TZOB Genel Başkanı Bayraktar: Süt tozunu mamullerinde kullananlara verilen desteğin kapsamı genişletilmiş, süttozu ihracatı da desteğe dahil edilmiştir
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı hayvancılık destekleri kapsamında, süttozuna verilen destek kapsamının genişletildiğini,
süttozu ihracatının da kapsama dahil edildiğini belirterek, “Bakanlığın aldığı bu tedbirle sanayicinin, bütün girdi artışlarına rağmen, sütü 1 yıldan fazla süredir aynı fiyattan satan üreticilerimiz karşısında artık bir bahanesi kalmamıştır” dedi.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, hayvancılık destekleri kapsamında, 2009 yılından bu yana, arz fazlası çiğ sütü, kota tahsis etmek suretiyle piyasadan çektirterek süt tozuna dönüştürüldüğünü ve Dahilde İşleme Rejimi kapsamında ihracatçı firmalara dünya fiyatları eşdeğerinde kullandırıldığını vurguladı. İhracatçıların, süttozunu, ihraç ettikleri mamul ürünlerde kullandıklarını belgelemeleri halinde bu destekten faydalandığını hatırlatan Bayraktar, şöyle devam etti:
“Dolayısıyla ihracatçılarımız rekabet edebilecek fiyatlardan süttozunu ülke içinden temin edebilmektedirler. Böylece hem iç piyasadaki fazla süt değerlendirilmekte hem de ihracatçıya rekabet edebilecekleri fiyattan hammadde sağlanmaktadır.
-Mevzuat değişikliği yürürlükte-
Bakanlık; uygulamış olduğu bu regülasyon programının daha etkin devam etmesi ve üretici fiyatlarının korunması amacıyla program dahilinde üretilen süttozu stok durumunu dikkate alarak, ihtiyaç fazlası miktarın ihracatına destek vereceğini belirtmiş ve konuyla ilgili mevzuat değişikliği 21 Ağustos 2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Yapılan açıklamada, alınan bu tedbirle 10 bin ton süttozunun ihracatının hedeflendiği belirtilmektedir. Bu miktar yaklaşık 100 bin ton çiğ süte tekabül etmektedir. Destek ödemesi, dünya fiyatları dikkate alınarak belirlenecek ve ayrıca kota tahsis edilmiş, Bakanlık'tan ön izin almış, analiz raporları uygun olan, regülasyon kapsamında üretim yapan firmalara yapılacaktır.”
-Zararına üretim yapılmaz-
Bayraktar, kamuoyunun da yakından bildiği gibi, çiğ süt fiyatlarının 2014 Temmuz ayından bu yana 1 lira 15 kuruş olduğunu ve fiyatın şimdiye kadar değişmediğine dikkati çekerek, “Bir yıllık sürede perakende süt, peynir, yoğurt gibi ürünler, fabrika yemi, yonca gibi girdi fiyatları artarken üstelik tüketici enflasyonu yüzde 6,81 iken, çiğ süt fiyatlarının değişmeden aynı kalması üreticilerimizi çok zor durumda bırakmaktadır” dedi.
Çiğ süt fiyatının artmaması durumunda üretimi sürdürmenin mümkün olmadığına işaret eden TZOB Genel Başkanı, şunları belirtti:
“Ulusal Süt Konseyi’nde belirlenen çiğ süt tavsiye fiyatı, Temmuz 2014 tarihinden bu yana litrede 1 lira 15 kuruştur. Üstelik birçok ilimizde fiyat 1 lira 15 kuruşun da altında satılmaktadır. Her şeyin fiyatı artmış, ancak çiğ sütün fiyatı yerinde saymıştır. Üreticilerimizin maliyetleri sürekli yükselmektedir. Bugünkü şartlarda süt üreticimizin kar marjı kalmamıştır. Üretici gelir sağlayamazsa, emeğinin karşılığını alamazsa, zararına üretim yapamaz.
En son 24 Haziran 2015’te yapılan toplantıda, 20 kuruşluk zam talebimiz kabul edilmedi. Süt sanayicileri, önümüzdeki süreç için de fiyatın aynı kalması gerektiğini ifade ettiler. Sanayiciler, ‘stoklarımız dolu, ihracat yapamıyoruz, ürün satamıyoruz’ dedi. Taraflar anlaşamadan masadan kalktı. Daha sonra 29 Temmuz’daki toplantıda, Eylül ayına kadar fiyatın 1 lira 15 kuruştan devam etmesi kararı alındı ve ilan edildi.”
-Tek sorun stoklarsa o bahane de kalmadı-
Üretici, ürününü bir yılı aşkın bir süredir aynı fiyata satıyor. Sanayici, ‘stoklarım dolu, ihracat yapamıyorum, ürün satamıyorum’ diyor ve çiğ süt fiyatının artmasına karşı çıkıyor. Madem tek sorun stoklardı, bu destekle birlikte bu gerekçeleri de ortadan kalkmış durumdadır. Sanayicilerden bu desteklemeyi de dikkate alarak en kısa zamanda üretici fiyatlarını gözden geçirmelerini ve fiyatlara iyileştirme yapmalarını istiyor ve bekliyoruz.”
Milyarlarca dolar harcanarak oluşturulan damızlıkların kasaba, üretimi artırmak için devlet tarafından verilen milyarlarca liralık desteğin çöpe gitmemesi, 2010 yılında yaşanan et krizinin tekrar yaşanmaması için çiğ süt fiyatlarının acilen artırılması gerektiğinin altını çizen Bayraktar, şunları kaydetti:
-Ucuz etin reçetesi de sütten geçiyor-
“Süt fiyatları artmazsa, sütte istikrar sağlanmazsa, tüketicimiz ucuz et yiyemez. Eğer fiyatlar artmazsa, ne yazık ki, hayvanlar kasaba gidecek; yeni bir kriz kaçınılmaz olacaktır. 2010 yılında ithal edecek hayvan bulabildik. Artık dünyada yeterli ve uygun fiyata hayvan bulmak da zor görünmektedir.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’ndan da süttozuna verilen ihracat desteğinden sonra gerekli adımları atmasını, sanayici ile üretici arasında sürdürülebilir bir fiyat belirleme noktasında uzlaştırıcı bir rol almasını bekliyoruz. Aksi takdirde hayvancılığımızı çok zor günler bekliyor.”
Yorum Yazın