Bu sebze her derde çare
SağlıkÜlkemizde henüz yeteri kadar bilinmeyen alabaş, içerdiği vitamin ve minerallerle; astım, kanser, katarakt, yüksek tansiyon, böbrek taşı, sinir sistemi hastalıkları ve felce iyi geliyor
Ülkemizde henüz yeteri kadar bilinmeyen alabaş, içerdiği vitamin ve minerallerle; astım, kanser, katarakt, yüksek tansiyon, böbrek taşı, sinir sistemi hastalıkları ve felce iyi geliyor
Evet, bu harika sebzenin adı alabaş. İngilizcesi kohlrabi... Vitamin ve minerali bol, kalorisi ise az olduğu için dengeli beslenmede ideal bir gıda olarak kabul edilen alabaş, içerdiği vitamin ve minerallerle astım, kanser, katarakt, yüksek tansiyon, böbrek taşı, gözde leke, sinir sistemi hastalıkları ve felce iyi gelmektedir. Bol lifli bir yapıya sahip olan alabaş; A, B1, B2, B3, B6 ve C vitaminleri yönünden oldukça zengindir. Ayrıca bol miktarda selenyum, demir, fosfor, kalsiyum, sodyum ve potasyum içermektedir. Başta söylediğimiz gibi insan sağlığı açısından çok önemli etkilere sahip olan alabaşın faydalarını sayacak olursak özetle şunları söyleyebiliriz:
Aynı familyadaki diğer sebzeler gibi, bedenin bazı kanser hastalıklarına yakalanma riskini en aza indirir: Bu kanser türleri arasında akciğer ve kalınbağırsak kanserleri sayılabilir.
İçeriğindeki antioksidan maddelerle kalp hastalığına yakalanma, felç geçirme ve katarakt illetine tutulma risklerini de önemli ölçülerde azaltır.
İçerdiği yüksek oranda demir ve folik asidiyle, kansızlığı ve ayrıca hamile kadınların spina bifida (omurganın bir yanının açık olması) hastalığı taşıyan çocuk doğurma rizikosunu en aza indirir.
Bol miktarda potasyum ihtiva ettiği için, yüksek tansiyonu düşürür.
Ayrıca, böbrek ve safra kesesinden taş düşürmede, ses kısıklığında, bademcik enfeksiyonunda, romatizma rahatsızlıklarının hafifletilmesinde ve emzikli kadınlarda süt gelişini artırmada yararlıdır. Ayrıca sıkılarak elde edilmiş alabaş suyu, öksürüğe ve bronşite iyi gelir
Avrupa'da çok tüketiliyor - Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Baklaya, Orta ve Kuzey Avrupa ile Amerika'da yaygın olarak yetiştirilen alabaşın, Türkiye'de, özellikle Karadeniz ve Marmara bölgelerinde de başarı ile üretildiğini belirtiyor.
Dengeli beslenme için ideal olması sebebiyle İngiltere, Almanya, Belçika ve Hollanda'da bolca tüketilen alabaşın yaprakları salata şeklinde, yumrusu ise çiğ veya pişirilerek, ya da konservesi yapılarak yeniyor. Şekli ve tadı biraz şalgama, biraz da turba benzeyen alabaşın yumruları genellikle açık yeşil ve eflatun renginde oluyor.
Yumruların büyüklüğü ise 300 gram ile 1 kg arasında değişiyor. Ekildikten sonra, ortalama 45 ile 65 gün arasında hasat edilecek büyüklüğe ulaşan alabaştan, dekar başına 4-8 ton verim alınabiliyor.
Dikkat: Turpgiller familyasındaki diğer sebzeler gibi, alabaş da bedenin iyot emilimini azaltabiliyor. Haftada 3-4 kezden daha sık yiyen kişilerin, iyotça zengin besinler ve iyotlu tuz almalarında yarar vardır. Özellikle içme suyunun az iyot içerdiği yörelerde bu durum dikkate alınmalıdır
İlginizi Çekebilir