© Tarım Pusulası 2021

Toplu Arı Ölümleri Ciddi Ekonomik Kayıp

Türkiye’de son dört yılda artan toplu arı ölümleri, CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer tarafından TBMM gündemine taşındı. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na soru önergesi yönelten Gürer, toplu arı ölümlerinin ithal mısır tohumlarıyla ilgili olup olmadığını, toplu telefler yüzünden mağdur olan arıcıların mağduriyetlerinin giderilmesi için yapmış olduğunuz bir çalışma var mıdır sorularının yanıtlanmasını istedi. Bakan Eşref Fakıbaba, toplu ölümlerin mısır tohumlarıyla alakalı olmadığını açıkladı. Ancak mağdur üreticiler için bir çalışma olup olmadığını açıklamadı.

CHP Niğde Milletvekili ve KİT Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, son 4 yıldır mısır tohumu ekimiyle başlayan toplu arı ölümlerini Meclis gündemine getirdi. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yanıtlanması istemiyle yazılı soru önergesi veren Gürer, borçlanan ve kredi kullanan, en önemli sermayeleri arı olan arıların topluca telef olması sebebiyle çaresiz kalan üreticilerin destek beklediğini söyledi. Ömer Fethi Gürer, önergesinde, “Arıların ölümüne neden olan zehirli mısır tohumuyla ilgili araştırma yapılmış mıdır?  Arıların toplu ölümüne sebep olan söz konusu mısır tohumları ithal midir, üreticisi hangi firmalardır? Ucuz, kalitesiz zirai ilaç kullanımını önlemek için hangi çalışmalar yapılmaktadır? Toplu telefler yüzünden mağdur olan arıcıların mağduriyetlerinin giderilmesi için yapmış olduğunuz bir çalışma var mıdır?” şeklindeki sorulara yanıt verilmesini istedi.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eşref Fakıbaba ise Ülkemizin sertifikalı tohum üretiminde OECD, ISTA, UPOV gibi uluslararası kuruluşların üyesi olduğunu, üretim ve ticaretin bu kurallar çerçevesinde yapıldığını belirtti.

Arı ölümleriyle ilgili şikâyetlerin bakanlıklarına ulaştığı andan itibaren bölgedeki ölüm görülen arılıkların uzman personellerce ziyaret edildiğini, ölü arı, bitki ve toprak numuneleri alınarak, inceleme ve araştırmalar yapıldığını bildiren Bakan Fakıbaba, “ Mısır tohumlarının arıların tüketimi ya da yaşam döngüsünün herhangi bir aşamasında teması mümkün görülmemekte olup, toplu arı ölümlerini tohumla bağdaştırmak mümkün gözükmemektedir” dedi.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Fakıbaba: “Ülkemizde bitki koruma ürünlerinin ruhsatlandırılması, imali, ithali, satışı ve kontrolü 5996 sayılı Kanun ve bu Kanuna göre çıkarılan yönetmelik hükümlerine göre Bakanlığımızca düzenlenmektedir. Dünyada toksikolojik bir bilimsel gerekçeyle kullanımdan kaldırılan herhangi bir bitki koruma ürününün Ülkemizde ruhsatlandırılması ve kullanılması söz konusu değildir. Uygunsuz ilaç kullanımının önüne geçilmesi için Bakanlığımız tarafından web tabanlı bir yazılım oluşturulmuş, ruhsatsız ilaç kullanımı takip edilmektedir” şeklinde konuştu.

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer Toplu telefler yüzünden mağdur olan arıcıların mağduriyetlerinin giderilmesi için yapmış olduğunuz bir çalışma var mıdır? Sorusunun yanıtsız kaldığını belirterek: “Ülkemizde toplu arı ölümleri ile ilgili farklı açıklamalar kamuoyuna yansımıştır.  2013 yılında Aydın Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü, İzmir Veteriner Kontrol Enstitüsü Müdürlüğü’ne gönderdikleri arı numuneleri üzerinde yapılan incelemede, 3 farklı kimyasal maddeye rastlandığını belirterek, ‘Toplu arı ölümleri sonrasında bitki koruma ve arı sağlığı uzmanlarından oluşan ekipler oluşturduk. Ölümlerin görüldüğü bölgelerden arı numuneleri alarak laboratuvara gönderdik. Yapılan analizler sonucunda tarım ilçelerinin içeriğinde bulunan chlorpyrifos ve tau fluvalinate’nin yanı sıra, arıcılıkta varroa zararlısına karşı kullanılan ilaçlarda bulunan coumaphos isimli kimyasallara rastlanılmıştır. Toplu arı ölümlerinin kimyasal maddelerden kaynaklandığı laboratuarca raporlandı’ demişti. 4 yıl sonra bu kez Mart 2017 tarihinde Arıcılar Birliği Akdeniz Temsilcisi Mehmet Ekici  yaptığı açıklamada ‘içeriği nedeniyle yasak olan bir tarım ilacının Çukurova’da kullanıldığını ve Yasaklanan bu ilacın Çukurova’da ayçiçeğine, mısıra atıldığını ve 3 sene toprakta kalıcı olduğunu, buharlaşınca da rüzgârla kilometrelerce sürüklenerek arıları öldürdüğünü düşünüyoruz’ diye açıklama yapmıştı diyen Gürer: “Sayın bakanın verdiği bilgiye göre, toplu arı ölümleri için uzman personel teknik bir çalışma yapıyor. Ancak farklı dönemlerde ortaya çıkan Arı ölümleri üreticiyi mağdur etmektedir.  Ölümler arı ve bal üreticilerini kaygılandırmaya devam ediyor. Laboratuvar incelemeleri ile ilgili kamuoyuna yeterince açıklama yansımıyor. Sorun kapsamlı ele alınmalı” dedi.

ARICILIK KORUNMALI

Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer Arıcılıkta ülkemizin dünyada önemli bir noktaya geldiğine dikkat çekerek Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Ayhan Şahenk Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ethem Akyol’un kamuoyuna da yansıyan açıklamalarında: “Ülkemiz Dünya arıcılığında ciddi bir yere sahip, yedi buçuk milyonluk bir arı kolonisi varlığı var. Bu yedi buçuk milyonluk arı kolonisi varlığı ile ülkemiz Dünya’da arı kolonisi olarak ikinci sırada bulunuyor. Türkiye bal üretimi bakımından da dünyada yıllara göre 2 veya 3’ncü sırada yer alıyor. Bal üretimi bakımından baktığımızda koloni başına yaklaşık 15 kilogram bal üretiyoruz. Dünya ortalaması ise 22 kilogram. Birçok ülke koloni başına 40 kilogramın üzerinde bal alıyor” demişti. Prof. Akyol’un açıklamalarında da görüldüğü üzere koloni başına alınan bal oranı düşük, bunun farklı nedenleri üzerinde de çalışılması gerekiyor. Konuyla ilgili TBMM’ye verdiğim meclis araştırma talebi de var, arıcılık sorunlardan arındırılması ve toplu arı ölümlerinin önüne geçilmesi ülke ekonomisi içinde önemli gelir yaratacaktır. Bu nedenle konu önemlidir ve sürekli takip, inceleme ve araştırmaya muhtaçtır” dedi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER