Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, Edirne Belediyesi olarak örnek tarım uygulamalarına başlayacaklarını belirterek, “Eski tohumları, doğal tohumları tekrar canlandırmamız gerekiyor. Sizlere yeni pencereler, yeni perspektifler açmayı hedefliyoruz. Çünkü biliyoruz ki çiftçi olmazsa yaşamda olmaz” dedi
Edirne Belediyesi, Hürriyet Gazetesi, DenizBank ve Edirne Ticaret Borsası’nın tarım yatırımları başta olmak üzere üreticilerin karşılaştığı sorun ve çözüm önerilerini masaya yatırmak amacıyla Edirne’de 4. Tarım Zirvesi gerçekleştirildi. Edirne Ticaret Borsası Salonu’nda gerçekleştirilen 4.Tarım Zirvesi'nin moderatörlüğünü Hürriyet Ekonomi Yazarlarından Noyan Doğan yaparken, Hürriyet Ekonomi Müdürü Sefer Levent, Hürriyet Ekonomi Yazarlarından Vahap Munyar, DenizBank Trakya Bölge Müdürü Ahmet Çelik, Edirne Ticaret Borsası Başkanı Özay Öztürk ve Edirne Ziraat Odası Başkanı Cengiz Yorulmaz Edirne’de tarımı ve tarımda karşılaşılan sorunları mercek altına aldı.
4. Ekonomi Zirvesi’nin açılış konuşmasını gerçekleştiren Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, Hürriyet ile Edirne’de dördüncü zirveyi gerçekleştirdiklerini belirterek, bugüne kadar yapılan tüm zirvelerin kente olağanüstü bir dönüşü olduğunu söyledi.
TURİZM İLE TARIMI İÇ İÇE DEĞERLENDİRİYORUZ
Hürriyet’in o sihirli ellerini Edirne’ye dokundurmasından sonra Edirne’deki turizm hareketliliğinin yüzde 40’a oranla bir artış gösterdiğini aktaran Başkan Gürkan, “Edirne’nin, tüm dünyada en çok turist çeken yüz şehir içerisinde 2016 rakamlarıyla 2 milyon 845 bin turistle 68 sırada olduğunu düşünürseniz; bu rakamın ne kadar anlamlı ve ne kadar büyük bir rakam olduğunu da kabul edebiliriz. Geçtiğimiz yıl Edirne için bir hedef koymuştuk. Yaklaşık 3 milyon turistin 5 yıllık vadede önce 5 milyona; 10 yıllık vadede de 10 milyona çıkarma hedefimiz var. Tabi kulağa çok kolay gelen rakamlar ama ulaşılması çok kolay olmayan rakamlar. Peki niye önce 5 milyon sonra 10 milyon turisti hedefliyoruz? Çünkü tarımda bir geriye gidiş, üretimde bir azalma var. O zaman Edirne’de tarımın yanına onu destekleyecek bir enstrüman koymamız gerekiyor. Edirne’ye getireceğimiz 5 ile 10 milyon turistin elbet çeşitli ihtiyaçları olacak. Bunların başında da sizlerin ürettiği gıda gelecek. O yüzden turizm ile tarımı iç içe olarak değerlendiriyoruz” diye konuştu.
GELECEĞİN YAŞAMSAL SEKTÖRÜ SU VE GIDA
İnsanoğlunun yaşamında teknolojiyi mutlaka kullanması gerektiğini anlatan Gürkan,“Geleceğin yaşamsal sektörleri su ve gıda. Çiftçi bir ailenin çocuğu olarak, eski bir çeltikçi olarak; bu düşüncelerden şöyle bir karar verdim. Bizim tarımda bir şeyler yapmamız lazım. Ama bunu yaparken de dışa bağımlılıktan da kendimizi arındırmamız lazım. Hatırlayın 20-25 yıl önce yüz ton buğday üretiyorduk; 10 tonunu tohumluk olarak ayırıyor, geri kalanının birazını un, birazını da satıp kışı geçiriyorduk. Şimdi ne yapıyoruz? Ürettiğimiz ürünlerin hiç birini tohumluk olarak ayırma şansımız yok” diye konuştu.
“ESKİ TOHUMLARINIZI İSTİYORUZ”
Tarımda dışa bağımlı olduğumuzu ve üretilen ürünlerin hiçbirinin tohumluk olarak ayrılma şansının olmadığını belirten Gürkan, “Atatürk’ün deyimi ile milletin gerçek efendisi olan üretici köylüleri; bir örnek olması bağlamında 40 dönümlük bir alanda örnek tarım uygulamalarına giriyoruz. Para kazanma derdimiz yok ama Ticaret Borsası Başkanı Özay Öztürk ile de konuştum bu konuyu. Şimdi sizin o arada köşede kalmış olan eski tohumlarınızı aramaya başlayacağız. Bunlardan varsa bize ulaştırmanızı yada telefonla bildirmenizi isteyeceğiz. Eski tohumları, doğal tohumları tekrar canlandırmamız gerekiyor. Dünya her türlü üretimde doğal üretime; iyi tarım uygulamalarına gidiyor. Ve su. Bakın Trakya’da yer altı suları 300-350 metrelere düştü. Edirne’de daha düne kadar 6-8 metrede su çıkardığımız yerlerde şimdi 80-90 metrelerde su çıkarmaya başlıyoruz. Bu tarımın ve insanlığın geleceği için çok ciddi bir tehlike. Hepimizin bu konuda uyanık olması, gözünü dört açması gerekiyor. Yapacağımız bu tarım uygulamasıyla sizlerin yeni alanlara da bakabilmenizi hedefliyoruz. Yeni üretim araçlarına, yeni gıda çeşitlerine. Üretimde çeşitliliği arttırarak sizlere yeni pencereler, yeni perspektifler açmayı hedefliyoruz. Çünkü biliyoruz ki çiftçi olmazsa ne sanayici, ne basın, ne televizyon nede yaşam olur. O yüzden çok değerlisiniz, çok kutsalsınız ve biz hem vatandaş olarak hem belediye olarak, hem belediye başkanı olarak her zaman yanındayız. Mahsulünüz bereketli olsun, ürününüz bol olsun” dedi.
“EDİRNE BENİM İÇİN SEÇİLMİŞ MEMLEKET”
Hürriyet Reklam Direktörü ve İcra Kurulu Üyesi Zeynep Tandoğan da Edirne’den olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Edirne kardeşten de öte. Arkadaşa, seçilmiş kardeş denir ya işte Edirne’de bizim için, benim için seçilmiş memlekettir. O yüzden burada olmaktan son derece memnunum. Biz Hürriyet olarak DenizBank ile beraber 7 bölgede 7 şehirde tarım zirveleri düzenlemek üzere yola çıktık. Bugün dördüncüsünü burada Edirne’de çok önemli bir bölgede gerçekleştiriyoruz. Tarım Türkiye için çok önemli ve çok stratejik bir sektör. Rakamsal olarak baktığımızda da dünyada 5.yiz. Avrupa’da 1. sıradayız. Üretimimiz gayet kuvvetli. Üretimde karlılık, üretimde verimliliğin arttırılması, üretimde teknolojinin kullanılması, teknolojinin üretim koşullarına entegrasyonu, maliyet verimliliği, nüfusa oranla üretim gibi pek çok kriter açısından bakıldığında ciddi anlamda gelişim alanlarımız olduğu, sorunlarımız, sorularımız olduğu da gerçek” diye konuştu
Halkı tarım konusunda sürekli olarak bilgilendirdiklerini aktaran Tandoğan, “Et fiyatlarından meyve ve sebzedeki sıkıntılar, tarım ve çiftçiyi etkileyen doğal afetlerden halkın cebini yakından ilgilendiren raflardaki ürünlere yansıyan zamlara kadar geniş bir yelpazede bütün tarım ve üretimi bir şekilde takip etmeye çalışıyoruz. Bu anlamda Ekonomi Servisimizin Müdürü Sayın Sefer Levent ve ekibinin yaptığı işler bu sene ve daha önceki yıllarda da pek çok ödüle layık görüldü. O anlamda gerçekten bizim de yayıncılık anlamında çok önemsediğimiz bir çizgi. Burada bu çizgiyi sürdüreceğimizden emin olabilirsiniz. Bugün olduğu gibi gelecekte de bu alanda özel haberler yapmaya ve her zaman yanınızda olmaya söz veriyoruz. Tüm destekleri ve harika ev sahipliği için değerli başkanım Recep Gürkan’a tekrar teşekkür ediyorum. Deniz Bank’a da bizimle harika bir iş birliği içinde oldukları için teşekkür ediyorum” dedi.
“EN AZ PARAYI ÜRETİCİLER KAZANIYOR”
Denizbank'ın Tarım Bankacılığı Grubundan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Burak Koçak, “Zirve’nin 4.sünü yapıyoruz. Daha önce Aydın’da, Kars’ta, Antalya’da bir araya geldik üreticilerimiz ile. Bugün Edirne’deyiz. Edirne’de olmaktan dolayı mutluyuz. Neden Edirne’deyiz? Birkaç kelime ile özetlemek istiyorum. İçinde Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli’nin olduğu 3 il Türkiye’deki son derece stratejik olan buğday üretiminin en verimli yapıldığı 5 ilden 3’ü. Diğer taraftan Yağlı Tohumlar; Yağlı Tohumları biliyorsunuz hem insanlar için hem hayvanlar için içerdiği protein, karbonhidrat nedeniyle çok çok önemli bir besin maddesi. Ayçiçeğinde de yine başta Edirne olmak üzere 3 ilimiz başı çekiyor. Son derece stratejik bir ürün. Türkiye’de kullanılan bitkisel yağın yaklaşık yüzde 75’i ayçiçeği ve bunun yarısından fazlası bu bölgede üretiliyor. Burada bir parantezi Trakya Birliğe açmak istiyoruz. Tarımın tedarik zinciri içerisinde birlik ve kooperatiflerin payı dünyaya baktığınızda Türkiye’de düşük. Etkin değiller. O yüzden bu zincir uzadıkça uzuyor. Tüketiciye ulaştığında tarım ürünlerinin fiyatı yüksek oluyor. En az parayı da maalesef üreticilerimiz kazanıyor. Trakya Birlik ve buradaki diğer damızlık birlikleri o kadar işin içindeki üretimdeki yüzde 25 bir paya sahipler. Yani biz diğer bölgelere bu bölgedeki birlik ve kooperatifleri örnek olarak gösteriyoruz. Bu bizim için son derece önemli. Bu birlikteliğin bu beraberliğin devamı Türk tarımı için de çok önemli, Trakya tarımı için de çok önemli. Ayçiçeğinde yüzde 67’sini karşılayabiliyor Türkiye. O yüzden ürettiğiniz ayçiçeğinin değerini başta bizlerin tabi ki ama hepimizin çok iyi anlaması gerekiyor. Diğer taraftan çeltik. Çeltikte yeterlilik oranı yüzde 70. Yüzde 70’ini biz üretiyoruz Türkiye’de. Yüzde 30’unu dışardan alıyoruz. Bu yüzde yetmişin yüzde yedisini Edirne üretiyor. Böyle bir çarpıcı rakam size vermek istiyorum. Yani Türkiye’de Trakya eğer ayçiçeği ve çeltikte üretim yapmazsa biz patatesi ancak haşlarız. Pilavı yiyemeyiz. Bunlar son derece önemli”dedi.
Panelin sonunda katılımcılara plaket takdim edildi
Yorum Yazın