Taze Kiraz ve Üzüm Sektörü İşletme Giderlerini Düşürüyor

Türkiye’nin taze üzüm ve kiraz ihracatında Uzakdoğu pazarına odaklanan Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği, yeni hedef pazarlara açılmanın yanında mevcut pazarlarda da konumunu sağlamlaştıracak çalışmalar yürütüyor.

Ekonomi Bakanlığı koordinasyonunda yürütülen Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesinin Desteklenmesi Tebliği kapsamındaki URGE projesi kapsamında firmaların rekabetçiliğini artıracak adımlar atılmaya başlandı. URGE projesi üye firmalarına yönelik olarak “Kurumsallaşma ve Yalın Yönetim” eğitimi gerçekleştirildi.

URGE Projesi ile taze kiraz ve üzüm üretiminde dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer alan Türkiye’nin daha katma değerli ihracat yapmasını hedeflediklerini belirten Türkiye İhracatçılar Meclisi Yönetim Kurulu Üyesi ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Rıza Seyyar, katma değerli ürün ihracatında sağlayacakları başarıyla sektörün 2023 ihracat hedeflerine ulaşabileceğini kaydetti.

URGE Projesi ile Ege Bölgesi’nde faaliyet gösteren taze üzüm ve kiraz ihracatçılarının Rusya ve Avrupa Birliği pazarına bağımlılıklarını azaltmayı amaçladıklarını dile getiren Seyyar, “Uzakdoğu ülkelerine ihracatımızı arttırarak hem pazar çeşitliliğimizi arttıracağız, hem de daha katma değerli üzüm ve kiraz ihraç edebileceğiz. URGE Projesi ile bunun altyapısını oluşturuyoruz. “Kurumsallaşma ve Yalın Yönetim” eğitimini bu yolculukta önemli bir kilometre taşı olarak görüyoruz. “Kurumsallaşma ve Yalın Yönetim” eğitimi ile firmalarımıza bir nevi Check-Up yaptık. Firmalarımız eksik yönlerini gördü. Bu taraflarını iyileştirmeye yoğunlaşacaklar ve daha verimli çalışır hale gelecekler” şeklinde konuştu.

İhracatta karlılığın artırılması için firmaların iç ve dış pazar koşullarına uygun rekabetçi bir yapıya adapte edilmelerinin şart olduğuna işaret eden Seyyar şöyle devam etti; “Sadece Yaş Meyve Sebze sektörünün değil tüm imalat sektörlerinin ortak sorunu olan; sermaye, insan kaynakları, kısa vadeli ticari kaygılar başta olmak üzere birçok kısıtlayıcı faktörden dolayı işletmelerin kalite ve süreç yönetiminde optimum ve girdi maliyetlerinde minimum seviyelerde işletme kurmaları mümkün olmayabiliyor. Ancak bu durumun firmanın ilerleyen dönemlerinde alışkanlık haline gelmesi bir yandan sürekli artan bir yüke dönüştürmekte ve fırsatların iyi değerlendirilememesine yol açıyor. Bu noktadan hareketle, URGE projesi üye firmalarına yönelik olarak “Kurumsallaşma ve Yalın Yönetim” eğitimi gerçekleştirdik.” diye konuştu.

Yalın Enstitü Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Akgül tarafından verilen eğitimde, “İhracatımızın artması için şirketlerimizin istikrarlı şekilde büyümesi, bunun daha çok müşteriye sürdürülebilir satış yapılarak sağlanabileceği; bunun için de şirketin daha çok kaynak (insan, finansal, tesis ve alt yapı) kullanmasına ihtiyaç olmadığı ve eldeki kaynakların daha verimli ve etkin kullanımı ile mümkün olabileceği öne çıktı ve detaylandırıldı.