© Tarım Pusulası 2021

TVHB: Arılar yaşam demek, arı varsa hayat var

20 Mayıs Dünya Arı Günü dolayısıyla bir mesaj yayınlayan Türkiye Veteriner Hekimler Birliği, arıların yaşama üzerindeki etkisine vurgu yaparak, “  Arılar yaşam demek, arı varsa hayat var. Hepimizin yaşamı, onların yaşamına bağlıdır. Onlarsız, yemeye alışkın olduğumuz ürünlerin çoğu tehlikeye girmektedir” dedi.

Türkiye Veteriner Hekimler Birliği Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu imzasıyla yayınlanan mesajda Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 20 Aralık 2017 tarihinde aldığı kararla 20 Mayıs tarihini “Dünya Arı Günü” olarak ilan etiği hatırlatıldı. Açıklamada, arıların ve diğer tozlayıcıların insanlık ve dünyamız için taşıdıkları önemin hatırlatılması, bu konuda bir farkındalık oluşturulması ile arıların ve diğer tozlayıcıların gelişebilmesi için hayatta kalma koşullarını iyileştirmek ve yaşam alanlarına ışık tutmak adına böyle bir günün kabul edildiği vurgulandı.

Arılar olmazsa insan da olmaz

Albert Einstein’nın “Eğer arılar yeryüzünden kaybolursa insanın sadece 4 yıl ömrü kalır” sözüne atıf yapılan açıklamada, “Tozlayıcılar, ekosistemin korunmasında, yükselen dünya nüfusunun sürdürülebilir bir şekilde beslenmesinde, biyo çeşitliliğin korunmasına yardımcı olmada hayati derecede önemli bir rol oynamaktadır. Arılar yaşam demek, arı varsa hayat var. Hepimizin yaşamı, onların yaşamına bağlıdır. Onlarsız, yemeye alışkın olduğumuz ürünlerin çoğu tehlikeye girmektedir” görüşüne yer verildi.

Tozlaşmanın, bitkiler dünyasında, türlerin devamlılığını sağladığını, yapılan gözlemlere göre, insanların besinlerinin % 90’ından fazlasını oluşturan 100 bitki türünden dörtte üçünün arıların tozlaşması (polinasyon) sayesinde elde edildiğinin hatırlatıldığı açıklamada, arılar tarafından yapılan toslaşmanın hem verimi hem de meyvelerde kaliteyi arttırdığı vurgulandı.

Adı ve Covid – 19

Türkiye Veteriner Hekimler Birliği açıklamasında, COVID-19  pandemisini de dikkate alarak, hastalıkların korunma ve tedavisinde bal, propolis ve arı sütü gibi arı ürünlerinin kullanılmasının araştırılması gerektiği de belirtilerek, “Bu ürünlerin, bakteri, virus ve diğer enfeksiyonlarla mücadelede, hem immun sistemi güçlendirmesi, hem de enfeksiyon etkenleri üzerine etkileriyle sağlığın korunmasına katkı sağlayabilecek doğal destek ürünleri oldukları bilinmektedir” denildi.

Türkiye Dünya İkincisi

Ülkemizin 8 milyona yakın kova ile dünyada ikinci, 120 bin ton bal üretimi ile dünyada 6. Sırada olduğuna dikkat çekilen açıklamada, arıcılığın önemli bir sektör olmasından kaynaklı yasal ve yapısal bazı düzenlemeler ihtiyaç olduğu kaydedildi. Arıcılık konusunda yapılması gerekenler ise açıklamada şöyle sıralandı:

-              Tarım ve Orman Bakanlığında, arıcılık sektörünün tüm bileşenlerinin temsil edileceği, bütçesi olan, düzenli olarak verilerin kayıt altına alındığı, koordinasyon odaklı bir daire başkanlığının kurulması önem arz etmektedir.

-              Arıcılık Kayıt Sistemi (AKS) revize edilmelidir. Dijital takip sistemi bir zorunluluk haline gelmiştir.  

-              Kamu, STK’lar ve özel sektör işbirliği ile, arıların sağlığını tehdit eden onlarca hastalığı tehdit olmaktan çıkarıp minimize etmek üzere ulusal bir proje uygulanmalıdır.

-              Çiftçi-Arıcı koordinasyonu daha da geliştirilerek zirai mücadele de kullanılan pestisitlerle arıların ölümüne sebep olan uygulamaların önüne geçilmelidir.

-              Arıcılık faaliyetleri eğitim çalışmalarıyla bilinçli olarak yürütülmeli, planlı, programlı bir yetiştiricilik sistemiyle, yüksek verimli ana hatlar elde edilmelidir.

-              Ülkemizde gen kaynaklarının başta Anadolu arı ırkı olmak üzere, alt ekotiplerinin tespit edilerek tanımlanması, tescili ve gen kaynağı olarak sertifikalandırılmasına acilen ihtiyaç vardır.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER