Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal, Ülke kaynakları inşaata aktarılarak her yer beton ve asfalt ile kaplandı. Yağan yağmur, toprağa karışamadı. Şiddetli yağmurlar felakete dönüştü. AKP iktidarı ise her yıl aynı şeyi yaptı; ilgili bakanlar olay yerinde incelemede bulundu ve ‘yaralar sarılacak’ dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal, Antalya’da şiddetli yağış ve hortum sonrası oluşan felaket üzerine yazılı bir açıklama yaptı. Sarıbal, ““Antalya’da meydana gelen şiddetli yağış, kuvvetli fırtına ve hortumda iki yurttaşımız hayatını kaybederken, çok sayıda insanımız da yaralandı. Başta Kumluca, Finike ve Aksu ilçeleri olmak üzere, birçok yerde evler, arabalar, seralar, bahçeler ve tarım arazileri büyük zarar gördü.
Öncelikle felaketten dolayı yaşamını yitirenlere rahmet, kederli ailelerine başsağlığı diliyorum. Yaralı vatandaşlarımıza da acil şifalar diliyorum” dedi.
Antalya’da benzer felaketin neredeyse her yıl yaşandığına dikkati çeken Sarıbal, “Özellikle AKP iktidarları döneminde, tarıma, üretime, kalkınmaya aktarılması gereken ülke kaynakları inşaata, betona, yola ve asfalta verildi. Sadece şehirler değil meralar ve tarım arazileri de betona, asfalta kurban edildi. Bütün bunlara yanlış sanayileşmenin oluşturduğu iklim değişikliği de eklenince her yıl yağış alan yerlerde hortumlar, seller, doğal felaketler oluştu, oluşmaya devam ediyor” görüşünü dile getirdi.
Son 4 Yılda 4 Bakan Gitti, Tedbir Almadılar
CHP Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal, özellikle iyi yağış alan iki bölge Karadeniz ve Akdeniz neredeyse her yıl sel felaketine uğradığına işarete ederek, “Ama nedense bugüne kadar fırtınanın oluşturduğu tahribatı önleyecek hiçbir önlem alınmıyor” dedi.
Intergovernmental Panel on Climate Change-IPCC Dördüncü Değerlendirme Raporunun Türkiye ile ilgili değerlendirmesinde Türkiye’nin yakın gelecekte daha sıcak, daha kurak ve yağışlar açısından daha belirsiz bir iklim yapısına sahip olacağı uyarısı yapıldığını hatırlatan Sarıbal, buna rağmen gerekli önlemlerin alınmadığını söyledi.
CHP’li Sarıbal, şöyle devam etti:
“Örneğin Antalya. Tarımın ve turizmin başkenti olan Antalya, her yıl aynı şiddetli yağış, fırtına ve hortum, aynı felaketi yaşıyor. Yanlış yapılaşma, her yerin betona teslim edilmesi sonucu, yağan yağmur toprağa karışacak alan bulamıyor ve neredeyse yağan her tamla yağmur sel olup taşıyor. İnsanlar, yerleşim yerleri, tarlalar, bahçeler, tarım arazileri zarar görüyor.
Her fırtına ve doğal afetten sonra değişmeyen bir diğer şey de siyasal iktidarın verdiği mesajlar. Her doğal afetten sonra
Tarım Bakanlığı yapan Mehdi Eker, Faruk Çelik, Ahmet Eşref Fakıbaba ve son olarak da Bekir Pakdemirli. Hep aynı şeyi yaptılar. Fırtına, sel, hortum oldu, yerleşim yerleri ve tarım alanları zarar gördü, bakanlar Antalya’ya gittiler, yanlarına vali, belediye başkanı ve diğer yetkilileri aldılar, afet bölgesini gezip, ‘geçmiş olsun, yaralar sarılacak’ deyip geri döndüler.
Ancak, sonuç değişmiyor. Oysa her yıl ‘yaralar sarılacak’ deyip hiçbir şey yapmamak yerine tedbir alınsa bu sorunlar oluşmazdı.
Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli’ye Tepki
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin yaşanan felaket ile ilgili “Zararın tahmin ettikleri kadar büyük olmadığı” ifadesini eleştiren Sarıbal, “İki canımız yaşamını yitirmiş, onlarca insan yaralanmış ve insanların birikimleri, emekleri zarar görmüş ancak Sayın Bakanın beklentisi nedir anlamış değilim. Zararın kıymetli olması için zararın ne kadar büyük olması gerekiyor. İnsan hayatına verilen değer nedir? Kaç kişinin daha ölmesi gerekir?
Şimdiden söylüyorum gerekli önlemler alınmaz ise gelecek yıl ve sonraki yıl da aynı şiddetli yağış, fırtına ve hortumlar meydana gelecek. Üreticiler maalesef yine afetle karşılaşacaklar. Bir an önce afet kanununda gerekli düzeltmelerin yapılması gerekmektedir.”
Yorum Yazın