Besicilere Buzağılarını Yaşatmak İçin Önemli Uyarılar

Ülke genelinde her yıl %15 civarı buzağı kaybı yaşanmaktadır. Bu kayıpların önlenebilmesi için Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca 2018 yılı Buzağı yılı olarak ilan edilerek konu ile ilgili çalışmalar başlatıldı.

Bayburt İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Hayvan Sağlığı Yetiştiriciliği ve Su Ürünleri Şube Müdürü Kani Yavuz, Buzağı ölümleri ve bu ölümlere sebep olan hastalıklardan korunma yolları hakkında şu açıklamalarda bulundu;

“Bilindiği üzere dokuz ay boyunca doğmasını beklediğimiz buzağılarımızın ölmesi demek hem maddi kayıp hem de iş yorgunluğuna sebep olmaktadır. Aslında ineklerde gebeliğin son döneminde ve buzağıların doğumunda alacağımız birkaç tedbirle buzağı ölümlerinin genel sebebi olan buzağı ishallerinin önüne geçerek sağlıklı yavrular elde edebiliriz.

Bayburt İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü olarak bu tedbirlerin daha iyi şekilde yetiştiricilerimizin uygulayabilmesi için bu sene farkındalık yaratan bir çalışmaya imza attık. Buzağı ölümlerini engellemek için üç altın kural ilkesiyle nelere dikkat etmemiz gerektiği hakkında şunları söyleyebilirim.

1. Altın Kuralımız Gebe hayvanlarımızın gebeliğinin son ayında ve 15 gün sonra 2. tekrarı olacak şekilde Septisemi Aşısıyla veya buzağılarımızın doğar doğmaz Septisemi Serumuyla aşılanmasıdır. Bunun içinde hayvanlarımızın gebelik takibinin sıkı sıkıya yapılması gerekmektedir. Yetiştiricilerimize bu konuda yardımcı olabilmek için Sığır Gebelik Takvimleri dağıtıyoruz. İşletmelere asılacak bu takvimler sayesinde hayvanların tohumlama, tahmini doğum tarihleri bilineceği için septisemi aşılarının yapılması gereken tarihler daha net takip edilebilecektir.

2. Altın Kuralımız ise göbek bağının temizliğidir. Unutulmamalıdır ki göbek bağının temizlenmemesinin, yeni doğan buzağılarımızın hastalıklara yakalanmasında etkisi son derece yüksektir. Çünkü göbek bağı doğumun hemen ardından kapanmadığı için hastalık etkenlerinin vücuda girmesine davetiye çıkarmaktadır. Buzağılarımız doğar doğmaz ahırın bir kenarında, tek kullanımlık bir pet bardak yardımıyla elimizin hemen altında bulunması gereken bir şişe tentürdiyottan az miktar doldurarak göbek kordonuna daldırma şeklinde yapacağımız uygulama ile buradan girebilecek birçok mikrobun önüne geçmiş olacağız. Bu nedenle köy ziyaretlerimizde tüm yetiştiricilerimize kullanacakları ilk tentürdiyotlarını hediye ediyoruz.

3. Altın kuralımız ise ağız sütünün buzağı doğar doğmaz mutlaka buzağıya içirilmesidir. Çünkü ağız sütü (kolostrum) buzağının hayatının ilk günlerindeki tek kalkanı, tek koruyucusudur. Buzağıyı yeni hayatına hazırlayan ilk gıdasıdır. Bazen ineğin yavruyu kabul etmemesi, yavrunun emme refleksinin zayıf olması gibi sebeplerle yeterince ağız sütü verilememektedir. Bunlar gibi olumsuz etkenlerin ortadan kaldırılması için her işletmede muhakkak buzağı biberonu bulundurulmalıdır. Bu nedenle köy toplantılarımızda yetiştiricilerimize ilk biberonlarını da dağıtmaktayız.

Buzağılarımız Ne zaman hastalanır?

• Ahırın temiz olmaması, altlıklarının kuru olmaması,

• Ahırın rutubetli, çok sıcak ya da soğuk olması,

• Annenin gebeliğin son aylarında farklı ahıra nakledilmesi,

• Buzağının ağız sütünü içmemesi,

• İçirilen sütlerin soğuk ya da bozuk olması,

• Güç doğum,

• Yeni doğan buzağılarla, yetişkinlerin bir arada tutulması,

• Mevsim durumu (Özellikle kış sonları ve ilkbahar başları)

• Stres

• Beslenme düzensizliği

• Suni emzirmeler

• A vitamin eksikliği

Konularına dikkat çeken Hayvan Sağlığı Yetiştiriciliği ve Su Ürünleri Şube Müdürü Kani Yavuz, buzağı ölümlerinin önüne geçilmesi için, hastalık çıkışlarında mutlaka İl/İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlükleriyle irtibata geçilmesi gerektiğini vurguladı.