Dört yeni buğday çeşidi tanıtıldı
TarımDoğu Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü tarafından geliştirilen Yakamoz, Altınöz, Eker ve Ayzer isimli tohumluk buğday çeşitleri, tarla günüyle tanıtıldı.
Doğu Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünce geliştirilen 4 yeni tohumluk buğday çeşidinin tanıtımı için tarla günü düzenlendi. Tarla gününe Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin SÖZLÜ, Yüreğir Kaymakamı Fatih GENEL, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı TAGEM Daire Başkanı Ramazan BÜLBÜL, İl Müdürü Ahmet SÖĞÜT, Enstitü Müdürü Seyyid IRMAK, İl ve İlçe Müdürlüklerimiz idareci ve teknik elamanları, çeşitli kurum ve kuruluş temsilcileri ve diğer ilgililer katıldı.
Enstitü Müdürü Seyyid IRMAK, Enstitü Müdürlüğü binasında tanıtımını yapacakları buğday çeşitlerinden ikisinin ekmeklik, ikisinin ise makarnalık buğday olduğunu söyledi.
Buğdayda öz kaynakları kullanarak geliştirdikleri buğday çeşitlerinin ülke tohumculuğunda kullanım oranının yüzde 95 olduğunu belirten IRMAK, "Tohumculuk alanında son 10 yılda önemli mesafeler kat ettik. Enstitü olarak buğday çeşitliliği geliştirmede ve tohumluk üretiminde lider bir konumdayız. Altısı makarnalık, on beşi ekmeklik olmak üzere 21 tohumluk buğday çeşidimiz var. Bunlardan 13'ünün özel ve kamu sektörünce üretimini yaptırmayız. Bu 13 ürünün toplam tohumluk üretimindeki oranı yüzde 17'dir. Bizim hedefimiz ise bu oranı yüzde 25'e çıkarmaktır" şeklinde konuştu.
Adana Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Ahmet SÖĞÜT de yaşam içinde buğdayın vazgeçilmez bir yeri olduğunu ve her alanda kullanıldığını ifade ederek, "Ülkemizde geçtiğimiz yıl 78.815.052 dekar alanda yapılan buğday ekiminden 22.692.610 ton üretimgerçekleşti. Adana ise buğday üretiminin yüzde 3.2'lik kısmını karşılamaktadır. TÜİK verilerine göre geçtiğimiz yıl Adana'da buğday üretimi730 bin 873 ton olmuştur. Ekim alanı azalmasına rağmen rekoltenin artması, bu enstitülerde gayretle çalışan müdüründen bilim adamına kadar herkesin emeği sonucu olmuştur" dedi.
SÖĞÜT, “Kozan ilçemiz, İlimiz buğday üretiminde 1. sırada yer almakta olup bunu Sarıçam ve Ceyhan İlçelerimiz takip etmektedir. Bakanlığımız birçok üründe olduğu gibi buğdayda da önemli destekler vermektedir. 2016 yılında Buğdayın kilo başına desteğini 4 krş’tan 5 kuruşa çıkarmıştır.
Türkiye dünyanın en önemli buğday üretici ve tüketici ülkeleri arasında yer almaktadır. Ülkemizin buğday üretiminde dünya ölçeğinde rekabet edebilmesi için teknolojik yenilikleri içeren bilimsel araştırmalar ile buğdayın verimlilik ve kalitesinin artırılması büyük önem arz etmektedir. Coğrafyamızda yetiştirilen ve geliştirilen en kıymetli tahıldır diyebiliriz.
Dünyada iki sektör küresel politikaları belirler. Biri enerji sektörüdür. Bir diğeri ise geçmişte olduğu gibi şu anda Dünya ülkeleri için stratejik öneme sahip sektör olan tarım sektörüdür. Gelişmiş Ülkelere baktığımızda ARGE ye ayrılan payın çok yüksek olduğunu görmekteyiz. Son 10 yılda ülkemizde de ARGE ye ayrılan payda gözle görülebilir derecede bir artış sağlanmıştır” şeklinde konuştu.
İl Müdürü Ahmet SÖĞÜT konuşmasının sonunda anız yakımının önlenmesi için çiftçilere vurgu yaparak, “Allah’ın bahşettiği verimli Çukurova topraklarımızda yılda en az iki ürün alınmaktadır. 1. üretimin ardından toprak hazırlığının hemen gerçekleştirilip 2. ürünün ekimine hazır hale getirilmesi gerekmektedir. Çiftçilerimiz bu dönemde bir an önce toprağın hazır hale gelmesi ve mazot tüketimini azaltmak adına bilinçsizce anızları yakma yoluna gitmektedir. İşte bu az öncede söylediğim gibi Allah’ın bahşettiği verimli Çukurova topraklarının gittikçe verimsiz hale gelmesine neden olmaktadır. Toprak canlıdır, üretkendir, besleyicidir, toprak candır.
Tarım alanlarında hasattan sonra yaşanan yangınları önlemek için her yıl Valiliğimiz koordinatörlüğünde Adana İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ve ilgili kurumlarla ortak çalışmalar yapmaktayız. İl Müdürlüğü olarak ilçelerimizde çiftçi toplantıları, eğitimler düzenlenmekte ve anız yakmanın insana, çevreye ve toprağa verdiği zararlar anlatılmaktadır.
Anız yangınları ile bizler sadece toprağa değil çevremize de, insanlarımızın, çocuklarımızın sağlığına da zarar vermekteyiz. Değerli çiftçilerimiz takdir edersiniz ki bunun vebali çok büyüktür. Hepimizin bu konuya gerekli hassasiyeti göstereceğine inanıyorum” dedi.
Ayrıca SÖĞÜT, “Çiftçilik güzel bir meslektir. Fakat doğa ile iklim koşullarına bağlı zor koşullarda para kazanılan bir geçin kaynağıdır. Her zaman istenilen şartlarda üretin yapamayabiliriz. Bazen fırtına, dolu aşırı yağış ve don olayları ile karşı karşıya gelebiliriz. Fakat Devletimiz ve Bakanlığımız her zaman çiftçimizin yanı başındadır” diyerek, bu durumlara karşı TARSİM ve benzeri uygulamalarla çiftçilerimizi korumak adına Bakanlığımızın önlem aldığını da ifade etti.
Konuşmaların ardından protokol üyeleri, örnek tarlaları gezerek yetkililerden bilgi aldı. Dört yeni tohumun kuraklığa, soğuğa ve buğdayda görülen hastalıklara karşı daha dirençli olduğu belirtildi.
İlginizi Çekebilir