© Tarım Pusulası 2021

Türkiye Gıda Güvenliği Kurulu Kurulmalı

Beslenme araştırmalarının 5 yılda bir yenilenmesi gerektiğine dikkat çeken Prof.Dr. Aziz Ekşi;”Türkiye'de Gıda Güvenliği Kurulu'nun kurulması yönünde çabamız var“ dedi.

Medikal Turizm Derneği ve Ankara Üniversitesi işbirliğinde gerçekleştirilen Çocukluk obezitesi konferansında aktarılan bilgilere bakıldığında Türkiye'nin bu mücadelede daha yolun başında olduğu çok net görüldü. Konferans nedenler ve çözüm noktasında, araştırma verileri ile büyük farkındalık sağladı.. Notlarımızı aktarmaya devam ediyoruz: 

Ankara Üniversitesi öğretim Üyesi Prof.Dr. Aziz Ekşi'nin sunumunda 3 önemli başlık dikkat çekti: 
1-Beslenme araştırmalarının 5 yılda bir yenilenmesi 
2- Gıda Güvenliği Kurulu oluşturulması 
3- Okul Kantinleri Yönetmeliğinin tartışmaya açılması 


Türkiye'de 2000 yılında yapılan beslenme ve sağlık araştırması sonuçlarının 2004 yılında açıklandığını belirten Prof.Dr Aziz Ekşi; Beslenme araştırmalarının 5 yılda bir yenilenmesi lazım. 2-5 yaş obez oranı yüzde 8.5, 18 yaş ise yüzde 30 üzerinde. Son yıllarda gıdalar besin öğesi değil de yararlı ve zararlı maddeler olarak bizlere sunuluyor. Önce güvenli sonra sağlıklı gıdaya odaklanmalıyız. '' dedi. 

OKUL KANTİNLERİ YÖNETMELİĞİ TARTIŞILMALI... 
Okul kantinleri konusunda yeterli tartışma yapılmadığını belirten Prof.Dr Ekşi; '' Kantinler için hazırlanan yönetmelikte ambalajlı gıdalar konusunda bir karışıklık var ama açık gıdalara kapıyı açtığınız zaman hijyenik tehlike meydana gelir. ABD'de meyve suyu pastorize değil, taze olarak veriliyordu ama daha sonra pastorize edilmeye başlandı ,tüketicinin güveni arttı. 

GIDA GÜVENLİĞİ KURULU ŞART.. 
Önemli olan yasaklamak ve korkutmak değil, insanları bilgilendirmek ve doğru kararı kendilerinin vermesini sağlamaktır. Türkiye'deki bilgi kirliliğini önlemenin yolu, her söylenene inanmak değil, kurumları dinlemek lazım. Türkiye'nin eksiği bir Gıda Güvenliği Kurulunun olmamasıdır. Gıda güvenliği Kurulu oluşturulması lazım. Bağımsız ve disiplinli, tarafsız bir kurul için çabamız var. '' 
dedi. 

TUZ VE ŞEKER TÜKETİMİ NE DURUMDA? 
İşte Prof.Dr. Ekşi'den tuz şeker tablomuz: 
- Türkiye'de tuz tüketimi kişi başına yüzde18-15, önerilen ise yüzde 4-6 arasında.. Tüketilen tuzun yüzde 55'ini yemekten alıyoruz, yüzde 32 ekmekten yüzde 13 ünü endüstriyel gıdalardan alıyoruz. 

- Türkiye'de beslenme araştırması şeker tüketiminin kişi başına 22 gr. altında gösteriyor. . Yalnızca çaya katılan şeker günde 25 gr. Bu rakamları yeniden irdelemek zorundayız.Tatlıyı yüzde 16 ya düşürmek gerekiyor. 200 kalori alıyorsanız en fazla 50 gr tatlı tüketmelisiniz. 

ANNE SÜTÜ İLE BESLENMEYEN ÇOCUKLAR OBEZİTE OLUYOR 
'' Obezitenin Türkiye'de çocukluktan başlayarak yaygınlaştığını belirten Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi Doç.Dr. Aslı Uçar; çocukluk obezitesinin en fazla görüldüğü ülkenin ABD olduğuna dikkat çekti. 
'' 2010 istatistiklerine göre ABD'de her 3 çocuktan biri obez. ABD'de 2011-2012 arasında 2-5 yaş arası çocukların yüzde 8.4, 6-11 yaş arası çocukların yüzde 17.7, 12-15 yaş arası adölesanların yüzde 20.5' i obez.. Özetle ABD'de 2- 19 yaş arası çocuk ve adölesanların yüzde 17'si obez. 

Doç.Dr. Aslı Uçar anne sütünün önemine ve Türkiye'deki genel tabloya şu şu sözlerle dikkat çekti. 

'' 0-2 yaşta obeziteye neden olan beslenme hataları arasında anne sütü ile beslenen çocuklar, anne sütü ile beslenmeyen çocuklara göre obezite oranı daha düşük. En az 1 yıl bebeklere anne sütü verilmesi obeziteyi azaltıyor. Araştırmalara göre 0-12 ay emzirme oranı yüzde 99.4, sadece anne sütü ile 4-6 ay emzirme oranı ise yüzde 62.5.. Annelerde eğitim seviyesi yükseldikçe emzirme oranı düşüyor. Özetle Türkiye genelinde çocukların yüzde 97-98'i anne sütü ile beslenmekte.6.ncı ayda ek gıdalara başlanması ile birlikte obezite riski artıyor. '' 

SOSYOEKONOMİK DÜZEY VE OBEZİTE İLİŞKİSİ.... 
Sosyoekonomik düzey ile obezite arasında pozitif bir ilişki var mı? Refah düzeyi arttıkça, obezite daha mı fazla görülüyor? 
Konferansta akademisyenler bu konuda ikiye ayrıldılar: 
Doç.Dr. Aslı Uçar; refah düzeyi ile obezitenin doğru orantılı olduğunu belirtirken, Prof.Dr. Şengül Hablemitoğlu Almanya'da 12 bin kişi üzerinde yapılan araştırmada sosyal refah düzeyi düşük ailelerde en fazla rastlanan 5 sorundan birinin obezite olduğunun altını çizdi. 

Doç.Dr. Aslı Uçar'ın obezite ile mücadelede Çözüm Formülü ise şöyle: Eğitimde çocuk-aile- öğretmen işbirliği yapılması, kantin, okul yemekhanesi, beslenme çantası denetimleri, MEB, Sağlık Bakanlığı, Üniversiteler ile koordinasyon ve ortak çalışmalar. 

Okul yemeklerinin tüketilmeme nedenleri: 
Okul yönetiminin okul yemeklerine önem vermemesi, Sınırlı bütçe, yemekhane hijyeni ve fiziki koşullar, öğrencilerin fikrinin alınmaması. 

Doç.Dr.Uçar'ın aktardığı bazı ilginç veriler : 2010 yılına göre Türkiye'de Cola ürünlerinin tüketimi kişi başına yıllık 159 şişe... Türkiye'de 2000 yılında 22 ilde 100 fast food restoran açılmış ve şu an 260 restorana ulaşılmış. Diğer firmalar ise 25 ilde 131 restoran iken şu an 800'ün üzerinde... 

Öneriler mi?...Sürekli tekrarlandı ancak tekrar hatırlatalım: ailece yapılan pizza hamburger partilerine kısıtlama getirilmesi, aile yemeklerinde düzen, okullarda sağlıklı yaşam dersleri başlatılmalı, beden eğitimi ders saatleri artırılmalı... 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER