Bakan Çelik: Rusya ile yaşanan gerginlikte sağduyu hakim olmalı

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, "Rusya ile yaşadığımız olay, bir uçak düşürme krizidir. Bu uçak düşürme krizinin Rus ve Türk çiftçisine yansıtılması gerçekten kabul edilebilir bir durum değildir" dedi. 

Antalya'da bir otelde düzenlenen Tarım Konseyi Toplantısı'na katılan Bakan Çelik, EXPO 2016 Yönetim Kurulu Toplantısı için kente geldiklerini ve gün boyu değerlendirmeler yaptıklarını belirtti. 

Çelik, Antalya'nın G20 Liderler Zirvesi'nde başarılı sınav verdiğini, EXPO 2016'nın da başarılı geçeceği inancında olduğunu vurguladı. 

"ANTALYA TARIMIN ÖNCÜ KENTLERİ ARASINDA"

EXPO 2016'nın kent turizmine çok ciddi katkılar sunmasının beklendiğini hatırlatan Çelik, Antalya'nın aynı zamanda tarımın öncü kentleri arasında yer aldığını vurguladı.

Çelik, ülkede 176 çeşit bitkisel ürün üretildiğini, bu alandaki üretimde 2014 yılına göre 2015'te yüzde 7'lik bir artışla 106 milyon tondan 114 milyon tona ulaşıldığını, bunun 2014 rakamlarıyla 6,5 milyon tonunun Antalya'ya ait olduğunu açıkladı. 

Örtü altı üretimin yarısının da bu kentte gerçekleştiğine işaret eden Çelik, Antalya'nın 2 milyon 200 bin Antalyalıyı ve ülkenin birçok sofrasını değil, 12 milyon da turisti doyuran önemli bir şehir olduğunu kaydetti. 

Faruk Çelik, Antalya'ya 2015 yılında 93 milyon lira tarımsal destek sağladıklarını, kırsal kalkınma çerçevesinde 2007-2015 yılları arasında 27 milyon 600 bin lira hibe desteğinin gerçekleştiğini belirtti. 

Hükümet programında yer alan desteklere de değinen Bakan Çelik, seracılığa sıfır faizli modernizasyon kredisi, gübre, yemde KDV'nin kaldırılması, genç çiftçilere 30 bin lira hibe verilmesiyle ilgili çalışmaları da kısa sürede tamamlayıp, kamuoyuyla paylaşacaklarını duyurdu.

"RUSYA İLE YAŞANAN GERGİNLİKTE AKLISELİMİN HÂKİM OLMASI GEREK"

Çelik, Rusya ile yaşanan sürece de değinerek, şöyle konuştu:

"Rusya ile yaşadığımız olay, bir uçak düşürme krizidir. Bu uçak düşürme krizinin Rus ve Türk çiftçisine yansıtılması gerçekten kabul edilebilir bir durum değildir. Çünkü toplumların en zor, hakikaten helal rızk dediğimiz alın teriyle geçinen bu kesimlerin ürünlerine dönük konunun ambargoya dönüşmesi kabul edilir bir durum değildir. Bundan yalnız bizim üreticimiz değil, Rus üreticisi de çok ciddi şekilde zarar görmektedir."

Çelik, Rusya'yı "dost ülke, ciddi bir ticari partner" olarak nitelendirdi. Türkiye'nin bu ülkeyle 31 milyar dolarlık ticaret hacminin söz konusu olduğunun altını çizen Çelik, şöyle devam etti:

"6 milyar dolar ihracat, 25 milyar dolar ise ithalat gerçekleştirdiğimiz bir ülke. Dolayısıyla Rusya'nın tarımsal ihracatta üçüncü sırada, ithalatta ise birinci sırada yer aldığını dikkate aldığımızda, yapılan bütün bu rakamlara baktığımız zaman, bu uygulamaların öncelikli olarak Rus çiftçisine büyük bir darbe vurduğunu görmek mümkün çünkü 1,3 milyar dolarlık bir ihracatımız var ama 3 milyar dolara yakın da bir ithalat söz konusu. Dolayısıyla ,burada aklıselimin hakim olmasını, sağduyulu davranılması gerektiğini bir kez daha vurgulamak istiyorum."

"15 OCAK'A KADAR RUSYA'DA BİR ANLAMDA HAYAT DURUYOR"

Bakan Çelik, "15 Ocak'a kadar Rusya'da bir anlamda hayat duruyor. 1 Ocak'ta yürürlüğe girecek olan kararlar dikkate alınırsa, 15 Ocak'a kadar olumlu bir beklenti söz konusu olmayacak diye görülüyor. Dolayısıyla 15 Ocak'tan sonra umuyor, diliyoruz ki işler en azından tarım alanında, çiftçilerimiz alanında, normale döner temennisinde bulunuyorum" diye konuştu. 

"RUSYA'NIN, KISITLADIĞI 17 ÜRÜNÜ BAŞKA PAZARLARDAN TEMİN ETME İMKÂNI YOK"

Rusya'nın kısıtladığı 17 kalem ürüne ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Çelik, şunları kaydetti: 

"Rusya'nın kısıtladığı bu 17 ürünle ilgili başka pazarlardan temininin adeta mümkün olmadığı gerçeği söz konusu ama bizim ağırlıklı olarak buğday ve yağlı tohumlarla ilgili yapmış olduğumuz ithalatı çok farklı alternatifli yerlerden temin etmek, hatta üretme imkânımız var. Dolayısıyla bu yönüyle de bir sonuç almaları söz konusu değil. Tekraren söylüyorum, kendi çiftçilerini burada bizar etmekten başka bir neticenin bunu doğurmayacağı inancı içerisindeyim. Netice itibarıyla iki ülke arasında bir kriz yaşanıyor ve farklı alanlara bunun sirayet ettiğini görüyoruz. O zaman Türkiye'nin de alması gereken önlemler var. Yani, evet bir musibet, bir olumsuzluk ama buradan çıkarmamız gereken dersler de var. Mutlak surette pazar çeşitlemesine gidilmesi gerekiyor. Bununla ilgili organizasyonlar, fuarlar, heyetler… Tabii ki şu anda kasım ayından itibaren çok yoğun bir şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz."

Çelik, ayrıca ticaret müşavirlerinin, diplomat dilden ziyade tüccar anlayışla, dünyada ürünlerin pazar bulması konusunda yol gösterici, ön açıcı olmalarıyla ilgili ocak ayında Ekonomi Bakanlığının bünyesinde yapılacak toplantıda bir araya geleceğini bildirdi.

Bakan Çelik, diyalog halinde üreticinin ve ihracatçının mağduriyet yaşamaması için ilk günden itibaren önlemlere dönük çalışmaları sürdüreceklerini ifade etti. 

Çelik, bir gazetecinin Rusya ile yaşanan uçak krizinden sonra ülke genelindeki tarım alanındaki zarara ilişkin rakam sorusuna "65 milyon dolar" cevabını verdi. 

Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır ise kentte Türkiye'ye model olacak bir tarım konseyi oluşturduklarını, olası sorunlara ilişkin çözüm önerilerini "acil tedbirler" ve "iyileştirici önlemler" başlıkları altında toplayarak, Bakan Çelik'e sunacaklarını ifade etti. 

AK Parti Antalya Milletvekili Hüseyin Samani, MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal, CHP Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, Antalya Valisi Muammer Türker ile oda başkanları, konsey üyeleri ve diğer bakanlık yetkililerinin de katıldığı toplantı, daha sonra basına kapalı devam etti.