© Tarım Pusulası 2021

Buğday rekoltesi düştü, kalite yükseldi

Türkiye'nin "tahıl ambarı" olarak nitelendirilen Konya Ovası'nda buğday rekoltesi geçen yıla kıyasla geriledi, ancak ürünün protein miktarı arttı.

Ülkenin hububat ihtiyacının önemli bir kısmının karşılandığı Konya'da, ağustos ayı ortasında başlayan buğday ve arpa hasadı sona erdi. Konya Ticaret Borsası (KTB) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Çevik, geçen yılın özel bir yıl olduğunu ve uzun yıllar ortalamasının üzerinde bir rekolte gerçekleştiğini söyledi. 
Borsada 2015'te günde 16 bin ton mal satışına ulaşıldığına dikkati çeken Çevik, "Buğday ve arpada hasat bitti, fakat borsamıza yoğun olarak mal gelmeye devam ediyor. Geçen sene 1 günde yapılan mal satışında 8 ila 10 bin ton ortalamamız vardı. Bu sene ortalamamız 4-6 bin ton civarında. Bunun sebebi de Konya bölgesinde geçen seneye göre rekoltenin düşük olması." dedi.

BU YILKİ REKOLTE UZUN YILLAR ORTALAMASININ ALTINDA

Çevik, Konya Ovası'nda geçen yıl 2 milyon 800 bin ton olarak gerçekleşen buğday rekoltesinin bu sene 1 milyon 800 bin tona gerilediğini belirterek, şunları kaydetti:

"Geçen sene ekstra bir yıldı. Uzun yıllar ortalamasının üzerinde bir rekolte söz konusuydu. Bu sene de uzun yıllar ortalamasının altında bir rekolte var. Geçen seneye göre yüzde 35 civarında bir kayıp oluyor. Geçen seneki verimin uzun yıllar ortalamasının üzerinde olması, bu yılki rakamları doğal olarak aşağı çekti. KTB'de gözlemlenen hasat yoğunluğunda, rekolte düşüklüğünden dolayı gelen ürün miktarında tonaj olarak azalma görülüyor, ancak ürünlerin protein oranının, bir önceki yıla göre daha yüksek olması, beraberinde ürün kalitesini getirdi. Arpa rekoltesi daha düşük. Geçen sene Konya bölgesinde ortalama 800-900 bin ton arpa aldık. Bu seneki tahminimiz 400 bin ton civarında."

"KALİTELİ ÜRÜNE İYİ FİYAT VERİLİYOR"

Ürün fiyatlarına da değinen Çevik, kaliteli ürünün fiyatının da doğal olarak yüksek olacağını söyledi. Çevik,  "Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) açıkladığı alım fiyatları, çiftçinin desteklendiğini gösteriyor. Üreticilerimizin bu destekleri işletmelerini geliştirmek için değerlendirmesi gelirlerini artıracaktır. Burada ortaya çıkan en önemli faktör, kaliteli ürüne iyi fiyat veriliyor. Onun için üreticimizin kaliteli ürünü üretmek için altyapıya, zirai uygulamalara dikkat etmesi gerekiyor, çünkü kaliteli ürün demek Türkiye'nin milli servetine fayda sağlamak demek" dedi. 

Çevik, Türkiye'nin toplam ekmeklik buğday ihtiyacının 16-17 milyon ton civarında olduğunu, bunun yüzde 80'inin kaliteli üretilmesi durumunda dışarıdan ürün alma ihtiyacı kalmayacağını ifade etti. Lisanslı depo kullanımının artması gerektiğini de belirten Çevik, şöyle konuştu:

"Çiftçinin lisanslı depolara konulan ürünleri alınmaktadır. Kasım ayı içinde, lisanslı depolara konulan yatırımcı, sanayici ve tüccarın malının da alınması yönündeki çalışmaları memnuniyetle bekliyoruz. Böylece TMO marketçilikten çıkıp piyasa regülesi için daha aktif bir rol oynayacaktır. TMO'nun ilk etapta Marmara, GüneydoğuAnadoluAkdeniz ve İç Anadolu bölgelerinde 18 ayrı yerde, özel sektör tarafından yapılacak toplam 1 milyon ton kapasiteli ve lisanslı depoculuk kriterlerine uygun çelik silo tesislerinin 10 yıl süreyle kiralanacağını açıklaması çok olumlu bir gelişme."

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER