CHP Milletvekili Gürer’den Sağlık Bakanlığına Gıda ve Risk Soruları

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu’na yönelttiği sorularla, gıda güvenliği, zoonotik hastalıklar ve sağlık hizmetlerinde yaşanan eksiklikleri Meclis gündemine taşıdı. Gürer, halkın her gün tükettiği ürünlerdeki risklerin bilimsel olarak yeterince araştırılmadığını vurguladı.

Gürer, özellikle nişasta bazlı şuruplar, pestisit ve aflatoksin kalıntıları konusunda şu soruları yöneltti:

“Nişasta bazlı şurupların insan sağlığına etkisi incelendi mi? Pestisit ve aflatoksin kalıntılarının hastanelere yansıyan sonuçları var mı? İçme sularında arsenik, demir, klor gibi maddeler için uzman takibi yapılıyor mu? Bu alanda ihtisaslaşmış kaç doktor var?”

Sağlık sisteminin parçalı yapısına da dikkat çeken Gürer, güneş çarpması, gıda zehirlenmeleri ve bulaşıcı hayvan hastalıklarında Bakanlığın bütüncül bir çalışması olup olmadığını sorguladı:

“Bu alanlarda Bakanlığın bütüncül bir çalışması var mı, yoksa her kurum ayrı yönlere mi çekiyor?”

Ambalajlı su denetimleri ile ilgili sorular da gündeme geldi:

“Radyasyon dahil ambalajların güneşte bekleme süresi inceleniyor mu? Damacanalar kaç kez kullanılıyor? Bu konuda şeffaf bir denetim var mı?”

Gürer ayrıca iklim değişikliği ve yeni hastalıklar için hazırlık olup olmadığını sorarak, zoonotik hastalıklar ve hayvan kaynaklı riskler konusuna dikkat çekti:

“Gıda zehirlenmeleri artıyor, zoonotik hastalıklar yaygınlaşıyor. Sağlık eğitiminde yeni düzenlemeler yapılacak mı? Tıp eğitiminde gıda ve zoonotik hastalıklar için özel bir branş düşünülüyor mu?”
“Şap, şarbon, brusella gibi hastalıkların insana etkisi izleniyor mu?”

Milletvekili, veteriner hekimlerin hastanelerde görev alıp almayacağını, hizmet alımında çalışanların ve 39 farklı sağlık branşında atanamayan mezunların durumunu da sordu:

“Hizmet alım sözleşmesine takılan binlerce kişi kadro bekliyor. 39 farklı sağlık branşında atanamayan on binlerce mezun var. Fizik tedavi mezunlarının çoğu atanmamış durumda; hastanelerde ciddi eleman açığı var.”

Gürer, sağlıkta adaletsizlik ve sağlık tesisleri eksikliğine de değindi:

“Suriyeliden ilaç katkı payı alınmazken emekliden neden alınıyor?”
“Kapalı sağlık ocakları çürümeye terk edildi. Aile hekimliği sistemi köylerde işlemiyor. Halk ulaşılabilir sağlık hizmeti bekliyor ama bulamıyor.”

Niğde Bor ilçesinde deprem sonrası kullanılmaz hâle gelen Fizik Tedavi Merkezi Hastanesi hakkında da sorular yönelten Gürer:

“Hastane için açılan çukur, temel olarak kaldı. Müteahhit işi bıraktı. 100 metre yakınındaki devlet hastanesi risk yok ama yeni hastane için risk var deniyor. Fizik tedavi hastanesi ne zaman ve nerede yapılacak? 2026 programında var mı?”

Niğde’de kritik branşlarda doktor eksikliğine de dikkat çeken Gürer:

“Niğde’de onkoloji, gastroenteroloji, nefroloji, göğüs hastalıkları, endokrinoloji, çocuk endokrinolojisi doktoru yok. İlçelerde de doktor yetersizliği var. Kemoterapi gören hastalar haftada beş gün, beş dakikalık ışın tedavisi için başka illere gidiyor; otel parası, yol masrafı ve moral kaybı yaşıyorlar.”

Son olarak Gürer, meslek hastalıkları, yanık tedavileri ve bağımlılık merkezi verilerinin paylaşılmadığını belirterek şunları sordu:

“2024–2025 yıllarında kaç kişi meslek hastalığı nedeniyle tedavi gördü? Kaç kişi sağlık raporuyla zorunlu emekli edildi? Son iki yılda kaç yanık vakası oldu? Kaç hastanede yanık ünitesi var? Kaç ilde madde bağımlılığı ile mücadele merkezi bulunuyor?”

Bu sorular, gıda güvenliği, zoonotik hastalıklar ve sağlık hizmetleri alanında yaşanan eksikliklerin Meclis gündemine taşınması açısından önemli bulunuyor.