçlarına mahsup edilmeli, kalan kısmı ise hasat zamanı çiftçiye ödenmelidir.
Bu sayede sigorta bilinci geliştirilerek tarım arazilerinin sigorta yapılması ve dolayısıyla zararların sigortadan karşılanması sağlanacaktır.
7 Hazirandan sonra CHP iktidarında bu sorunlar çözülecektir. Tarım sigortası prim oranları düşürülerek zorunlu hale getirilecek ve risk kapsamı genişletilecektir. Her afetten sonra risk kapsam dışı, TARSİM bu zararı karşılamıyor, Bakanlar Kurulu afet bölgesi ilan etsin tartışmaları da son bulacak, çiftçinin tüm zararı sigorta tarafından karşılanacaktır.
Yorum Yazın