Eskişehirli bazı çiftçiler, son elektrik faturalarının yaklaşık yüzde 100 zamlı geldiğini, bu durumda gelecek yıl nasıl üretim yapacaklarını kara kara düşünmeye başladıklarını belirttiler.
Eskişehir'de üretim yapan çiftçiler, bu ay gelen elektrik faturasının şokunu yaşıyor. Dolar kuru fırsatçılarının perişan ettiği çiftçiler, üstüne bir de elektrik faturasının zamlı gelmesiyle üretim yapamaz duruma geldi. Geçen ay 32 günlük gelen fatura bu ay 24 günde gelirken, ödeme miktarının 2 katına çıkması çiftçiyi kara kara düşündürdü. Yetkililerden destek bekleyen çiftçiler, seneye ekim yapmak ile yapmamak arasında kaldıklarını ifade ettiler.
"Kara kara düşünüyoruz"
Üreticilerden Faruk Doğruparmak, seneye karşılaşacakları masraflar sebebiyle üretim yapmamayı düşündüklerini söyledi. Yaşadıkları sorunlara bir çözümün bulunmasını isteyen Doğruparmak, "Geçen ay gelen fatura ile bu ay gelen fatura arasında 2 kat fark var. Geçen ay 32 günlük bir fatura gelmiş, bu ay 24 günlük bir fatura gelmiş. Geçen ay bin lira gelen fatura, bu ay 2 bin küsur gibi bir fatura olmuş. Neden bu kadar zamlı geliyor? Biz bunun açıklamasını istiyoruz. Zaten bizim masrafımız sürekli artarak gidiyor. Yalnız sattığımız malda bir değişiklik yok. Bu şekilde olursa bizim çiftçiliğimiz bitecek. Biz bu işi yapamayacağız artık. Bu zorluklarla karşılaştıkça, "Bu işi nasıl yapacağız?" diye kara kara düşünüyoruz. Duruma bir an önce bir çare bulunmasını istiyoruz. Tamam şu an sezon bitti ama, önümüzdeki sezon neyle karşılaşacağız? Biz ne ekeceğiz, ne dikeceğiz, hangi masrafları karşılayacağız? Zaten tohumun ve gübrenin önüne geçemiyoruz. Bir de bu şekilde olduğu zaman bir bu işi yapmayacağız" dedi.
"Önümüzdeki sene ekip ekmemek arasında gidip geliyoruz"
Ziraat Mühendisi ve aynı zamanda üretim yapan Ali Turan, yüzde 100'ü aşan bir elektrik faturası artışıyla karşı karşıya kaldıklarını aktardı. Turan, "Şu an dar bir açıdan bakabiliyoruz. Sadece bu duruma bakarsak, üreticilerimiz çok büyük bir sıkıntı içerisinde. Elektrik faturasının yanında gübre, mazot ve tohum girdileri inanılmaz fazla. Hakikaten önümüzdeki sene ekip ekmemek arasında gidip geliyoruz. Ekmediğimiz noktada ne olacak? İnsanlar ne yiyecek? Bunu biz bilemiyoruz. Eğer bilen birisi varsa lütfen bunu bize izah etsin. Ne şekilde ekebiliriz? Bir açıklama bekliyoruz. Geçen ay gelen 32 günlük fatura daha düşüktü, mesela 5 bin liraydı. Bu aya bakıyorum 24 günlük fatura 12 bin lira olmuş. Orana vurduğunuzda bu yüzde 100'ü geçiyor. Yani yüzde 100'den fazla bir dolar artışı mı oldu? Yoksa bir fırsatçılık mı doğdu? Bunu bir ayırt etmemiz lazım. Pazar garantisi ve üretim girdileriyle ilgili bir çalışma yapılmasını istiyoruz. Bunların yapılmadığı takdirde olacak sonuçları hep beraber göreceğiz" diye konuştu.
"Ne yüzde 15 ile, ne de yüzde 100 ile ölçülebilen bir zam"
Tepebaşı Ziraat Odası Başkanı Süleyman Buluşan ise, üreticilerin yaşadıkları sorunlara değindi. Bütün maliyetlerin yanında gelen zamlı elektrik faturalarının tarımı bitireceğini belirten Başkan Buluşan, "Daha önceden mazotta olduğu gibi yine elektrikte konusunda da üreticiden almak çok kolay. Bu açıdan biz yıllardır mazotlu motorlarla bu tarlaları sulamaktan, adeta üretmez hale gelmiştik. Son 10 yıldır bir sevincimiz vardı. Elektrik ile tarlaları suladığımız için maliyet düşüyordu. Ama maalesef bu Türkiye'deki dolar oyunu bizim de işimizi bozdu. Her ne hikmetse bir ay önceki fatura 990 bin lira, yeni fatura 1 milyon 900 küsur bin lira. Bu, burada mevcut olan bir üreticimizin faturasıdır. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yüzde 15'lik bir rakam açıklamıştı. Bu ne yüzde 15 ile, ne de yüzde 100 ile ölçülebilen bir zam. Başta, Tarım ve Orman Bakanımızın bu konuya da el atmasını istiyoruz. Çünkü çok büyük bir sıkıntı ve sorun. Şu anda üreticimiz mesela diyor ki, "Ben bugün 700 liralık bir elektrik yaktım." O gün 700 liralık mal satıldı mı? Bunu da sormak lazım, mümkün değil" şeklide konuştu.
"Üretmişim ve satamadıktan sonra işte bu faturayı ödemek zorundayım"
Son olarak üreticinin beklentilerine dikkat çeken Başkan Buluşan, "Fiyatlar yükseldiği vakit kimsenin gözü üreticiyi görmüyor. Üreticiye yine bir pay düşmüyor. İşte görüyorsunuz yine kış geldi. 3-4 ay gibi bir kısa vadede ancak tarlayı sulamak ve gübre atmakla yani zirai girdileri harcamakla vaktimiz geçiyor. Bu faturaların yüksek gelmesi de üreticimizi bitiriyor. Açık ve net söylüyorum, bugün sadece sebze üreticisi değil, bütün üreticiler üretim yapmamayı düşünmekte. Sebep? İşte gübreye gelen zam, enerjiye gelen zam. Buna bir çözüm bulunmalıdır. Bize devletimiz destekler veriyor, biz bu desteklerin peşinde değiliz. Bizim derdimiz destek değil, fiyat. Kesin, garanti, planlı bir pazar ve planlı üretim. Üretmişim ve satamadıktan sonra işte bu faturayı ödemek zorundayım. Başka bir çarem yok. Bir de bu faturalar aylık geliyor. Üretici bir ürünü 60-70 veya 120 güne kadar üretim yapıyor veya hububat, soğan üreticisi yılda bir kez üretim yapabiliyor. Bu üretici bunu her ay nasıl öder? Bu da ayrı bir sıkıntı ve rakamları yükseldikçe üretici faturaları ödeyemez hale gelecek. Yani bu konuda da üreticimiz her zaman destek bekliyor" dedi.
Yorum Yazın