BAĞDA KURŞUNİ KÜF (Botrytis cinerea)
Bilgi Deposu0
BAĞDA KURŞUNİ KÜF
Bağda kurşuni küf ya da gri küf olarak bilinen hastalık etmeninin eşeyli formu Botryotiniafuckeliana (de Bary) Whetzel, eşeysiz formu ise Botrytiscinerea Pers.’dir. Bağlarda etmenin yalnızca eşeysiz formu görünmektedir.
Hastalıklı bitki artıklarının toprakla temas ettiği noktalarda fungus kolayca kışlayabilmektedir. Fungus iki ayrı şekilde kışlar: bağ kenarlarında yere dökülen hastalıklı taneler üzerinde miselyum ve sklerot şeklinde, hastalıklı tane sapları üzerinde miselyum şeklinde ve hastalıklı salkım sapları üzerinde miselyum şeklinde.
İlkbaharda gelişmesi mart ayı sonlarında olmaktadır. Hastalıklı bitki artıklarında gelişen fungus fazla bir sıcaklığa ihtiyaç duymamaktadır. Gelişmesine ilkbahar ve yaz mevsiminde devam eden fungus, taneler normal olgunluk devresine gelince sklerotlar ve miselyumlardan oluşan konidiumlarla ilk enfeksiyonu yapmaktadır. Enfeksiyon için mutlaka su damlasına veya % 90 oranında neme ihtiyaç vardır ve optimal sıcaklık 15-20oC’dir. İnkubasyon süresi 3-5 gün arasında değişmektedir.
Bilhassa sonbaharda iyi gelişen fungus kışa doğru hastalıklı bitki dokuları üzerinde tipik sklerotlar oluşturur. Sklerotlar özellikle meyve kabuğunda meydana gelirler. Önce açık renkli ve yumuşak olan bu organlar kış aylarında koyu renkli bir görünüş alır ve fungusun kışlık formunu oluşturur.
Hastalık elverişli koşullarda bitkinin tüm yeşil kısımlarında görülebilirse de daha sık olarak salkım ve tanelerde zarar yapar. Taneler üzerinde önce 3-5 mm çapında, yuvarlak, pembemsi, kızıla yakın lekeler görülür. Daha sonra bu lekeler tane üzerinde homojen bir şekilde büyür, büyüdükçe rengi de koyulaşır. Parmakla bastırıldığında hastalıklı kabuk etli kısmından kolayca ayrılır. Hastalık ilerledikçe salkım ve taneler gri renkte bir küf tabakasıyla kaplanır. Taneler çatlar, çok ileri devrede buruşur ve meşinleşmiş gibi bir hal alırlar. Beyaz çeşitlerde taneler kahverengi, koyu renkli çeşitlerde ise kırmızımsı renkte olurlar. Olgunlaşmış salkımlarda doğrudan ürün kaybına neden olmaktadır hastalık. Hava şartlarının fungusun gelişmesine uygun gittiği yıllarda bu kayıp daha fazla olmaktadır.
Hastalık, özellikle geç hasat edilen üzüm çeşitlerinde yaygınlık göstermektedir
Mücadelesi
Kültürel önlemler
Hastalıkla mücadelede kültürel önlemler çok önemli bir yer tutar. Hatta kimyasal mücadele kadar önemlidir.
· Asmalarda güneşlenme ve havalanmayı temin etmek için, yeşil budama yapılmalıdır.
· Hasat geciktirilmemelidir.
· Bağlar hasada yakın dönemde fazla sulanmamalı, aşırı vejetatif gelişmeyi teşvik eden gübrelemelerden
kaçınılmalıdır.
· Salkımlarda yaralanmaya yol açan hastalık ve zararlılara karşı mücadele yapılmalıdır. Kurşuni Küf etmeni bağda özellikle Salkım Güvesi (Lobesiabotrana)’nin larvalarının açtığı deliklerden girerek daha fazla zarara neden olur. Bu nedenle Salkım Güvesi’ne karşı yapılacak etkin bir mücadele Kurşuni Küf’ün yapacağı zararı azaltır.
Kimyasal mücadele
Kurşuni Küf ilaçlara karşı çok kolay dayanıklılık kazanabilmektedir. Dayanıklılık oluşumunu önlemek meydana gelmiş dayanıklılığı yönetmekten daha ucuzdur. Esas amacımız fungisitlerin uzun süre etkin olarak kullanımının sağlanmasıdır. Bu nedenle bağlarda uygulanacak ilaçlama programına özellikle dikkat edilmelidir. Bağda kurşuni küf hastalığına ruhsatlı aktif maddeler aşağıdaki grafikte verilmiştir. Lakin aynı etki mekanizmasına sahip aktif maddeler arka arkaya kullanılmamalıdır. Etki mekanizması farklı fungisitlerle karıştırılmalı ya da dönüşümlü olarak kullanılmalı ve önerilen uygulama doz ve aralıklarına kesinlikle uyulmalıdır.
Kurşuni Küf ile kimyasal mücadelede en önemli ve ne yazık ki üreticilerin en çok gözden kaçırdığı nokta ilaçlama zamanıdır. Üreticiler ilaçlamaya geç başladıkları için hastalıkla mücadele edememektedirler. İlaçlamaya çiçeklenme döneminde başlanılmalıdır çünkü Kurşuni Küf bağda infeksiyona bu dönemde başlar ancak belirti oluşturmayabilir. Latent (gizli) infeksiyon yaptığı için hastalık belirtisi taneler olgunlaştıktan sonra ya da depolarda depolamanın son aşamasında ortaya çıkmakta ve büyük sorunlar meydana getirmektedir. Bu nedenle en etkin mücadele hastalık başlamadan önce yapılan koruyucu ilaçlamadır.
İlginizi Çekebilir