Altı kabak üstü karpuz
TarımTürkiye kabak aşılı karpuzlarla yaklaşık 10 yıl önce tanıştı ve o dönemden bu yana karpuzdaki kabak aşısı gündemden düşmüyor. Kabak aşısı karpuzdaki direnci artırıp verimin yükselmesini sağlarken, tadında ise soru işaretleri oluşuyor. Peki bu durum satışlara nasıl yansıyor ve karpuzdaki kabak kokusunu yok etmek için ne zaman hasat etmek gerekiyor?
Türkiye'nin karpuz ihtiyacının en büyük kısmı Adana'dan sağlanıyor. Ancak Adana'nın iki büyük ilçesindeki ziraat odası başkanları kabak aşılı karpuz konusunda tam olarak anlaşamıyor. Kimi üreticilerin bu yöntem ile üretim ve satışlarında artış yaşandığı belirtilirken, kimilerinde ise daha fazla üretme uğruna yapılan kabak aşılamasının vatandaşı karpuzdan soğuttuğu ve satışları düşürdüğü ifade ediliyor.
"DAHA ÇOK VERİM ALIYORUZ"
Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan karpuza yapılan kabak aşısının karpuz satışlarını olumsuz etkilemediğini, aksine daha çok verim alındığını ifade ederek, "Üreticiler daha fazla verim almak ve daha erken hasat ederek fazla gelir kazanmak hedefiyle kabak aşılı karpuza yöneliyor. O devir, yani çekirdekten karpuz ekme devri bitti. Ayrıca şu an ekilen ürünlerin hiçbiri orjinal değil, domates olsun, narenciye olsun hepsinin aşısı farklı. Bunu yapmamızın bir diğer nedeni de toprak altında yaşayan zararlı canlılar. Bunlar toprağı mahvedip, ürünü kurutuyorlar.
Kabak aşıları da bu yüzden işimize yarıyor. Toprağın altına kabak, üzerine karpuz ekiliyor. Kabağın daha dayanıklı olmasından, hastalıktan daha az etkilenmesinden dolayı bu kabak aşılı karpuz bol miktarda ürün veriyor. Böylece yeni tip fideler hızla karpuz tarlalarına yayılmaya başlıyor. Üretici bu yüzden kabağa yöneliyor. Ben de karpuz eken birisiyim, kabak aşısının hiçbir zararı olmadığını söyleyebilirim. Bu kabak aşılı karpuzu erken hasat edip, satışa sunanlar yüzünden piyasada "Karpuz kabak tadı verdi" yönünde haberler çıktı. Biraz bekleseler daha sonra hasat etseler kabak kokusu kalmayacak." dedi.
"SATIŞLARDA DEĞİL, HALK DİLİNDE SIKINTI VAR"
Kabak aşısı yapılan karpuzların satışında herhangi bir sıkıntı yaşanmadığını vurgulayan Doğan, "Satışlarda değil ama halk dilinde sıkıntı var. Kabak aşılı karpuzun kötü olduğunu düşünüyorlar. Böyle bir şey yok. Biz karpuzlarımızı Adana olarak Türkiye'nin her yerine gönderiyoruz. Karpuz hasadı Mayıs'ın 15'i gibi başlar, Temmuz'un sonuna kadar devam eder. Türkiye'nin karpuz ihtiyacının neredeyse yüzde 20'sini karşılıyoruz. Bunun dışında Avrupa'ya da karpuz gönderimi yapıyoruz. Hatta tam da bugün Adana karpuzunun tescilini alacağız.
"KÜÇÜK KARPUZ DAHA İYİ"
Avrupalılar büyük karpuz sevmiyor, küçük karpuz istiyorlar. Türk aileleri gibi geniş bir aile yapısına sahip olmadıkları, daha az kişilerden oluştukları için küçük karpuz alıp kısa sürede tüketiyorlar. Aslında bizim de küçük karpuz tüketmemiz gerekiyor. Hem kolay muhafaza edilir, hem de daha lezzetlidir. Eskilerde gelme bir alışkanlığımız var, misafirliğe giderken bile büyük karpuz almazsak ayıp olacağını düşünür, üzülürüz. Ama bu algımızı değiştirmemiz lazım küçük karpuz daha iyidir." diye konuştu.
"ALTI KABAK, ÜSTÜ KARPUZ"
Seyhan Ziraat Odası Başkanı Süleyman Girmen de üreticinin kabak aşısına yönelmesinin nedenini kabağın topraktaki hastalıklara karşı daha dirençli olmasına bağlarken, kabak tadı veren karpuzlara denk gelen tüketicinin karpuzdan soğuduğunu bu yüzden de satışların düştüğünü ifade etti.
Girmen bu konunun 10 yıldan beri gündemden düşmediğini, yeni bir gelişme olmadığını belirtip, "Karpuzun ekim şekli değişti, altı kabak üstü karpuz oldu. Dekar bazında baktığımızda verim arttı ama tüketici bunu sevmiyor. Tadını anladığı an bırakıyor. Zamanında hasat edildiğinde uzmanlar dışında kimse anlayamaz tadını ama işte bazı tüccarlar fazla para kazanmak için erken hasat yapıyor, o yüzden bu durum yanlış anlaşılıyor.
"TÜM KABAHAT ONLARIN"
Tüm kabahat onların. Zaten onların yüzünden karpuz fiyatları dibe çökmüş durumda. Ramazan ayı, ürün çokluğu ve bu kabak aşılarının devreye girmesi bizi çok etkiledi. Satışlar düşmeye başladı, kabak tadı alanlar bir daha o karpuzu almıyor. Devlet yönünden de bu konuda destek bekliyoruz, en azından bir üretim planlaması yapılırsa bizim için çok iyi olacak." dedi.
EN FAZLA ADANA ÜRETİYOR
Öte yandan, Türkiye'de 2015 yılında ekilen 935 bin 458 dekar alanda 3 milyon 918 bin 558 ton karpuz üretildi. Türkiye'nin karpuz üretiminin yüzde 41’ini ise Adana, Antalya, İzmir ve Diyarbakır karşılıyor. Adana 781 bin 716 ton karpuz üretimiyle ilk sırada yer alırken, Adana’yı 443 bin 882 bin ton ile Antalya, 226 bin 84 ton ile İzmir ve 174 bin 462 ton ile Diyarbakır izledi.
İlginizi Çekebilir