Soya, beyaz altının tahtına göz dikti

Söke’de pamuk üreticileri son iki yılda Soya Fasulyesi üretimine başladı. Beyaz altın pamukta yaşanan sıkıntılar nedeniyle son yıllarda zor günler geçiren üreticiler maliyeti az, satış fiyatları pamuktan daha iyi olan soyaya yönelmeye başladı. Geçen yıl deneme amaçlı dikilen soya, bu yıl 4 bin dekara kadar çıkarken gelecek yıllarda 400 bin dekar dikilen pamuğun yerini almaya aday olarak gösteriliyor.

GDO’SUZ ÜRÜN: SOYA

Babasının yıllar önce “Pamuk sizi bıraktı, siz hala pamuğu bırakmıyorsunuz” sözünü hatırlayarak soya üretimini yapmaya başlayan ilk üreticilerden birisi olan Musa Muslu, “Söke Ovası'nda verimli topraklar olduğu için yılda üç ürün elde etme imkanımız oluyor. Soya fasulyesini de üçüncü ürün olarak ektik. 24 dekar arazime ektiğimi soya fasulyesi beklediğimizin çok üstünde olacak. Soya, pamuğa rağmen maliyeti çok az olan bir ürün. Kazancı desteği ise yine pamuktan daha fazla. Resmi kaynaklara göre soyanın yüzde 8’ini ülkemizdeki çiftçiler üretirken, geriye kalan kısmını da dışarıdan ithal ediyoruz. Bunun yanında pazar payı çok yüksek olduğunu görmekteyiz. Soyanın maliyetinin yanı sıra çevreye de çok büyük faydası var. Bu şekilde giderse pamuk kazanç olarak soya ile kıyaslanmaz duruma gelecektir" dedi.

"SOYA, TAMAMEN PAMUĞUN YERİNİ ALACAK"

Pamuk için kullanılan ilaçların çok azının soya için kullanıldığının bilgisini veren Muslu, "Azotlu gübre kullanımı kendisinden olduğu için kullanımda sıfır derece. Soyanın pazar payı da özellikle Ege Bölgesi'nde çok büyük bir tüketiciye sahip. Tohumunu da Söke’de kendimiz üretiyoruz. Genetiği oynanmamış bir tohumla bu üretimi yapıyoruz. Beş altı yıllık bir çalışmadan sonra bu bölgede soya üretimine iki yıl önce başladık. Gelecek yıl ise soya tamamen pamuğun yerini alacak. Şu an 130 santim boyunda bu 160 santime kadar çıkabiliyor. Bu da tahminimizin baya üzerinde bir uzunluk. Soya ne kadar uzarsa o kadar iyi verim veriyor. Kilosu da 1 lira ila 1 lira 50 kuruş arasında değişiyor” diye konuştu.

"DOMUZUN ZARAR VEREMEDİĞİ ÜRÜN

Söke Ziraat Odası Başkanı Kemal Kocabaş ise diğer ürünlere oldukça büyük zararlar veren domuzun soya fasulyesine zarar veremediğini ifade ederek, “Söke Ovası denilince elbette akla gelen ilk ürün pamuktur. Bu durum toprağın pamuğa daha yatkın olmasından kaynaklanıyordu. Türkiye’de pamuğa en iktisatlı yerin Söke olduğunu biliyoruz. Dünya şartlarındaki pamuk fiyatlarıyla ve ülkemizdeki girdi fiyatlarının oldukça fazla olmasından dolayı üreticiler başka ürünlerin araştırmasına girdi. Üreticiler uzun araştırmalar sonrasında son iki yıldan beri deneme amaçlı soya fasulyesi üretimine yöneldi. Bu yıl biraz daha artarak yaklaşık 4 bin dekar soya fasulyesi ekimi yapıldı. Soya fasulyesinin ilerleyen yıllarda daha iyi olacağı düşüncesindeyiz. Soyaya ilginin giderek artmasında nedenlerden birincisi girdi maliyetlerinin çok düşük olması, hastalık ve zararlıların olmaması ve üreticinin en büyük belası olan domuzun bu ürüne zarar verememesi. Bunların yanı sıra çiftçilerin de cebine girecek kar payının çok iyi olduğunu düşündüğümüzde üretici soyaya yönelmeye başladı. Gelecek yıllarda soya ekili arazi 400 bin dekarlara kadar çıkacaktır. Bundan sonra önemli olan hasat zamanındaki satış fiyatlarının yüzleri güldürmesi” diye konuştu.