Sürdürülebilir Tarım Modeliyle Çiftçilerimizin Masrafı Azalıyor, Gelirleri Artıyor
TarımSürdürülebilir Durum Buğdayı Tarımı projesinin detayları üreticilerle paylaşıldı
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (TNKÜ) Ziraat Fakültesi ve Barilla Gıda tarafından hayata geçirilen “Barilla Sürdürülebilir Makarnalık Buğday Tarımı” projesinin üretici bilgilendirme toplantısı TNKÜ Rektörlük Konferans Salonunda gerçekleştirildi. Barilla yöneticileri, akademisyenler, öğrenciler ve proje kapsamında yer alan çiftçilerin katıldığı toplantıda 3 yıldır çalışmalarına devam edilen projenin detayları katılımcılarla paylaşıldı.
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (TNKÜ) Ziraat Fakültesi ve Barilla Gıda iş birliğinde yürütülen ‘Barilla Sürdürülebilir Makarnalık Buğday Tarımı’ projesinin üretici bilgilendirme toplantısı TNKÜ Rektörlük Konferans Salonunda gerçekleştirildi. Toplantıya TNKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bülent Eker, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sezen Arat, proje yürütücülerinden Prof. Dr. İsmet Başer, Doç. Dr. Korkmaz Bellitürk, Dr. Öğr. Üyesi Harun Hurma ve Doç. Dr. Alpay Balkan, Barilla Gıda Kurumsal İletişim ve Dış İlişkiler Direktörü Dr. Hakan Göker, Barilla Gıda Tedarik Zinciri Direktörü Murat Bozkurt, akademisyenler, öğrenciler ve proje kapsamında yer alan iki yüzün üzerinde çiftçi katıldı.
“GİRDİ VE ÜRETİM MALİYETLERİNİ AZALTIRKEN ÇİFTÇİNİN KAZANCINI ARTIRDIK”
Barilla’nın “Sizin için iyi, gezegen için iyi, toplum için iyi” misyonu çerçevesinde bu projeyi hayata geçirdiklerini belirten Barilla Gıda Kurumsal İletişim ve Dış İlişkiler Direktörü Dr. Hakan Göker; “Hepimizin hayatı toprakla başlayıp toprakla bitiyor. Toprak varsa üretim var, üretim varsa hayat var. TNKÜ ile çıktığımız bu yolda bugün bir takım önemli, kritik ve hepimizi mutlu edici sonuçları sizlerle buluşturma fırsatı bulacağız. Barilla olarak, insanlara sağlıklı, lezzetli gıdalar sunarken, çevresel etkimizi azaltarak gezegene ve içinde bulunduğumuz topluma artı değer sağlamak için uğraşıyoruz; sürdürülebilir durum buğdayı tarımı projesini de bu kapsamda hayata geçirdik. Tarladan sofraya makarna üretim sürecinde karbon emisyonunun ve çevresel etkinin en yüksek olduğu aşamanın tarladaki üretim aşaması olduğu gerçeğinden hareket ederek, üreticilerimiz ve bilim insanlarıyla birlikte çalışarak, girdileri ve üretim maliyetini azaltıp çevre ayak izimizi küçültürken, yüksek kalitede ve daha fazla mahsul elde edip çiftçimizin kazancını artırmayı başardık. Bu sonucun ortaya çıkmasında büyük katkı ve emekleri olan TNKÜ Ziraat Fakültesi Akademik ekibine ve üreticilerimize müteşekkiriz” açıklamasını yaptı.
“TRAKYA’DA DURUM BUĞDAYI ÜRETİMİNİ CANLANDIRMAK İÇİN SON 3 YILDIR ÇALIŞIYORUZ”
Durum buğdayının makarnaya dönüşüm sürecini anlatan Barilla Gıda Tedarik Zinciri Direktörü Murat Bozkurt; “Barilla Gıda olarak yaklaşık 25 yıldır tüm hammaddemizi Türkiye’den sağlamak amacıyla tarımsal faaliyetlere destek oluyoruz. Birçok bölgede sözleşmeli durum buğdayı tarımı yapıyoruz. Son 8 yıldır ise Sürdürülebilir Tarım Projesi kapsamında üniversite ve araştırma enstitüleriyle birlikte çalışıyoruz. Güneydoğu ve İç Anadolu bölgeleri ardından, 3 yıldır Trakya’da TNKÜ Ziraat Fakültesi ile bölgede uzun aradan sonra tekrar durum buğdayı tarımını canlandırmak ve bunu sürdürülebilir bir modelde geliştirmek için çaba gösteriyoruz. Tüm üretim alanlarında bilgi ve teknolojinin de desteğiyle sözleşmeli ve sürdürülebilir tarım modeline geçme hedefiyle çalışmaya devam ediyoruz” dedi.
Barilla’nın bugün itibariyle Trakya’da 33 bin dekar alanda 375 üreticiyle sözleşmeli durum buğdayı üretimi gerçekleştirdiğini söyleyen Bozkurt; “Durum buğdayında net ithalatçı durumda olan ülkemizde, tüm ürünlerimizi %100 Türk buğdayı ile üretebiliyor olmaktan gurur duyuyoruz. TNKÜ ekibine ve emeğin sahibi olan çiftçilerimize minnettarız” ifadelerini kullandı.
“BUGÜNDEN 50 YIL SONRASINI DÜŞÜNEREK TARIM YAPMAMIZ LAZIM”
Programda TNKÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sezen Arat, gıdanın her ülke için stratejik öneme sahip olduğunu söyledi. Arat, projenin bölge üreticisine model olacağını belirterek, şunları kaydetti: “Gıda her ülke için stratejik bir öneme sahiptir. Gıdanın ham maddesini üreten tarım sektörüdür. Bu noktada çiftçilerimiz çok önemli. Bir taraftan tarım toprakları azalırken, bir taraftan da insan nüfusu artıyor. Dolayısıyla topraktan daha fazla faydalanmamız lazım. Birim alandan daha fazla verim elde etmemiz lazım. Bunu yaparken aynı zamanda doğaya da dost kalmamız lazım. Bugün aldığımız verimi 50 sene sonra alamayacaksak 50 sene sonra insanlar ne yiyecek? Bugünden bunun hesabını yaparak tarım yapmamız lazım. Akıllı, bilinçli tarım yapmamız lazım. Bu yüzden bu projeyi çok önemsiyoruz. Üretici firmamız, üniversitemiz ve çiftçilerimizin aynı platformda, bölgeye bir model oluşturacağımızı düşünüyorum" diyerek konuşmasını sonlandırdı.
TNKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bülent Eker de konuşmasında; “Ufuklarını doğru çizen uluslar geleceklerini garanti altına alırlar. Doğru adımları birlikte atarsak geleceğimiz de parlak olacaktır. Bu güzel birliktelik bunun bir örneğidir. Bu projenin gerçekleşmesinde özverili katkılarından dolayı çiftçi arkadaşlarıma, Barilla yetkililerine ve üniversitemizin değerli akademisyenlerine teşekkür ederim. Bilgi düzeyiyle birlikte bir üniversite, sanayi kuruluşu olan Barilla ve gerçek üretici olan çiftçiler bir araya gelerek bu projeye imza attılar. Üretim sürecinizde sizin yanınızda her zaman sağlam duran, adeta size koçluk yapan bir üniversite olduğunu unutmamanızı rica ediyorum. Yaklaşık bir sene önce yönetime geldiğimizde söylediğimiz şey, “şehirle bütünleşmek” idi. Dilerim ki bu bütünleşmeyi sizlerle birlikte de yaşarız.” sözlerine yer verdi.
Açılış konuşmalarını takiben, proje yürütücülerinden sırasıyla Dr. Öğr. Üyesi Harun Hurma “Sürdürülebilir Makarnalık Buğday Üretiminin Ekonomik ve Çevresel Değerlendirmesi”, Doç. Dr. Korkmaz Bellitürk “Makarnalık Buğdayda Gübrelemenin Önemi” ve Prof. Dr. İsmet Başer de “Makarnalık Buğday Tarımı” konulu sunumlarını gerçekleştirdi. 3 yıldır devam eden bu önemli projenin yürütücüleri Prof. Dr. İsmet Başer, Doç. Dr. Korkmaz Bellitürk, Dr. Öğr. Üyesi Harun Hurma ve Doç. Dr. Alpay Balkan, projenin dört yılda tamamlanacağını ekleyerek katılımcıların sorularını cevapladı.
İlginizi Çekebilir