Patates Üreticileri İthalatın Kendilerine Zararı Olduğunu Belirtiyor
TarımYılda iki kez patates üretimi yapılabilen İzmir'in Ödemiş ilçesinde üreticiler, son günlerde düşen fiyatlardan dolayı dert yakındı.
Yılda iki kez patates üretimi yapılabilen İzmir'in Ödemiş ilçesinde üreticiler, son günlerde düşen fiyatlardan dolayı dert yakındı. Fiyatların düşmesi ile üretim maliyetlerini karşılayamadıklarını belirten üreticiler, ithalattan uzaklaşılması gerektiğini savunurken, Ödemiş Ticaret Odası Başkanı Rıfat Eriş de, ithalatın yerli üreticiye sıkıntı oluşturduğunu kaydetti.
İzmir'de patates üretiminin merkezi Ödemiş'te, hasatlar sona erdi. Üretici ise fiyatların düşük olması ve ithalatın artmasından şikayet etti. Ödemişli patates üreticisi İsmail Hallıoğlu, küçük üreticinin patatesten para kazanamaz hale geldiğini belirterek, hasat döneminde yapılan ithalatın üreticinin belini kırdığını söyledi. Hallıoğlu, yaz patatesinin sökümünün sona erdiğini belirterek, "Üretici kış patatesi ekmek yerine mısıra yöneliyor" dedi.
"Rekolte beklenenin üstünde oldu"
Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesinin Ödemiş temsilciliğini yürütün Ziraat Mühendisi Özkan Akgün de, ithalat baskısının üretici açısından son derece kötü olduğunu söyledi.
Akgün, Ödemiş patatesinin ithalata kurban edildiğini belirterek, "250 bin ton aylık tüketimimiz var; ama ülke olarak 200 bin ton patates ithalatına gidiyoruz" diye konuştu.
Fiyatların düşük seyretmesine rağmen, hava şartlarının iyi gittiğine belirten Akgün, "Şükür ki rekolte beklenenin üstünde oldu ki birim maliyet fiyatları düştü" diye aktardı.
Rıfat Eriş, ithalatın zararların dikkat çekti
Ödemiş Ticaret Odası Başkanı Rıfat Eriş de, ithalat politikaların değiştirilmesi gerektiğini ifade ederek, "Ülkemizde tarımsal anlamda her şey üretilebiliyorken, ithal ürüne pirim verilmesini anlamak mümkün değil. Ödemiş'te bir yaz patates dönemi daha sona erdi. Yaz patatesinin sökümünün ardından havaların ısınması ile hızlı bir ikinci ürün dönemine girildi; fakat üretici patates fiyatlarına güvenemiyor. Yaz patatesinde fiyatlar ilk başlarda iyiydi. 2 ila 2,5 TL'den başlayan fiyatlar üretici açısından sevindirici idi. Böyle gitseydi fiyatlar çiftçinin borçlarını ödemesini sağlayacaktı. Biz de 2 TL'nin altına inmemesi gerektiğini söylemiştik" dedi.
Eriş, yaz patatesinin toprak altında veya herhangi bir yerde depolanabilecek bir ürün olmadığını ifade ederek, "Maliyetli olan depolama yolunu tercih ederseniz patates zarar görür ve büyük ölçüde erir; kilosu ve değeri düşer. Sonuçta yaz sıcaklarının aniden bastırmasıyla hızlı bir söküm dönemine başlandı. Hızlı sökümle birlikte fiyatlar da hızla aşağıya indi. Maalesef son dönemde üretici; yani tarla fiyatının 1 TL'nin de altına indiği görüldü. Bu fiyatlar maliyetin altındadır. Bu durum üretici açısından üzücüdür. Büyükşehirlerde tüketici patates fiyatlarının ucuzlamasını beklerken, üretici ürününden istediği değeri almak istemektedir" şeklinde aktardı.
"Üretici kazanamazsa yaptığı işi sürdüremez"
Ödemiş Ticaret Odası Başkanı Rıfat Eriş, şöyle devam etti:
"Tüketici et, süt ve soğan gibi temel gıda ürünlerin fiyatlarında düşüklük bekler; ancak büyükşehirlerdeki vatandaşlar da şunu bilmeliler ki üretimin bir maliyeti vardır. Üretimin sürdürülebilir olması için üreticinin de masraf ve emeğinin karşılığını alması gerekir. Türkiye'de üretim maliyetleri her geçen gün artmaktadır. Bu nedenle fiyat artışlarının normal olduğunun görülmesi gerekir. Üretici kazanamazsa yaptığı işi sürdüremez. Büyükşehirlerdeki ithalat baskısı, üreticinin belini kırmakta fiyat garantisi olmadığı için risk altına girmektedir. Eğer patateste ithalata gidilmeseydi fiyatlar normal seyrinde ilerleyecek üretici de kar elde edecekti. Böylece gelecek sezonda da daha çok ekecekti. Hükümetlerin anlık tepkilere kulak tıkaması, seçim yatırımlarına girmemesi gerekir. Maalesef ithalat baskısı hatta söylentisi bile fiyatları baskılamakta, bu da üreticiye yansımaktadır. Maliyet artar satış fiyatları yerinde durursa üretici yaptığı işten vazgeçmek zorunda kalır. Bu da bizi ithalata bağımlı hale sokar. Aynı sorun ette ve diğer ürünlerde de yaşanmaktadır. İthalat politikaları yerli üreticiye darbe vurmaktadır. Her geçen gün ithalata bağımlı hale gelmekteyiz. Bunun yerine piyasanın kendi içinde dengelenmesini sağlaması sağlamaya çalışmalıyız."
İlginizi Çekebilir