Tarımda kullanılan kimyasallardan glifosat zararsız mı, yoksa doğayı zehirliyor mu? DW'den Fabian Schmidt araştırmalarla ilgili endişelerin bir an önce tarafsız bir kurul tarafından giderilmesi gerektiği görüşünde.
Almanya'da kamuoyunun güveni ve bilimsel araştırmanın bağımsızlığı, tarımda kullanılan glifosat adlı kimyasalın yarattığı ikileme kurban edildi. Federal Risk Değerlendirme Dairesi (BfR) ve Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi'nin (EFSA) ‘yumuşatılmış' analizlerine sığınan üretici şirketlerin hoşlarına gitmeyen bağımsız tahlil raporlarını ellerinin tersiyle itmeleri kolay yutulur lokma değil.
BfR Başkanı Andreas Hensel kendini savunurken glifosat karşıtlarının eleştirilerinin "uydurma ve asılsız" olduğunu söyledi. Bilimsel açıdan glifhosatın kanserojen olmadığını belirten Hensel zararsız bir kimyevi maddenin bazı çevrelerin işine gelmediği için "sağlığa zararlı" ilan edilemeyeceğini belirtti.
Hangisine inanalım?
Bu durumda kamuoyu hangisine inansın? Siyasi otorite nasıl davranmalı? Çıkarlarını kollayan sanayi lobisinin manipüle edilmiş raporlarla resmi makamları etkileyip gerçekleri gizlemeye çalışması hükümetin harekete geçmesini gerektirmez mi? Glifosata karşı çıkarsak yine çıkarların yönlendirdiği çevreci lobilerin oyununa gelmiş olmaz mıyız? Genetiği değiştirilmiş tarım ürünlerine karşı olan çevreciler ideolojik saplantıları yüzünden bu zirai mücadele ilacının yasaklanmasını istiyor olamazlar mı? Nitekim glifosat, genetiği değiştirilmiş bitki yetiştirmekte yararı olan bir tarım ilacı olarak kabul ediliyor.
Glifosat dışındaki ilaçlar zararsız mı?
Çelişen gerçekler arasında uzlaşma sağlanması mümkün değil. Olan, güvenini yitiren tüketiciye oluyor.
Oysa glifosatın yasaklanmasının iyi bir çözüm olacağı söylenemez. Üreticinin onun yerine kullanacağı tarım ilacının zararsız çıkacağını kim garanti edebilir? Avrupa Birliği'ndeki çiftçilerin bir gecede organik tarımcılığa geçeceğini sanmak ütopik ötesi bir düşüncedir.
Dolayısıyla kamuoyuna doğrular anlatılmalıdır. Bu ilaç tehlikeli mi, yoksa zararsız mı? Bilimcilere, bu soruya kesin ve şüphe götürmez bir cevap bulmak düşüyor. Bilim ampirik ve objektif çalışma yapmakla yükümlüdür. Tahliller tekrarlandığında hep aynı sonucun çıkması gerekir. Bunu yapabilmek zor olmasa gerek.
Araştırmaya beş yıl mühlet
Avrupa'da glifosat kullanma izni beş yıl daha uzatıldı. Bu süre zarfında gerçeğin ortaya çıkarılması bekleniyor. Avrupa ülkeleri araştırmalar için bağımsız bilim insanı ve uzmanlardan oluşan yeni bir kurul oluşturmak zorunda.
Bütün taraflar toplanıp kurulda kimlerin yer alacağına birlikte karar vermeli ve lobicilerin ikilemi ortadan kaldırma çalışmalarına müdahale etmesi önlenmelidir.
Kurul önce tahlil sonuçlarının manipüle edildiği iddialarını araştırmalı, varsa kamuoyundan gizlenen tahlil sonuçlarının söz konusu kimyevi maddenin zararlılık derecesiyle ilgili olup olmadığı ortaya çıkarılmalıdır.
Aynı zamanda çıkar gruplarının ulaşamayacağı bağımsız laboratuvarlarla işbirliği yapılmalı ve bütün masraflar Avrupa hükümetleri tarafından karşılanmalıdır. Bu bıkkınlık vermeye başlayan glifosat tartışmalarına açıklık getirmede izlenebilecek tek etik yoldur. Toplumun bilime olan güveni de ancak böyle yeniden yerine gelebilir.
Yorum Yazın