© Tarım Pusulası 2021

Çiftçi tefecenin eline düştü

Devlet çiftçiye ödemek zorunda olduğu finansal desteğin sadece yarısını ödedi. Borcunu çevirebilmek için tarım kredilerine yüklenen çiftçi ise borca battı, icralık oldu.

Türkiye'de 2006 yılında yürürlüğe giren Tarım Kanunu'nun 21'inci maddesi, tarımsal destekleme programlarının finansmanının, bütçe kaynaklarından ve dış kaynaklardan sağlanacağını ve bütçeden ayrılacak kaynağın Gayrisafi Millî Hasıla'nın (GSMH) yüzde birinden az olamayacağını hükmediyor.
Yasaya göre 2007'den bu yana 10.5 yılda çiftçinin yasal destek hakkı 171.5 milyar lirayı bulması gerekirken, 84 milyar lirada kaldı. Çiftçiye verilen finansal destek 87.5 milyar lira eksik yapıldı. Bu yıl da çiftçi, devletten yasa ile alması gereken 26 milyar lira desteğin, 12.8 milyar lirasını alabildi. Bununla beraber, 2017 başında kullandırılan tarım kredileride 89 milyar 703 milyon liraya çıktı. Birçok çiftçinin tarımsal üretimi terk ederek köyden kente göç etmek durumunda kaldığını söyleyen CHP Edirne Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu, “AKP, çiftçiye hak ettiği desteği vermeyerek, bir şekilde onları bankaların, aracı ve tefecilerin kucağına itti. Eksik yapılan 87.5 milyar TL'lik ödemenin çiftçilere ödenmemesi sonucu çiftçimiz ciddi anlamda borçlandı” dedi.

BANKALARA BORÇLANDI

Bankacılık sektörü ile yapılan görüşmelerden tarımda kredi kullanımından daha acı bir tablonun olduğunu söyleyen Gaytancıoğlu, adına aracı-tefeci denilen bazı kişilerin tarım piyasalarında ciddi anlamda bulunduğu hatta banka kredilerinden daha fazla kredi kullandırıldığı bilgisini verdi.
Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten bugüne eksik yapılan 87.5 milyar TL'lik ödemenin yapılmaması sonucu çiftçiler ciddi anlamda borçlandı. Bankacılık Düzenleme Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, 2007'de tarımsal nakit kredi kullanımı 6.9 milyar TL iken, 2017 yılı Eylül ayı itibarıyla sadece bankaların çiftçiye kredi kullandırımı toplamı 82 milyar 403 milyon TL'ye ulaştı. Tarım Kredi Kooperatifleri'ne olan borç ise 7 milyar 300 milyon lira oldu. Ayrıca bankaların tarım kredilerinden 2007 yılı Ocak ayında 353 milyon TL alacağı takipte iken, bu tutar 2.2 milyar liraya çıkmış durumda. Bunun yanında, tarım sektöründe 1.9 milyar TL de gayri nakdi kredi kullanımı söz konusu.

DIŞA BAĞIMLILIK ARTIYOR

Yasanın öngördüğü desteğin verilmemesi ve uygulanan yanlış politikalar çiftçiyi toprağına küstürürken, ülkenin tarımda dışa bağımlılığı da giderek artıyor. Çiftçi Kayıt Sistemi'nde (ÇKS) son 10 yılda kayıtlı çiftçi sayısının 2 milyon 613 binden, 2 milyon 267 bine gerilediği görülüyor. 10 yılda 346 bin çiftçi daha toprağından kopmuş. Öte yandan TÜİK verilerine göre en fazla tarım alanı kaybı da ‘tahıllar ve diğer bitkisel ürünler'de gerçekleşti. 2006'da 17 milyon 440 bin hektar alan, yüzde 11 azalarak 15 milyon 574 bin hektara geriledi. Gaytancıoğlu, “Türkiye'de çiftçilerin artan borç yükünün borcu borçla çevirebilmek için kullandığını gösteren bir tablo ortaya çıkıyor” diye konuştu.

YANLIŞ POLİTİKA TARIMA ZARAR VERDİ

İpotekli kredi kullanımında ciddi artışlar söz konusu olduğunu söyleyen Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu, üreticinin geliri artmadığı için tarlalarını ipotek ederek kredi kullandığına dikkat çekti. Gaytancıoğlu, “Çiftçinin kullandığı girdi fiyatları sürekli artıyor, destekleme alımları yapılamıyor. Devlet neredeyse tüm tarım piyasalarından çekilmiş, yerini özel sektöre bırakmış. Birçok özel sektör de küresel sermayenin güdümüne girmiştir. Girdi fiyatlarındaki sürekli artışlar, maliyetlerin sürekli artmasına yurtiçi fiyatların dünya fiyatları ile karşılaştırıldığında yüksek olmasına neden oluyor. AKP hükümeti de bunu fırsat bilerek ‘et pahalı, ithal edelim', ‘buğday pahalı, ithal edelim' gibi politikalar uygulayarak, birçok ürünün ithalatına yol açıyor ve bu ithalatı yandaşlarına yaptırarak yolsuzluğun ve usulsüzlüğün de önü açılıyor” dedi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER