Seracılık Sektörünün Stratejik Önemi Arttı

Pandemi sürecinde, tarımsal üretim ve üretimin sürdürülebilirliği açısından yetiştirilen ürünün çevresel faktörlerden izole edildiği örtü altı (seracılık) sektörü, daha da stratejik bir konuma yükseldi. Sektöre olan ilginin bu dönemde arttığına dikkat çeken SERKONDER Başkanı Halil Kozan, normalleşme sürecinin olumlu seyir etmesi halinde sera konstrüksiyon, donanım ve ekipman üretimi yapmakta olan sektörümüzün orta ve uzun vadede olumlu neticelerle çıkacağı görüşündeyiz” dedi.

Tarımsal üretimde dünyada yedinci, Avrupa’da birinci sırada yer alan Türkiye, 790 bin dekar büyüklüğündeki sera varlığı ile örtü altı sektöründe Avrupa’da ikinci, dünyada dördüncü sırada bulunuyor. 30’dan fazla ürünün üretiminde dünyada ilk beşte yer alan ülkemiz, bin 700 farklı tarımsal ürünü 199 ülkeye ihraç ediyor. Üstelik bu başarı, sera varlığının büyüklüğü ve toplam tarımsal üretimiyle sınırlı değil. Türkiye Seracılık Sektörü, daha önce modern seralar ve bunların donanımlarını yurtdışından çok yüksek maliyetlere ithal ederken, bugün milli üretimle son derece kaliteli, uygun fiyatlarla ve yeterli miktarda üretim yapabiliyor.

“Kısa zamanda sektör adına olumlu gelişmeler yaşanacağı düşüncesindeyiz.”

Pandemi sürecinde kapalı alanda yapılan tarıma olan ilginin oldukça arttığını gözlemlemekte olduklarını belirten Sera Konstrüksiyon, Donanımı ve Ekipman Üreticileri ve İhracatçılar Derneği(SERKONDER) Başkanı Halil Kozan, “Modern sera, günümüz teknolojisi kullanılarak ve çevresel koşullara uygun parametreler baz alınarak inşa edilmiş, her anlamda kontrollü üretimin gerçekleştirildiği, yetiştirilen ürünün çevresel faktörlerden izole edildiği bir üretim tesisidir. Yaşadığımız ve hala yaşamakta olduğumuz pandemi süreci, özellikle kontrollü ortamda yetiştiriciliği oldukça önemli hale getirmiştir. Kapalı alanda yapılan tarıma olan ilginin oldukça arttığını gözlemlemekteyiz. Kontrollü tarımın ön plana çıkmasıyla, pandemi sürecinden sera konstrüksiyon, donanım ve ekipman üretimi yapmakta olan sektörümüzün orta ve uzun vadede olumlu neticelerle çıkacağı görüşündeyiz.”dedi.

Kendi sera sektörünü kurmak isteyen ülkeler Türkiye için yeni pazar fırsatlarına dönüşecek.

Bundan sonraki süreçte pek çok ülkenin üretimlerini kendi sınırları içerisinde yapma düşüncesine yöneleceklerini öngördüklerini ifade eden Kozan, “Tarımsal faaliyetlerde önemli alanlara sahip ülkelerin çoğu, kendi sera sektörünü kurup geliştirme kapasitesine sahipken, olmayan ülkeler normalden fazla bizi arayacaktır. Bu da sektörümüz için yeni pazarların oluşacağı anlamına gelmektedir. Ülkemiz son 20 yılda seracılık sektöründe teknolojik yatırımlara önem vermiş ve üstlendiği projeler ile yeni pazarların daha güçlü şekilde oluşmasında etkin bir misyon üstlenmiştir.” şeklinde konuştu

SERKONDER Başkanı Halil Kozan sözlerine şöyle devam etti: “25-28 Kasım’da Antalya’da düzenlenen ve SERKONDER olarak destekçisi olduğumuz Growtech 20. Uluslararası Sera, Tarım Teknolojileri ve Hayvancılık Ekipmanları Fuarı, sektörümüz için çok önemli. Uzun yıllardır Growtech’de dünya pazarından çok önemli alıcılarla işbirlikleri yapma, yeni bağlantılar kurma ve doğru alıcılar ile buluşma fırsatı buluyoruz. SERKONDER üyelerimiz, Growtech’de yer alarak var olan pazarlarımızla bağlarını güçlendirirken, yeni pazarlara da kolayca ulaşabiliyorlar.”.

Yurtdışında kurulan teknolojik seralara, pandemi sürecinde de teknik destek verildi.

Modern seracılıktaki teknolojik gelişmelere de dikkat çeken Kozan, “Uzaktan kontrol ve izleme seçeneklerinin de içinde bulunduğu otomasyonlu teknolojik sera tesisleri inşa eden üye firmalarımız, bu dönemde bile yurtdışı projelerinde acil durumlarda gerekli müdahaleleri ve iş birlikteliklerini sağlayabilmiştir. Evinden, ofisinden, Rusya’da, Özbekistan’da ya da dünyanın farklı noktalarında yer alan seralara uzaktan bağlanarak gerekli teknik destek hizmetlerini vermeye devam etmiştir. İnsanların evlerinden bile çıkamadığı bir süreçte, kıtalar arası mesafedeki bir sera tesisine uzaktan bağlantı ile müdahale edip tedarik zincirindeki akışı sürdürmek bizler açısından gurur verici bir durumdur.” dedi.

“Growtech olarak sektörü yeni pazar fırsatları ve işbirlikleri ile buluşturmaya hazırız”.

Growtech Fuar Direktörü Engin Er, “İçinde bulunduğumuz koşullarda, tarım sektörünün önemi ve değeri her zamankinden daha çok anlaşıldı. Bu yıl Growtech Tarım Fuarımız, 25-28 Kasım 2020’de Anfaş Fuar Merkezi’nde Sera & Sulama Teknolojileri”, “Tohumculuk”, “Bitki Besleme ve Koruma”, “Tarım Makinaları” ve “Hayvancılık” olmak üzere toplam 5 kategoride gerçekleşecek. Katılımcı ve ziyaretçilerimizin sağlığı, hijyen güvenliği ve mutluluğu her zaman bizim odağımızda yer alan bir konu. Pandemi sürecinde bu alanda dünya genelinde alınan tüm önlemleri yakından takip ettik. Informa olarak UFI, AEO ve SISO, sektör paydaşları, fuar alanları, tedarikçiler ve ilgili makamlar da dahil olmak üzere birlik ortaklarıyla iş birliği yaparak endüstri çapında hijyenik, verimli ve kaliteli organize etkinlik deneyimlerinde çıtayı yükselten Informa AllSecure sağlık ve hijyen güvenliği standartlarını geliştirdik. Growtech Tarım Fuarı ve etkinliklerinde uygulanacak standartlarımız, katılımcı ve ziyaretçilerimize kontrollü bir ortamda olduklarını hissettirecek en üst düzeyde sağlık ve hijyen güvenliği içeren bir dizi ayrıntılı ve geliştirilmiş önlemlerden oluşuyor. Standartlarımızın temelinde, ‘Temizlik ve Hijyen’, ‘Fiziksel Mesafe’ ile ‘Tespit ve Koruma’ olmak üzere üç ana başlık yer alıyor. ” dedi.

Er, şöyle devam etti: “Türkiye, hem tarımsal üretimde hem de üretim sürecinin ihtiyaçlarını gidermede stratejik öneme sahip bir ülke. Bulunduğu konumun getirdiği avantajla da pek çok ülkeye saatler içinde ürün ve hizmetlerini ulaştırma kapasitesine sahip. Growtech Tarım Fuarı’nı 20 yıldır Antalya’da düzenlemekteyiz. Fuarımız, çok uzun yıllardır sektörü uluslararası pazarlara ulaştırıyor. Bu sayede tarım sektörü ve ülkemizin ihracat kapasitesinin artmasına hizmet ediyor. Bu yıl Growtech olarak üstlendiğimiz misyonun çok daha değerli olduğuna inanıyorum. Dünyada pek çok sektör üretimine ara vermek zorunda kalırken, gıda güvenliğimizin teminatı olan tarımsal üretimimiz büyük bir özveriyle çalışmaya devam etti. Growtech olarak bu özverinin hak ettiği değere ulaşması için sektörü yeni pazar fırsatları ve işbirlikleri ile buluşturmaya hazırız”. dedi.