© Tarım Pusulası 2021

Doktar, Çiftçinin Nabzı 2020 sonuçlarını açıkladı

Genel olarak ürün fiyatlarının yüksek seyrettiği bir sene olmasına rağmen çiftçi bu sene de gelirinin düştüğünü belirtmekte ve gelir artırmaya yönelik ise net bir planı bulunmamakta. Buna bağlı olarak araziye yatırım yapma oranı bu sene de azalmıştır. Devletin tarım politiklarından memnuniyet ise bu sene arttı.

Bu yıl üçüncüsü yapılan Çiftçinin Nabzı, çiftçilerin finansal davranışları, problemleri, yetiştiricilik alışkanlıkları, gelir değişimi, teknoloji ve medya alışkanlıkları gibi pek çok konuyu ürün, bölge ve büyüklük kırılımında mercek altına alıyor. Bununla beraber 2019’a göre değişen trendlerin belirlendiği araştırma, Türk üreticisi hakkında kamu ve özel sektöre ışık tutmayı amaçlıyor.
Türkiye’nin 81 ilinde, 3000 üretici ile yapılan Çiftçinin Nabzı, kotalı örneklem ve bilgisayar destekli telefonla görüşme (CATI) yöntemiyle, Aralık 2020’de yürütüldü ve elde edilen sonuçlar gerçek Türkiye dağılımlarına göre ağırlıklandırılarak raporlandı.

2019 yılına göre finansal okuryazarlığı değişmeyen çiftçinin geliri azaldı ve gelirini artırmak için bir planı olmadığı görüldü.

2019 sezonuna göre çiftçilerin %52’sinin gelirlerinin azaldığı görülüyor. Geliri azalan çiftçilere, düşen gelirlerini artırmak için planları sorulduğunda ise %64’ünün bir planı olmadığı ortaya çıkıyor. Yeni ürün ekimi ve hayvancılık faaliyetleri ise yüzde %21 oranı ile çiftçi tarafından en çok düşünülen gelir artırma planları olduğu görülürken %5’i tarım sektörü dışında iş yapmayı düşünüyor.

Araştırma çiftçilerin yatırım yapma oranının %3 oranında azaldığını gösteriyor. Arazisine sulama sistemi, tarla tesviyesi, traktör ve ekipman alımı gibi yatırım yapan çiftçi oranı 2019 yılında %33 iken bu sene %30’a düştü. Buna paralel olarak çiftçilerin %24’ü ekim alanlarını azalttığını söylerken, artıranların oranı %16’da kaldı. 2019 yılında ekim alanını artırma oranı en yüksek bölge İç Anadolu’ydu, bu yıl ise Ege, Çukurova ve Batı Karadeniz öne çıkıyor.

Araştırma kapsamında çiftçilerin finansal davranışları ve yetkinliği detaylı olarak analiz edildi. Maliyetlerini yazılı olarak kalem kalem tutan çiftçilerin oranı %44 oldu. Maliyet hesabı tutma oranı en yüksek olan bölgeler sırası ile %55 ve %51 oranları ile Çukurova ve GAP olduğu görülüyor. Banka ile çalışmayan çiftçilerin oranı ise %16 civarında seyrederken banka ile çalışan çiftçilerin yaklaşık yarısı tarıma özel bir kredi kartı kullanıyor.

Lisanslı depoculuğu duyanların ve kullananların oranı artıyor; Elektronik Ürün Seneti (ELÜS) duyulmasına rağmen çiftçi tarafından kullanılmıyor.

2019 yılına göre çiftçinin ürününü güvence altında depolamasını ve zaman faydası sağlayan lisanslı depoculuk sistemini duyanların oranı %4 artarak %36’ya ulaştı. Bu artışa paralel olarak kullanım oranı da %4 artarak %6’ya çıkarken, sistemi kullanan çiftçilerin sadece %4’ünün Elektronik Ürün Seneti (ELÜS)‘ni kullanmakta olduğu görülüyor.

Araştırma, İç Anadolu’da lisanslı depoculuk sisteminin %14 oranında kullanıldığını ve bu çiftçilerin yalnızca %8’inin ELÜS kullanıcısı olduğunu bulguluyor. Trakya, lisanslı depoculuk sistemi ve ELÜS’ün en yoğun oranda kullanıldığı bölge olarak öne çıkarken, depoya konma potansiyeli olan tahıl ve endüstriyel ürünlerin yoğun bir biçimde üretildiği GAP Bölgesi’nde kullanım oranı %5 civarında seyrediyor.

Geçtiğimiz sene araştırmalarına göre değişmeyen konu ise çiftçi hala toprak analizi yaptırmıyor.

Yapılan araştırma, çiftçilerin toprak özelliklerini tanımak için izlediği uygulamaları inceledi. Türkiye genelinde toprak analizi yaptırmayan üretici oranı 2018 senesine göre %11 artarak %68’e yükseldi.

Çiftçilerin gelir büyüklüğü ile toprak analizi yapma oranının paralellik gösterdiği ve Ege ile Çukurova çiftçilerinin toprak analizi yapma oranının (%42) diğer bölgelere göre daha fazla olduğu görülüyor.

Girdi maliyetlerindeki artış, her bölge ve üründe en büyük sorun olmaya devam ederken, elektrik ve su sorunu da artış gösteriyor.

2019 yılına oranla %7 düşüş göstererek çiftçilerin %73’ü için girdi maliyetlerinin yüksek olması en büyük sorunlarının başında geliyor. Bunu %19 ile elektrik ve su ile ilgili sorunlar ve %10 ile ürünlerini arzu ettikleri fiyata satamamaları takip ediyor. Elektrik ve su sorunları özellikle GAP’ta öne çıkarken, 2019 yılına göre İç Anadolu’da %18 artarak %35’e yükseliyor. Araştırma, çiftçilerin diğer problemlerinin desteklerin yetersiz kalması ve iklim şartları olduğunu bulguluyor.

Ülke genelinde, devletin tarım politiklarından memnuniyet artıyor…

Araştırma çiftçilerin devlet tarım politakaları hakkında düşüncelerini de irdeledi. 2020 yılında devletin tarım politikalarından memnun olan çiftçilerin oranı %26’ya yükseliyor ve memnun olmayan çiftçilerin oranı ise bu sene %15’lik bir düşüş ile %55’e geriledi. 2019 yılına göre GAP çiftçilerinin devlet politikalarından memnuniyeti %17 oranında bir artış gösterirken Çukurova’da memnun olmayan çiftçilerinin oranı %8 artış gösteriyor.

Çiftçi ürününü tüccara satmaya devam ediyor; kooperatif tecrübesinden hala memnun değil.

Araştırma kapsamında çiftçilerin tarım sektöründe ilişki içerisinde olduğu kurum ve birlikler incelendi.  Çiftçilerin yarısı kooperatif üyesi ancak 2019 yılına oranla %4 artış ile üyelerin %33’ü kooperatifleri faydasız buluyor. Bunun yanında ürününü kooperatif ve kurumlara satanların oranı %11’de kalıyor. Ürününü tüccara satanların oranı %62 iken %20’si ürününü satmıyor, kendi tüketimine kullandığı görülüyor.

Kooperatifleşmenin en düşük olduğu sebze-meyve ürün grubu 2019 yılına oranla %5 artış göstererek %45’e yükseliyor. En yüksek oranda kooperatifleşen (%57) ve fayda sağlayan (%58) ürün grubu olarak endüstriyel ürün üreticileri öne çıkıyor. Kooperatiflerin en faydalı çalıştığı bölgeler sırasıyla %67 ve %65 oranları ile Trakya ve Akdeniz iken Çukurova 2019 yılına göre %13 oranında bir düşüş yaşıyor.

Araştırmadan çıkan bir diğer önemli bulgu iklim değişikliği iken çiftçilerin büyük çoğunluğu doğal kaynakları ve çevreyi korumak adına herhangi bir uygulama yapmıyor.
İklim değişikliği çiftçilerde kuraklık ile beraber yağışın azalmasını ve mevsimlerin değişmesini çağrıştırırken, çiftçilerin yaklaşık %20’sinin iklim değişikliği hakkında bir fikri olmadığı görülüyor.

Yapılan araştırma, çiftçilerin geri dönüşüm alışkanlıklarını, organik madde ve karbon dengesi için yapılan uygulamalarını incelediğinde çiftçilerin %90’ının çuval, şişe ve boru gibi atıkların hiçbirini kullandıktan sonra geri dönüşüme vermediğini tespit ediyor. Bölgeler bazında ise Trakya üreticileri diğer bölgelere göre daha fazla oranda atıklarını geri dönüşüme veriyor ve organik madde ile karbon dengesi için bu bölge üreticilerinin %70’i anız yakmıyor.

Araştırma ayrıca çiftçide artık akıllı telefon sahipliği ve internet kullanımının çok yukarıya çıktığını bulguluyor.

Teknoloji ve medya kullanım alışkanlıklarının da analiz edildiği araştırmanın sonuçlarına göre %72 oranında akıllı telefon sahibi olan çiftçilerin %86’sı internet kullanıyor. İnternet kullanan çiftçilerin %16’sının ise herhangi bir sosyal medya kanalını takip etmediği görülüyor. Ülke genelinde tarım sektörü kapsamında önde gelen sosyal medya kanalları ise sırası ile Facebook, Instagram ve Youtube olarak görülüyor.

Araştırma ile ilgili açıklama yapan Doktar Proje Müdürü Aslı Özbaşatak; “Her sene geliri düşen bir çiftçi profili ile karşı karşıyayız. Bu seneki araştırmamız da gösteriyor ki ülkemizde finansal okuryazarlık, profesyonel tarımsal işletme yönetimi konusunda çiftçiye destek programları sağlamalıyız. Tarımsal teknik bilgiyi dijital araçlar ile çiftçinin ayağına götürüp verimlerini artırırken çiftçilerin yönetimsel yetkinliklerini de geliştirmeliyiz. Bununla birlikte çiftçi geliri ve yatırımın artırılması için ülke ürün deseninin makro planlamasını yapmamız gerekiyor.” diye ekledi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER