Çiftçinin Traktörü Haczediliyor
SiyasetCHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada çiftçilerin ağır borç yükü altında olduğunu ve tarım arazileri ile traktörlerin haczedildiğini belirtti. Gürer, Haziran 2025'te 3.841 tarlanın, 39 traktörün icra yoluyla satışa çıkarıldığını açıkladı ve tarım politikalarını eleştirerek aracılık sisteminin değiştirilmesi gerektiğini vurguladı.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda kürsüden yaptığı konuşmada çiftçilerin içinde bulunduğu zor durumu gözler önüne serdi. Gürer, çiftçilerin sadece traktörlerinin ve tarım alanlarının değil, Malta keçilerinin dahi haczedildiğini belirterek, "Haciz işlemleri devam ediyor ama Sayın Cumhurbaşkanı çiftçilerin aldığı kredilerin onların işini büyütmek için olduğunu ifade ediyor" dedi.
Haciz Verileri Endişe Verici Boyutta
Gürer, çiftçilerin maruz kaldığı hacizlere ilişkin çarpıcı istatistikler paylaştı. Milletvekili, 2025 yılının Haziran ayında 3.841 tarla ile 39 traktörün icra yoluyla satışa çıkarıldığını açıkladı. Yılın ilk üç ayında ise 111 traktörün satışa çıktığına dikkat çeken Gürer, Mustafa Kemal Atatürk dönemindeki "tarımda haciz işlemleri çiftçinin hayvanına, ekipmanına, arazisine yapılamaz" anlayışının günümüzde tam tersine dönerek traktöre, tarlaya ve hayvana yapılır boyuta ulaştığını ifade etti.
Zirai dondan etkilenen bölgelerdeki duruma da değinen Gürer, 1.935 zirai dondan etkilenen alanda arazi satışının icra yoluyla ilanda olduğunu, keza 23 traktörün de yine zirai don bölgesinde satışa çıktığını belirtti. Mayıs ayında takibe düşen çiftçi borcunun 6 milyar 329 milyon liraya ulaştığını vurguladı.
"Hem Üreten Hem Tüketen Mağdur"
Çiftçilerin ürettiğinden para kazanamadığını, girdi maliyetlerinin yüksek olduğunu ancak tüketicinin de yüksek fiyatlarla ürün almak zorunda kaldığını dile getiren Gürer, mevcut aracılık sistemini eleştirdi. Kamunun etkin olmadığı ve kooperatifçiliğin geliştirilmediği bu süreçte, tarım sektöründe hem üreticinin hem de tüketicinin mağdur olduğunu, rantçı ve ithalatçı bir yaklaşımla aracıların kazandığı bir düzenin hüküm sürdüğünü savundu.
Gürer, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "Bu sistem doğru bir gidiş değildir. Yoksulu yoksullaştıran, fakirliği derinleştiren ve bir avuç zengini daha da zengin yapan süreci yaratan unsurları ortadan kaldıracak düzenlemeler Meclis eliyle yapılmalı ve bu bağlamda aracılık sisteminde haksız kazanç sağlayan, kamunun olmadığı, tüccarın eline bırakılan sistem de değişmelidir." Bu açıklamalarıyla Gürer, çiftçi borçlarının silinmesi ve tarım politikalarında köklü değişiklikler yapılması gerektiği yönündeki çağrısını yinelemiş oldu.
İlginizi Çekebilir